[KomploTeorileri] IMF ve Dünya Bankasý kararlarý (III)

Nurullah AYDIN
9 Ekim 2009

IMF ve Dünya Bankası kararları! (III)

Modeller, paketler ve programlarla; insanlar, toplumlar, devletler
uyutulmakta, sömürü çarkı dönmektedir.

IMF kurulduğu yıllardan günümüze yeni sömürgeleri kalkındırmak adına
paketler, modeller üretmiştir. 1950 ve 60'larda uygulanan modelin adı
kalkınmacı modeldir. 1980'lerde uygulanan modelin adı ise, ihracata dayalı
kalkınma modeli olur.

Uygulanan programa yapısal uyum programı, uygulanan paketlere de ekonomik
istikrar paketi denir. Ancak bu ekonomi politikaları 1947 yılından beri
uygulanmasına rağmen IMF'nin iddia ettiklerinin tam tersi olur. Ekonomik
kalkınma bir türlü gerçekleşmez. Ama yeni sömürgelerin emperyalizme
bağımlılığı artar. Yoksulluk büyür. Yeni sömürgeler krizden, bunalımdan
kurtulamazlar.

IMF'nin tedbirleri, acı reçeteleri hastalığı daha da beter yapar. Çünkü
IMF'nin önerdiği programlar, aldığı tedbirler ekonominin düzelmesiyle ilgili
değil, yeni sömürgelerin borçlarını düzenli öder hale getirmek içindir.

IMF'nin önerileri teorik olarak ülke ekonomilerinin ödemelerdeki dengelerine
yardımcı olmalı ve borçlu ülkenin ekonomisini sıhhate kavuşturmalıdır.
Pratikte ise bunun tam tersi meydana gelmektedir. Halkın alım gücünün
azalması işsizliği artırmaktadır. Yüksek faiz oranları küçük ve orta esnafı
iflasa sürüklemektedir... Kalkınma yalnız belli bir sınıfa hizmet
etmektedir.

Kamu harcamalarının kısılması, işten çıkarmalar, özelleştirme ile ülke
zenginliklerinin satılması, düşük ücretler hepsi emperyalizme kaynak
aktarmak için yapılır. Ne enflasyon düşer ne da halkın durumunda bir düzelme
olur. İMF'nin yeni sömürgelerde çevirdiği bu çark sonuçta dünya
egemenlerinin kasasını doldurur.

IMF'nin adı değişen program ve uygulamalarının sonuçları tam bir felakettir.
Açlık yoksulluk tüm dünyada artmıştır. Açlıktan ölümler, salgın hastalıklar,
savaşlar, ayaklanmalar IMF programlarının doğrudan sonuçlarıdır.

Afrika'nın bir çok yerinde açlıktan ölümler arttı, yoksullaşma büyüdü.

1990'lardan beri uygulanan IMF programlarının sonucu fiyatların astronomik
artışı, işsizlik, ücretlerde düşüş ve hızla artan yoksulluk oldu.

Asya, IMF politikalarının yıkıma yol açtığı yerlerin başında geliyor. G.
Kore, Endonezya, Malezya ve Singapur'da IMF politikaları ekonomileri yıktı.
Açlığa yoksulluğa terk edilen milyonlar sokaklara döküldü.

Dünyanın her yerinde IMF'ye karşı tepkiler yükseliyor. Ancak egemenlerin
İMF'si yine bildiği yolda yürüyor.

IMF Başkanı, Türkiye ile görüşmelere ilişkin olarak, Eğer ihtiyaçları olursa
bizle görüşürler… Krizin bitmiş olduğunu söylemenin mümkün olmadığını açıkça
söylüyor.

Peki Türkiye geçmişten bugüne nasıl bir IMF ilişkisi sürdürdü. Ona da bakmak
gerekir.

Ülkemizde 12 Eylül darbesinin en önemli nedenlerinden biri ekonomideki
durumdu. Küresel sermayenin İMF ve Dünya Bankası'nın kapsamlı kararları,
Türkiye'de uygulanmaya başlanacaktı. Bu kararlar bilinen adıyla 24 Ocak
kararlarıdır. Ancak bu kararların uygulanmasında sorunlar yaşanıyordu. Terör
olayları, işçi sendikalarının direnişi, kitle örgütlerinin grevleri ülkeyi
sarmalıyordu. Ve 24 Ocak kararları siyasi otorite tarafından istenildiği
gibi uygulamaya konulamıyordu.

Kararları planlayan Turgut Özal ve ekibi askeri darbe sonrası yönetime
getirilir. Ekonomiden sorumlu bakanlık ile askeri yönetim altında kararlar,
uygulanır. Sendikalar dağıtılır, kitle örgütleri kapatılır, partiler
kapatılır.. Muhalif olan kim varsa etkisizleştirilir.

IMF kararları bugün de siyasi iktidar çoğunluğu baskısı ile uygulanmaktadır.

Kısaca; Kriz paket, çözüm öneri ile insanlar oyalanmaya devam ediyor.

Yarın; IMF'nin ipleri kimin elinde

Günün Sözü: Öfkeyi yenmek zordur ancak gülümseyenin öfkesi azalabilir.

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.