T a r a f s ı z D e ğ i l i z

[anadoluhaber:36100] Başbakan ve şehit olmak

Başbakan ve şehit olmak

Bir yazar soruyor.

 

Biz her şeyimizden feragate hazırız;

 yeter ki bir damla şehit kanı akmasın…

 

Bunlar syn.Başbakan’a ait sözler…

Az önce kendi ağzından, canlı izlediğim Show Tv.

haberlerinden özellikle aklımda tuttuklarımdan…

Tanrı aşkına, şehitlik kavramının manası nedir ki,

Başbakan böyle konuşuyor?

Allah halllah, diyor ve kendi kendime;

 acaba Başbakan bu kavramdan farklı bir  

(Dinsel tanımdan başka) .in

şeyi mi anlıyor? Diye soruyorum…

Başbakan Şehitlik'e (ki bu malum, Dinimiz nezdinde bir kişinin, her inanan kişinin, tek başına ulaşabileceği en yüce makam) karşı mıdır? ki, böyle konuşarak, bu sanki bir trafik kazası imiş gibi, önlem almağa çalışıyorlar?

Selam ve saygı ile...

 

Değerli xxxxx Bey

Eski dilde galatı meşhur diye bir deyim vardır.  Galat bir sözün bilmeden ve ya kasten anlamı dışında başka bir anlamda kullanılmasıdır. Bir sözün başka bir anlamda söylenmesi ve
zamanla bu yanlış sözün yaygınlaşarak zamanla asıl anlamı ile değil de galat anlamı ile söylenilir ve anlaşılır olmasına da galat-ı meşhur denilir. Şehidin cenazesine naaş-ı denir. Bir Müslüman ölünce rahmetli oldu yada merhum denilir. Herhangi bir kişi ölünce öldü denilir. Saygı değer bir kişi ölünce vefat etti denilir. Kötü ve gavurluk eden biri ölünce ona geberdi denilir. Ayyaş, fasık, işe yaramaz, uyuşuk, asalak vs biri ölünce ona zıbardı denilir. Türkçede değerlerimizi yok etmek için dilimizde de devrim yapanlar aslında din ve kültürümüzü imha amaçlı yaptıkları için çok sözü bir kelimede birleştirip cahil bir kasaba bile değil dağ başı kültürü yerleştirdiler. Bu yüzden hepimiz asıl olan kelimeleri değil galat'ı meşhur olan yanlış iken doğru sanılan kelimeleri kullanıyoruz.

Kelimelerin adı kaybolunca zihinlerimizden de gönüllerimizden de o kelimelerin ifade ettiği asıl mefhum ve manalarda yok olup gider. Daha doğrusu yok olmaz ama artık onları hatırlayıp duygulanamayız. Artık o duygularda o kelime ile gözden kaybolup hatırlanmaz olurlar.  Mesela vatan kelimesi bizim çok uzun zamandır genlerimizden miras olarak aldığımız bizleri ruhumuzun derinliklerinden etkileyen bir kelime olarak binlerce şehit ve atalarımız eti kemiği ile harmanlanmış topraklar olarak uğrunda ölümün hiç sayılacağı her türlü fedakârlığa değer bir anlam taşır. Eğer vatan kelimesini yurt diye değiştirirseniz. Daha ucuza hesaplı bir yurt bulduğunuzda rahatça değiştirebileceğiniz bir kelime vatan kavramının yerini olur. Sıkıyı görünce bırakıp kaçacak insanlar yurtseverler olarak anılır olur. Yurtseverin sevgiyi anlaması mümkün değildir. Yurt öğrenci yurdu gibi fiyatı ve konforu ile anılan bir kavramdır. Zaten bilinçli olarak vatan yerine Yurt kelimesini kullanan kişinin şehit olmasıdaÇünkü miras olarak bu uğurda şehit olmuş kimse yoktur. Yurtseverler başka yurtta kalanlar ile mahalle ve benlik kavgası yaparlar ve ölürler. Vatan için ölenler ise canlarını feda edip şehit olurlar.

Bildiğiniz gibi şehitlik sadece Müslümanlara ait bir kavramdır. Şehit Şuhut’a ermiş yani Allahın varlığına ve onun gönderdiği kitaba ve peygambere ulaşıp hakikati görmüş ve hakikatin içine girip artık dünyadaki kuşkulardan arınmış mutlak şahit. Görerek inanmak aşamasını aşmış kişi demektir. Buda ancak sadece ve sadece Allahın razılığını gözeterek savaşırken öldürülenlere ait Allah tarafından verileceği vaat edilmiş bir rütbedir. Allahtan başkası adına savaşan şehit olmaz. Savaş da, da ölse sadece ölmüştür ve hesabını verecektir. Ona öbür tarafta kimin için öldünse git karşılığını ondan iste denilir.

Önemli ecnebilerden ölenler için basında şehit yada cenazesi için naşı gibi kavramlar kullanılmaktadır. Bunlar karşılığı olmayan boş dünyevi sölerdir. Savaşta bir ölünün düşman veya dost bir eşyasını alan dünyası derdinde olduğundan ölürse şehit olamaz. Düşmanına işkence yapanda zulmetmiş olur ve kendi öfkesi için savaştığından şehit olamaz. Ölür ve yaptığı eziyetten yargılanır.

Allah dan başkasına güvenerek savaşanda şehit olamaz ölür. Hesabı ne ise onu verir. Hâlbuki şehitlerin tüm günahları kul hakkı hariç bağışlanır.

Şimdi sizin sorunuza gelelim. Başbakan’ın aşağıdaki sözünde  şehit kanı akmasın demek sorunlu bir kelimemidir.

 

Biz her şeyimizden feragate hazırız;

 yeter ki bir damla şehit kanı akmasın…

 

Şehit kanı akmasın sözü ile Başbakanın neyi kast ettiği açıktır. Başbakan bizler gibi kenar mahalle kökenli bir halk çocuğudur. Şimdiye kadar gördüğümüz üst kademe siyasiler içinde hiç görmediğimiz sıradan ama tam bizler gibi ben Türküm falan yaygaraları olmadan her normal ve doğal Türk gibi bizler gibi hepimiz gibi bir Türk çocuğu.

Biz böylesini şimdiye kadar hiç görmedik. Geçmiştekiler Türk oldukları iddiasını bağırarak söyleyen kendilerinden emin olmayan kişilerdi. Halkın içinden gelenleride artık başka çevrede yer almış eski mahallesine tepeden bakan Ahmet hakan tipi yeni mahalleye kendini kabul ettirebilmek için eski mahallenin sakinlerine adeta tiksinerek bakan tepeden bakan kişilerdi. Bu onlardan biri değil. Bu yüzden bizler dahi Doğal Türkü görünce yadırgıyoruz. Halka tepeden bakan ve kendilerini yönetici elit vs. diye takdim edip, sen beni biliyor musun havalarında olanlar. Bizlerden birini Başbakan olarak görünce çıldırıyorlar galiba. Onun duruşuna ve tavırlarına bakıyorum. Uzaydan sinyal gönderip zırhlı arabasının içinde havasız boğmak istiyorlar. Çevresindeki ona yakın insanlar ancak lav silahı ile eritilerek yakıp ta açılabilecek arabanın zırhlı camlarına öyle içten ve düşmana süngü sallarcasına vuruyorlar ki ilk aklına gelenin inşaatın birinden bulduğu balyozu. Biri bırakıyor biri alıyor can havli ile savaşta üstün güçleri olan kalabalık düşmana süngü sallar gibi kendilerini unutarak vuruyorlar. İnsanın etrafında böyle içten kişilerin çok nadir bulunduğu hatta bulunamadığı çünkü o balyoz o zırhı kırabilmesi için bir insanın kendisini kayıp ederek ve sürekli adeta nefes almadan vurması gerekir. Ve onun yakınındakiler vurdular. Ata bindiğinde sadece atın duyabileceği bir frekanstan atları korkutup ürküten insan kulağının fark etmediği bir müzik çalındı, Ama at dahi yeteri kadar çıldırmadı. Kim bilir beklide süvarisinin gönül frekansları ve kalbi duaları o atı sakinleştirmişti. Onu öldürmek için otuz santim çeliği anında eritip sıvılaştıran lav silahları kullanılamadan yakalandı. Hani şu bazı teröristlere iyi çocuklar diyen generallerden yeni GKB nının boru dediği lav silahı. Hani GKB karargahın da işinin bitirilmesi için irtica planı adı altında kamufle edilerek işi bitirilecek Başbakan. Hani Özal’ı şurupta öldüremeyince sadece iki yıl yatıp çıkarılan azimli katilin yerine Çankaya köşkünde Atatürk’ün zehirlenişinden daha farklı olarak zehirlenip öldürülen ve tıpkı Atatürk gibi kim yaptı diye soruşturma açılmadan gömülen Özal. Birde Başbakana düşman olanlara bakın. İçlerinde çok nadir adam gibi adamlar var onlarda ya dolduruşa geldiklerinden yada bu organize ve devlet destekli saldırı birliklerinin korosunda aykırı ses çıkaramayan kişilerdir.

İşte bu adam

 

Biz her şeyimizden feragate hazırız;

 yeter ki bir damla şehit kanı akmasın…

 

Böyle diyorsa bunun anlamı birinci satırdan gayet net anlaşılmaktadır.

Her şeyini harcayıp kan dökülmesini önlemek isteyen bir başbakan.

Timurlenk Anadolu da ve Sivas havalisinde pek çok katliamlar yaparak Yıldırım Beyazıt’ı çileden çıkardı. Bir taraftan da Anadolu’daki beylerin pek çoğunu da kendi yanına çekti. Bazılarını da en azından tarafsız kalmaya zorladı. Ordusundaki filleri son ana kadar ormanda sakladı. Yıldırım Beyazıt sonunda barış arama çabalarından vazgeçip Kudurmuş köpek diye mektup yazarak kontrolü kaybettiğini de Timur’a açık etmiş oldu. Sivas da insanları diri diri yere gömüp dışarıda kalan kafalarını arazideki kurtlara yedirerek Yıldırımı daha da tahrik edip temelli çıldırttı. Sonrada Kahramanlığı ve usta savaşçılığı ile ün salıp yıldırım namını hak eden yıldırım Beyazıta acı bir yenilgi tattırıp onu kafese kapattı. Burada Başbakanın Şehit kanı akmasın demesi şehit kanının kıymetini bilmediğini değil bilakis bildiğini ve onu kıymetini takdir edemeyen basit, basiretsiz ve yiğitlerin kanını su gibi akıtıp kendi şarabını zevkle yudumlayarak kaybettiği yiğitlerin acısını zerre kadar duymayıp golf oynamaya ara vermeye bile gerek görmeyen. Askeri bozuk para gibi harcayıp onların kanlarından ve şehit cenazelerinden siyasi güç devşirmeye çalışan devlet erkanı siyasiler, Askeri ve diğer bürokrasinin sonunda bu vatanında elden gitmesine sebep olabilecek oyunlarında şehit kanlarını adeta kadeh tokuştururcasına halka sunup kendileri hiç riske girmeden ülke üzerinden kumar oynayanların elinden almak gerektiğini söylüyor.  

 

Ordunun silahına sahip çıkamayan şehitlerin kanını umursamayan. Sağa sola silah gömüp sadece başbakanı öldürüp idareyi kendi ellerine almak peşindeki çoğu Mason ve azınlıklardan bürokratların Orduda yargıda ülkemizi felekete sürüklerken halkı uyutmak içinde bolca şehit kanına ihtiyaç duyduklarını ve leş kargaları gibi Şehit cenazelerine bile üşüşüp şehitler ölmez vatan bölünmez  gürültüleri ile milleti bölenlerin vatan umurla bile olmadığını bilmenin ıstırabını dile getiriyor. Bu memlekette milletimizin tek şansı doru siyasileri seçmektir. Çünkü doğru bürokratı seçmek şansımız yokltur. ABD ile işbirliği içinde ihtilal yapıp Ülkemizi asla iflah olmaması için ABD tarafından önerilen maddeleri ve yapıyı içeren bu düzenin bürokratları bir birlerini üretiyor.  Ülkemiz her yanda rüşvet ve rezalet kokarken kimse tedbir bile alamıyor çünkü yargı zaten hem kendi kokuyor hem de ülkeyi kokuşturup çürütüyor. Vatanı gerçekten satmanın peşindekilerin peşine takılmış onların soyup çaldıklarından geri kalan sofra kalıntılarından beslenen ayak takımının yaygarası, eyyamcıların sesleri boş teneke gibi o derece çok çıkıyor ki vatan evlatlarının endişeleri ve barış arayışları korkaklık ve vatanı satmak olarak nitelendiriliyor.

Akan kanların da ne kadar şehit kanı olduğu meçhul durum dır. Çünkü sadece haberimiz olan pek azı 33 er, Dağlıca, Aktütün, el bombası ile ölen dört asker gibi duymadığımız daha kimlerin Generalinden subayına ve devlet adamlarına, ASELSAN da ki mucitlere. Şüpheli kazalara kadar hiçbir şey doğru dürüst soruşturulmuyor. Adalet yok yüksek Yargı da Yüksek askerde rahatça yalan söyleyebiliyor ve güven vermiyorlar. Güven kaybetmeyi de hiç umursamıyorlar.

Muhalefet partileri ise İşte sözde diplomatları Onur Öymen, Söylediği çözüm. Hemen katliamlara başlayalım diyor. Bunun diplomatik anlamı biz kafamız atınca bakın ne katliamlar yapıyoruz. Ermenileri de öyle yaptık demektir. Tam anlamı ile şecaat arz ederken halt eden diplomasinin yüz karası. Tuhaf ve güvenilmez yalan söyleyen generaller gördük, Siyasiler gördük, bürokratlar gördük. Hatta sözüm ona bazılarının hukukçu dediği hukuk katilleri de gördük. Diplomatlarımız kusur kalmıştı şimdi onu da gördük. Tam deve gibi olduk. Hani deveye  boynun neden eğri demişlerde. O da benim nerem doğru ki diye cevap vermiş derler ya işte tam öyle. Ben bu ülkede sahiden adam gibi adam olarak artık başbakanı görüyorum. İnşallah çok istemelerine rağmen öldürüp Şehit edemezler. Çünkü bu ülkenin ihtiyacı daha çok şehit kanı değil. Kanının dökülmesinden çekinmeyecek şehit namzetlerinin yaşayıp devleti bu işgalcilerden geri almalarıdır.

Dualarımızda gayretlerimizde,  Allah Vatanımızı ve milletimizi korusun diyedir.

A.D.Şimşek  

 


--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
        Bu grubun  hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM  STANDIDIR.."
      Grupta yayınlanan  yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...

Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com

Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.