T a r a f s ı z D e ğ i l i z

[anadoluhaber:36626] Devlet sırrı

Devlet sırrı

Benim diğer bir yazımda geçen aşağıdaki cümleme diğer bir yazar

 

Bu yetki hükümettede yok savcılarda da. Bu işi araştırmak gayri resmi yasak araştıranın cesedini araştırır belki bulur belki bulamazlar.  Yoksa dediğinizi yapacağınızdan eminim ama devlet sırrına giriyor.

 

Sayın Şimşek,

Biraz önce, hayret ve şaşkınlık içinde ve her ne kadar alıp, kabul etmiş olsam da,

bu verinin ( Apo'nun yeniden sorgulanmaklığı) bir devlet sırrı niteliği taşıyacağını

kabul edemiyorum.

Bu gerçek mi cidden?

 Evet ise, neye dayanarak onaylıyorsunuz.

Mesela daha önce bu hususa dair Mecliste soru mu sorulmuştu?

Selamlar...

 

Önce duruma bir bakalım

Apo hayatı için garanti alınarak Türkiye’ye teslim edildiğinde getirildiği helikopterde ağzı açıldığında konuşmaya başladığında şimdi Ergenekon davasından Yargılanan onu teslim alan askeri timin başındaki subay söze şöyle başlıyor. Ülkene hoş geldin.

Bunun üzerine apo şu cevabı veriyor. Ülkem için verilecek her türlü yeni hizmete hazırım. Görüşmenin bundan sonrası halka kapatılıyor. Kendi aralarında sürüyor. Bu konuda Devlet sırrından alabildiğimiz bu birkaç cümleden ibaret gerisi açıklanmıyor. Hatta Başbakanlık yapan Ecevit’e bile açıklanmıyor. Bu yüzden Rahmetli Ecevit: Apoyu  ABD bize neden teslim anlayamadım demek zorunda kalıyor. Yani devlet sırrı seçilmiş başbakanlarda dahil Gladio mensupları dışındaki nerede ise herkesten gizleniyor. (Devlet nasıl bir şey ise başbakan Ecevit’in de bu sözleri ile anlamak pek mümkün olmuyor ki sırrını tam olarak bilinebilsin)

Bunun devlet sırrı olduğu ve açıklanırsa bazı ülkeler ile savaşa dahi neden olacağı
Gladio’nun Türkiye merkezli yapılanmalarından biri olduğu artık anlamak yolu ile (deliller ile değil) bilinmektedir. Ancak bu konular dikkat ederseniz Ergenekon davasında yargılanan Apo yani Artin Agopyanın birinci derece iletişim ve talimat postaları olan pek çok istihbarat ağlarının odak noktası olan Doğu Perinçek'in ve Türkiye de kurulu gizli Siyonist yapılanmayı gizlemek amaçlı olarak tüm vatanperverlerinde Sabataist Yahudi ilan edilmesinde kullanılan aynı davanın sanıklarından Apo’nun iletişimcisi Yalçın Küçük'ün, Ve Musa’nın çocukları kitapları ile Müslüman kökenli devlet erkanını da Yahudi ilan edip zihinleri karıştırarak gerçek ajanları aklamakta kullanan (Kendiside Yahudi Sabataist olan Yalçın küçüğün alt kademesi Soner yalçınların. Neden PKK ilişkilerinden sorgulanmayıp bu konudaki CD’lerin GKB lığına gönderilip fikir alındığını düşünürseniz Bu soruyu sormaya gerek kalmaz.

Bilindiği gibi bilhassa Sovyetlerin çöküşünden sonra NATO sürekliliğini sağlayabilmek için yeni tehdit ve düşman arayışına başladı. Organizeler kuruluşlarına neden olan düşmanları bitince kendileri de biterler. Bitmemek için yeni düşman bulmak yoksa yaratmak zorunda kalırlar. NATO da yeni düşman tanımlamasına önceden ikincil düşman olarak tanımladığı İslam alemini oturtarak varlığını sürdürdü. Her şeyi ile NATO'nun bir parçası olan TSK de bu tanımlamaya göre diğer NATO orduları gibi yeniden konuşlandı. (Unutmayalım ki bu tip yapılanmalarda irade merkezi idarede yani NATO karargâhındadır) Çünkü ordusu NATO’nun bir parçası olan Türkiye halkı ise dini yüzünden NATO'nun düşman tanımlamasına giren düşmanlardan biri oluyor dolayısı ile NATO'nun Türkiye’deki birlikleri olan Türk Silahlı kuvvetlerinin de, yine Türkiye’deki düşmanı oluyordu. Bu durumda hem NATO ordularının Türkiye’deki Türk kaynaklı ordularını muhafaza edip NATO amaçları doğrultusunda kullanmak ve hem de Türkiye halkını düşman tanımlamasına girdiği için. Ordudaki NATO öncelikli yapıya zarar vermeden aralarında parçalayıp dağıtmak için bazı siyasi savaş taktikleri gerekiyordu. Bu durum halka izahı mümkün olmadığından dolayı devlet sırrı olarak ilan edilip dokunulma kılınması gereken bir konu idi. Bu gibi konuları da TBMM den geçirmek ve onaylatmak mümkün olmadığından genellikle askeri müdahaleler sırasında ihtilalciler ya kendileri gerçekleştiriyor yada kurdurdukları geçici piyon hükümetlere onaylatıyor. Meclisten de basit gibi görünen bazı kılıflar içinde geçiriyorlardı. Bu durum dahi devlet sırrı oluyordu. Bunun içinde bulunan taktiklerden iki tanesini burada teşhis etmeye çalışarak neden devlet sırrı olmak zorunda olduğunu anlamaya çalışalım.

NATO'nun, alt kademesini yerel kaynak olarak Türklerden devşirilen askerlerin oluşturduğu TSK leri yapılanmasının komutanlarının seçilip yükselişinde  daha subay yetiştiren okullara alınışta kullanılan filitre sistemleri uygulanarak komuta kademesine sadece NATO ideallerine mümkün olduğunca uygun Judeo+Crist’ler  o kademenin altına ise paganlaştırılmış putperest mizaçlar yükseltilerek Haçlı+Siyon ortak  işgali belli edilmeden sürdürülüyordu.  Halkı ve askeri uyandırmadan düşman konseptine giren Türkiye halkını, düşman konseptinden çıkaracak şekilde kısmen imha ederek dönüştürmek (Din ve kültür değişikliğine uğratarak bir kısmını kendilerine katıp bir kısmını İsrail’in terbiyesine bırakmak gibi, bu kısımları doğusu batısı olarak düşünebilirsiniz).

Askeri stratejilerde düşman ıslah edilmek için değil imha edilmek içindir.  Bunun için özel bir stratejinin uygulanması ve çok özel olması gerekiyordu.

1) Türkiye de İslami dayanışmanın ve milli bütünlüğün NATO için tehdit oluşturan ayaklarından biri olan İslam ortak paydası, Türkiye'nin imparatorluk mirasının mevcut kavimler harmanından olan mozaiğini kırmak. Bunun için İslami tehdit olarak gösterecek tehditler oluşturulması gerekiyordu. Buna açıkça İslam denilirse, Ordu personeli dahi uyanacağından adına irtica denilip geleneksel bir ad kullanılıp Gladio’ya İslami şeriatçı örgütler kurdurup vahşi cinayetlere imza attırarak halkın bir kısmını diğer kısmından korkar hale getirmek. Ve halkın ebru olan kısmına tesir etmese de mozaik olan kısmını çatlatmakta kullanmak.

2) Azınlıkları bir birleri ile tehdit etmek. Bunu da ikiye ayırdılar.

A) Önce Ermenileri geçmişteki provokasyonlar ile ortaya çıkan karşılıklı kıtalden dolayı intikama yöneltmek ve bunun içinde kendileri azınlık oldukları için Türkler arasında olanları Türkçü, ve Kürler arasında olanları da Kürtçü, yaparak organize edip başlarına ordu içinde ya da NATO da özel eğitim verilmiş kişileri geçirip halkı bir birine düşman edecek şekilde provokasyonlarda kullanıp sonunda iç savaşa sürükleyip hepsini imha etmek. Kontrolü de Ordu içindeki bir tür Nazi SS birlikleri gibi kurulmuş olan Türk Gladio’suna teslim edip Türk ya da Kürtleri asla tepe yönetimine getirmeden ayrılıkçı çatışmalar çıkarmak sureti ile düşmana (Müslüman halka) göz açtırmamak.

B) Gladio’nun görev vereceği kişiler ile Sabataist Yahudileri ve Masonları gizlice tehdit edip, Türkiye birlik içinde büyürse İngilizlerin çekilirken size emanet ettiği Türkiye'yi yönetemez olursunuz. Sonra eskiden yaptıklarınız sorgulanıp, durumlarınız tartışılır olur.

Osmanlının dağıtılmasından, Ermeni olaylarındaki dahlinize kadar herşey ortaya çıkınca diğer bütün işleriniz de açığa çıkar ve size Almanlar gibi soykırım uygularlar ve kimse sizi kurtaramaz diyerek korkutup, aslında artık Türkleşmiş ve bir kısmı gerçekten İslamiyet’e geçip Müslüman olmuş kişileri dahi korku ve telaşa sevk edip bu projede kullanmak. Ayrıca farklı ülke ve yörelerden geldikleri için geldikleri ırk ve yörenin halkından gibi görünerek kimliklerini gizleyen Sabataist Yahudileri ve diğer azınlıkları koruma amaçlı olarak gösterip asıl amaçlarını gizlemişlerdir.  Yalçın Küçük gibi Sabataist Yahudileri kullanarak,  bazı Sabataistler’in isimlerini açıklayıp çok sayıda Türk ve Müslümanı da Sabataist ve Mason ilan etmek sureti ile asıl gizli kalması gerekenlerin gizliliğini koruyarak önemli yerlere getirebilmişlerdir.

Burada Yalçın Küçük ve takipçilerini kullandılar ve başarılı oldular.

Bunlara benzer pek çok operasyonlar ve planlar yapıldı ve bunlar NATO talimatları olarak devlet sırrına girdi. Bu yüzden dikkat ederseniz GKB düzeyindeki komutanlar bile bu sırları açıklayamadıklarından bazı ortaya çıkan gerçekleri açıktan inkâr ile kem küm etmek arsında sıkışıp yalancı durumuna düşüyorlar ama yinede açıkça konuşamıyorlar. Yalçın Küçük, Soner Yalçın, Veli Küçük vs nin yanına şimdi Apo dosyası da isteniyor tıpkı Danıştay davası gibi hepsi bir yerde kesişiyor ve birleşiyorlar. . Ama devlet sırrı olan kısımlar açıkça dile getirilmeden dava diğer suçlardan birleştirilip sürdürülüyor. Ve devlet sırrı olan kısımlar açığa çıkarılmadan gizli yapılanma ya tasfiye ediliyor yada başka bir şekil alarak yeniden kuruluyor. Apo’nun yeniden yargılanması halinde pek çok sır ortaya çıkacağından konu çok hassas. Sokaklarda Apo lehine yakıp yıkanlarda organize yapılarca devletin içinden kullanılıyor. Bir yanda Washington elçimiz Başbakana tuzak kurup hükümetin çoklu görüşme talebini diğer tarafa iletmeden görüşmeyi ABD başkanı ile başbakan arsında gizli gibi görünen bir görüşmeye çevirip. Ülkeyi satıyor iftiralarına gerekçe üretmeye çalışıyor. Diğer taraftan yakalanmamaları imkânsız bir yerde PKK adına Gladio 7 askeri şehit ediyor. Aynı anda sanki çoluk çocuk kendiliğinden sokağa dökülürmüş gibi Apo’nun odası 17 santim daraldı diye sokaklar kana bulanıyor. Otobüsler yakılıyor siviller yakılıp öldürülüyor. AYM si de nedense BTP yi esastan görüşmeyi bu araya sokup Hükümetin başına Kürtleri kışkırtarak tam bu sırada dert açıyor. İşin Tuhafı Emine Aynayı değil de Ahmet Türk’ü yasaklıyor. Ve bunların hepside Başbakanın Türkiye ekonomisine ve uluslar arası güç ve saygınlığına önemli katkılar getirecek ABD başkanı ile görüşmesi ve Güney Amerika bağlantılarını pekiştirerek süper güç olma yönünde büyük adımlar atmaya çalıştığı günlere denk geliyor. Artık Gladio’nun adamı olduğundan gittikçe kuşku duyulmaz bir hale gelmeye başlayan Deniz Baykal, 7 er şehit edildi neden Türkiye’ye dönmüyorsun. Bu durum dalaleti geçmiştir ihanettir diye bağırarak adeta 7 erin şehit edilmesinin de sebebinin, mani olamadıkları Başbakanın bu yararlı görüşmelerini yarıda kestirmek amaçlı olduğunu itiraf ediyor. Ama daha korkunç bir şey daha söylüyor. Bunun arkası gelecek. Yani daha çok asker öldürülecek. Bunu ancak Gladio’nun içindeki bir kişi bilebilir. Ama bunu nedense Baykal’a resmi olarak kimse sormuyor. Sanırım bu soru da Devlet sırrı duvarına çarpıyor.

A.D.Şimşek

 

--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
 
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
 
Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.