[anadoluhaber] ANADOLU HABER GÜNLÜĞÜ

ANADOLU HABER GÜNLÜĞÜ

Link to ANADOLU HABER GÜNLÜĞÜ

[anadoluhaber] YAVUZ HIRSIZ // Bülent ESİNOĞLU

Posted: 16 Mar 2010 01:15 PM PDT




Kimden: Bülent Esinoğlu <bulentesinoglu@gmail.com>
Tarih: 16 Mart 2010 14:26

 

Yavuz Hırsız

Bülent ESİNOĞLU

Amerika her yıl ülkeler için İnsan Hakları Raporları hazırlar. Rusya, Mısır ve Sri Lanka için de hazırlamış. Rusya’da insan haklarının olmadığını raporlaştırmış.

Aslında, Amerika’nın insan hakları raporu hazırlaması, yavuz hırsız ev sahibini bastırır masalına benziyor. Milyonlarca insanı bir seferde katledeceksin, katlettiğin insanların yakınlarına sende insan saygısı yok diyeceksin.

Demek ki, rapor hazırlama tekeli, güç kimin elindeyse onun hakkı oluyor.

Çoğu zaman insanoğlu adalet arar durur. Sonunda, güç elinde olmadan, “hak” olmayacağını anlar. Ahlakın gerilemesindeki temel neden de budur.

Gücün hükmettiği yerde, ne ahlak, ne adalet ne de demokrasi olur. Ahlakı yaratmak denetimsiz gücü(=adaletsiz gücü) denetim altına almak demektir.

Tüm dünya, Amerika’nın insan hakları raporları hazırlamaktan maksadının ülkeleri baskı altında tutmak için yapıldığını biliyor. Aslında yapılmak istenenin, insan hakları bahane edilerek, ülkelerin içişlerine müdahale edecek araçlar yaratmak olduğu çok açıktır.

Temel gayenin bu olduğunu tüm insanlık bilir. Ama güç emperyalizmin elinde olduğu için göz yumar ya da gereğini yapar.

Guantanamo’da, Bagram’da olan işkenceleri görmeyeceğiz, CIA’nin özel hayatların içine girerek sürdürdüğü kışkırtma ve cinayetleri görmeyeceğiz ve Amerika’ya insan hakları payesi vereceğiz.

Yutarsak bu propagandayı yutmuş olacağız.

Bu rapor ile Amerika Rusya’ya diyor ki, sende demokrasi yok, insan hakları yok. Çünkü sen dernekler ve vakıfların dışarıdan para almasını yasaklıyorsun. Yani bu cümleyi tercüme dersek; senin iç işlerine yeterince müdahale edemiyorum. Rusya’nın içinde yeterli araç üretebilmem için bu yasağı kaldırman lazım.

Rusya bunu yapmadığı için “otoriter devlet” olmuş oluyor.

İnsan hayatının bedelini en düşük değerde tutan yegâne düşünce emperyalizmdir. Emperyalizmin kendisi insan düşmanlığı üzerine inşa edilmiştir.

Ondan insan hakları beklenir mi?

Not; Türkiye’deki birçok dernek ve vakıf Avrupa ve Amerika’dan para desteği alır.

16.3.2010, bulentesinoglu@gmail.com

 


--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
 
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
 
Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

[anadoluhaber] Balkan Savaşları'nın ordusu (basından iktibas)

Posted: 16 Mar 2010 01:00 PM PDT

Bilindiği gibi sık sık Osmanlı ordusunun komutanlarının siyasete bulaşması yüzünden çamura batıp koskoca ülkeyi yağmalattığını yazarım ve Cumhuriyet ordumuzunda aynı hataya düşmesi halinde mevcut ülkemizinde aynı akibete uğrayıp ülkemizin darma dağın edililmesine sebep olmasından korktuğumu anlatmaya ve orduların disiplininin sadece askeri işlere yönelmeyi ve siyasetten uzak durmayı da kapsaması ve siyaset konuşanların ordudan atılması ile korunabileceğini anlatmaya çalışırım. Zaten Cumhuriyetin başlangıcındaki temel amaçda bu idi sanıyorum. Çünkü Atattürkde siyasetle uğraşmak isteyen askerlerin ordudan ayrılıp üniformalarını çıkarmalarını emretmiştir. Ben bunları yazıncada bazı siyasi ya da ideolojiye esir düşmüş olanlarda beni ordu düşmanı ilan ederler. Halbuki bu duruma göz yumanlar aslında ordu düşmanlığı yapmış olurlarda ideoloji gözlerini aldığı için gerçekleri göremezler. Aşağıdaki yazıdada geçtiği gibi balkanlarda kaybettiğimiz yerlerin çoğunda müslüman nüfus yani bizden yana olanlar çoğunlukta oldukları halde oraları kaybettik. Bu ülkede de çoğunluk olmamızın givence olmadığı bu yüzden asıl güvencemizin sadece kendi işine layıki ile kilitlenmiş siyasete bulaşmayan ve kendi savunma işini yapan bir orduya sahip olmaktan geçtiğini anlamalıyız. Anlamaya başladık bile nasılsa gerçek tarihler yakında yazılmaya başlayınca bu meseleler daha iyi anlaşılacaktır. Bu durumu GKB'lığımızın da farkında olduğu GKB Başbuğ'un teğmenler Gelekurmay başkanının işini düşünmezler kendi işlerine bakarlar diyerek noktayı koymasını takdirle karşılıyor ve ülkemizin artık siyasetden arınmış asıl işini kemali ile yapan bir orduya ve asli işine döndüğünü ölmeden önce gördüğüm için Allah şükür ediyorum.
A.D.Şimşek
 
Balkan Savaşları'nın ordusu
 

Tarihimizin felaketleri ve rezaletlerini, yol açtığı acı sonuçlarına göre sıralamaya kalksak, ilk başa Balkan Savaşları'nı yerleştirmemiz gerekir. Balkan Savaşları, Osmanlı İmparatorluğu'nun asıl ağırlık merkezi olarak kabul ettiği Balkanları kaybetmesi ile sonuçlandı.
Kaybedilen topraklarda nüfusun yarıdan fazlasını oluşturan Müslümanlar, büyük bir katliama uğradı. Sayı, birkaç milyon olarak hesaplanıyor. Kaçıp kurtulan Balkan muhacirleri mübadele ile gelenlerle birlikte bugünkü nüfusumuzun önemli bir kısmını meydana getiriyor.

Yaşanan rezaleti anlatmak için şu olay yeterli. Savaş, Balkan çeteleri ile Türk ordusu arasında. Denge açık ara bizim lehimizde. Avrupa devletleri savaş patlayınca, Osmanlı Devleti'nin toprak kazanacağını hesapladığı için, savaş öncesi sınırların korunacağı taahhüdünde bulunuyor. Türk tarafının Edirne dahil bütün Balkanları kaybetmesi ve Midye-Enez hattını kabul etmesi, herkesi şaşırtıyor.

Bu büyük rezaletin bir tek sebebi var: Ordu'daki subayların boğazlarına kadar politikanın içine batması. Dışarıdan bakıldığında görülmeyen çürüme, siyasetin ordunun bütün hiyerarşisini ve disiplinini yok etmiş olması. Sadece bir örnek. Selanik'te Tahsin Paşa'nın komuta ettiği redif kolordusu, tek mermi atmadan gerilla harbi yürüten çetelere teslim olurken, subay kadrosunun siyaseti çok iyi bildiğinden kimsenin kuşkusu yoktu.

Üzerinden neredeyse tam bir asır geçmiş olan Balkan Savaşları rezaleti, siyasete bulaşan subayın bu ülkeye vereceği zararın tarihî hafızadaki büyük kirli gölgesidir. Eğer subayınız siyasetle uğraşıyor, üzerindeki üniforma ile hükümetler yıkıp hükümetler kuruyorsa, o ülkenin sahip olduğu her şey tehlike içindedir.

Deniz Baykal'ın Balkan Savaşları uyarısı bu yüzden yerinde bir uyarı. Siyaset kışlaya girmemeli. Girerse ne olur? Felaketle karşılaşırız. Ama bu uyarı çok geç kalmış bir uyarı. Türkiye'de Ordu, 27 Mayıs'tan bu yana tam 50 yıldır siyasetin içinde. Bırakın siyasetin içinde olmayı, doğrudan Kışla'nın içinde üretilen siyasetle ülke yönetildi. Ve artık oturup adam gibi bu yarım asrın muhasebesini yapmalıyız. Çok ağır bedeller ödedik. Çok büyük rezaletler ve felaketler yaşadık.

Son elli yılı, askerin topuyla, tüfeğiyle, kurduğu yasal düzenlerle velhasıl her şeyiyle, tıpkı Balkan Savaşları'nda olduğu gibi gırtlağına kadar siyasetin içinde olduğu bir dönem olarak hatırlayacağız. Balkan Savaşları'nda olduğu gibi toprak kaybına uğramamış olmamızın sebebi, ulus devlet düzenlerinin artık oturmuş olması ve Soğuk Savaş'ta NATO şemsiyesinden ibaret. Ama bu elli yıl içinde yaşadığımız felaketlerle, Balkan Savaşları arasında kurulacak epeyce benzerlik var.

Türkiye, 1950'li yıllarda yakaladığı ve kullanmaya başladığı fırsatları 27 Mayıs'ın kör kuyusunda tüketti. 1960'lı ve 70'li yıllarda ağır bedeller ödediğimiz toplumsal şiddet, bu şiddetten iktidar planları çıkartan darbeciler olmasaydı bu kadar yıkıcı olmayacaktı. Bugün önümüze dökülen Balyoz, Kafes gibi planlara bakın. Bu planlardaki eylemlerin toplumu sürükleyeceği kaosu, hangi dış düşman yaratabilir? Ve son olarak bu geçen elli yılın tam yarısını kapsayan terör sorunu, siyasete ve devlet yönetmeye hevesli askerin içinden çıkılmaz hale getirdiği Kürt sorununun sonucu değil miydi? 1983 yılında 12 Eylül Cuntası'nın giderayak çıkarttığı ve özel hayatta bile Kürtçe konuşma yasağı getiren yasayı hatırlamak yeterli.

Silahlı vesayet düzeni, demokrasi aşkımızdan önce bu düzenin yol açtığı bedeller katlanamaz hale geldiği için tasfiye ediliyor. Son üç yılın tartışmalarına ve katlanmak zorunda kaldığımız rezaletlere dönüp bakalım. Türkiye bütün enerjisini, askerini siyasetin dışına çekebilmek için harcıyor. Askerin Türkiye'yi sürüklediği paranoyalarla malûl atmosfer kara bir delik gibi gücümüzü tüketmiyor mu?

Baykal'ın Balkan Savaşları uyarısı çok yerinde. Onun da hatırlaması lâzım. Balkan Savaşları'nda hükümet burnunu kışlaya sokmamıştı; tersine askerler ellerindeki silahı siyaset için kullanırken ülkeyi savunacak halleri kalmamıştı. Ve bu yüzden Atatürk, Cumhuriyet'i kurar kurmaz askerleri siyasetin dışına çıkarmıştı.

Mümtaz'er Türköne

--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
 
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
 
Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

[anadoluhaber] Re: HABERANALİZ.NET DE BUGÜNKÜ GÜNDEM

Posted: 16 Mar 2010 10:00 AM PDT

KIYMETLİ ARKADAŞLARIM BANA GELEN MAİLİ SİZLE PAYLAŞIYORUM.
SÜPET HABERLER VAR.
SAYGILARIMLA.
YELİZ
 
 
 
 


 
16 Mart 2010 18:57 tarihinde www.haberanaliz.net <batuhansezerhaberanaliz06@gmail.com> yazdı:
TEMBELLER SINAVA GİREMİYORUZ
 
İŞÇİ VE MEMUR TARİHE KARIŞIYOR
 
OKULDA KAVGA CİNAYETLE BİTTİ
 
KARS SULAR ALTINDA
 
BOĞULACAKTI GARSON KURTARDI
 
BAYKAL ACI KONUŞTU
 
SAKLANAN SIR
 
KURUŞU VERMEYENE CEZA
 
HAYALİ İHRACAT VURGUNU
 
EMAR YAPMADILAR HAYATI KAYDI
 
ÇETKODER: ÜLKEMİZİN KAYMAĞINI 2 MİLYON KİŞİ YİYOR
 
ABLASINI ÖLDÜRDÜ
 
ÖĞRENCİLERİN ÇEKTİĞİ
 
ÖĞRENCİLERE HİJYEN DERSİ
 
KEKİKTE BİLE TARIM İLACI ÇIKTI
 
EKMEKTEKİ KANSER RİSKİNİ AZALTTILAR
 
TEFECİLİK EN FAZLA MERSİN VE ANKARA DA
 
GIDA ETİKETİNDE KALORİDE TAZACAK
 
POLİSLERE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK
 
PAŞALAR NERELERDE YOK
 
DAHA NİCE
HABER VE KÖŞE YAZISI VAR
TIKLAYIN OKUYUN VE YORUM YAPIN
SAYGILAR.

--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
 
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
 
Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

[anadoluhaber] Kardeşlereli Derneği Faaliyetleri

Posted: 16 Mar 2010 08:32 AM PDT

Kardeşlereli Derneğini,
20 Mart 2010 tarihinde Mehmet Pamak ziyaret edecektir.
Bütün arkadaşlarımızı davet ederiz.
Bir kaç saatte olsa,bizlerle buluşup konuşacak zaman ayırdığı için,
Mehmet Pamak'a teşekkür ederiz.Allah razı olsun


Windows 7: Size en uygun bilgisayarı bulun. Daha fazla bilgi edinin.

[anadoluhaber] ANADOLU HABER GÜNLÜĞÜ

Posted: 16 Mar 2010 08:02 AM PDT

ANADOLU HABER GÜNLÜĞÜ

Link to ANADOLU HABER GÜNLÜĞÜ

[anadoluhaber] Erkekseniz Teker, Teker Gelin yazan: Mersin İçel İlinden Burak CANLI

Posted: 16 Mar 2010 01:40 AM PDT

ERKEKSENİZ TEKER, TEKER GELİN yazan: MERSİN İÇEL İLİNDEN BURAK CANLI

 

 

Yaklaşık olarak on gün kadar önce yeni bir büro aldım diyeceğim. Ama bu yanlış olur. Zira daha öncesinde ben büro falan almamıştım. Bu aldığım ilk büro. Neyse ilk mesleğe atıldığımda 120 metre karelik bir büroya çıkmıştım. Büro ailenin mülkü idi. Büyüktü. Genişti. Haşmetliydi. Derken merken aileyle aramız açıldı. Bu sefer de büro tarihimde yeni açılım yaparak ilk kez parayla 90 metre karelik büroyu kiraladım. Orada beni fazla barındırmadılar.

 

Çok masraf yapmıştım. Ama bir başkası tarafından bina komple satın alındı. Gitti. Göz göre, göre gitti. Durmadım. Bu sefer de 80 metre karelik bir büro kiraladım. Sevinçliydim. Gururluydum. Borç sarmalında bir o tarafa bir bu tarafa salınmaktaydım. Borçluydum. Ama diktim. Borçluydum ama göstermemekteydim. Benim borcum dilimdeydi. Görünümümde izi bulunmazdı.

 

Şimdiler de ise kendime bir büro alma şansımı, alabileceğim tüm tüketici kredilerini aldıktan sonra yakalama şansını elde ettim. Evet sevinçliydim.  Çocukluğunu eksik yaşamış, gençlik dönemin de bir çileden diğer bir çileye savrulmuş, artık yaş 35 yolun yarısı eder dizelerine yaklaşmış borç batağımda ki kişi gibi sevinçliydim. Almıştım büroyu. Almazlara ermem gereken büroyu almıştım. İçinin dizayna ihtiyacı vardı. Her gelen usta olmuşsa iyisinden olsun diye, diye son kuruşuma kadar beni eritip bitirdi.

 

Evet, bu sahibi bulunduğum büro bu sefer de 59 metre kare idi. Hepi topu buydu. 120 metre karelerden düştüğümüz son durum bu idi. Düşmeye göresin. Kaldıran bulunmadığı gibi bir tekme de onlar savuruverir. Savursunlar ama teker, teker gelsinler. Tabi erkekseler.

 

Aziz dostum Çok Bilmiş Paço bana demez mi girdiğim borçtan sonra bir de açılış yaparsın diye. Hepi topu 59 metre karelik bir büro. Açılış yapmak. Kim nereye sığsın. Kim nereye sığınsın. Desem ki meslektaşlar gelsin. Artık durum eskiler de olduğu gibi değil. Onlar hadi gidelim şu yaşlanmadan yaşlanan adama bir gülücük atalım deseler nereye oturuverecekler. Eş dost dedin mi. Ana bir de baktın ki yüzlerce insan. Hepi topu 59 metre kare. Metre kare başına kaç kişi düşer kim bilir.

 

Sizin anlayacağınız benim durumunda sizinkinden çok daha iyi değil. Ama seviyorum. Hayatın anlamı bu! Yakınıyorum. Eleştiriyorum. Ama seviyorum. Eğer açılış yapmaya karar verirsem. Teker, teker gelin. Erkekseniz tek gelin. Tek gelin ki az olan metrekare sayım sizlere yetsin. Aksi halde oluşabilecek durumu düşünmek dahi istemiyorum.

 

İlerde bir gün ben zengin ve hatta çok zengin emekli olarak dolanırken etrafta, genç mesleğine yeni atılmış birisini görürsem mutlaka ona bakarken daha bir anlayışlı daha bir sevecen davranacağım. Hele bir de onun yeri 59 metre kareden düşük ise artık o zaman çok zengin değil sadece zengin olacağım. Hatta bu yazdıklarım o zaman için hatırlanmayacağından dolayı fakir bile olabilirim. Neme lazım. Belki de bu yazıyı okuyup birisi benim için çok zenginken sadece zengin olabilmeyi göze alabilir.

 

Çok zenginlerin bizlerin karşısında sadece zengin olabilmeyi kabullenebileceği günler gelinceye kadar sağlıcakla ve gülümseyerek kalın.

 

                                                                                MERSİN İÇEL İLİNDEN BURAK CANL

--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
 
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
 
Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

[anadoluhaber] Kuşatmayı nasıl yarabiliriz? // Bülent ESİNOĞLU

Posted: 15 Mar 2010 12:06 PM PDT




 Bülent Esinoğlu <bulentesinoglu@gmail.com>
Tarih: 15 Mart 2010 13:08
Konu: Kuşatmayı nasıl yarabiliriz?
Kime: Bülent Esinoğlu <bulentesinoglu@gmail.com>


Kuşatmayı Nasıl Yarabiliriz?

Bülent ESİNOĞLU

Yaklaşık on yıldır, gelmekte olan dış ve iç tehdidi anlatmaya çalıştım. Özelleştirme/mülksüzleştirme ile birlikte, dış güçlerin Türkiye’yi federasyonlaştırma tehditlerinin eşzamanlı yürütüldüğünü, bunların her ikisine birlikte karşı durmadan mücadelenin hayal olduğunu söyleyip geldik.

Sorunu yalnızca laiklik sorununa indirgeyerek, her türlü beladan sadece ordunun gayretleri ile çıkılabileceği kolaycılığının netice vermeyeceğini yazdım. Yazdık.

Şimdi geldiğimiz yer neresidir derseniz; halkımız kuşatıldı, devletimiz kuşatıldı, ordumuz kuşatıldı.

Peki, bizim yapacak hiçbir şeyimiz yok mu?

Bazı çakma solcuların, kendilerine göre yaptıkları çözümlemeler sonunda “ devrimler çağı kapandı” deyip teslim mi olalım?

Öncelikle, bu kuşatmayı yarmak için meselenin yalnızca bir AKP ya da siyasi iktidar meselesi olmadığını bilmememiz gerekir. Evet, siyasi iktidarın emperyalist güçler ile yaptığı işbirliği kuşatmanın ana unsurlarından biridir.

Ama olay sadece bu değildir.

İç tehdit ile dış tehdit artık tekleşmiştir. Emperyal güçler arasında, Türkiye’nin parçalanması konusunda Osmanlıda olduğu gibi bir fikir birliği oluşmuştur. Osmanlının dağılma sürecinde, 1878 yılına kadar, dış güçler Osmanlının dağılması konusunda bir türlü anlaşmaya varamamışlardı. Fransa ve İngiltere bir denge siyaseti gütmüşken, Çarlık Rusya’sı hemen parçalayalım görüşündeydiler. 1878 Berlin Konferansında hepsi birden “tamam bölüşelim” dediler.

Sonra aralarında, hangi toprak kimin olsun konusunda bir anlaşmazlık oldu ama paylaşma konusunda tam bir mutabakat oldu.

Amerika ve Avrupa’dan yükselerek gelen dış tehdidin içerden gelen iç tehdit ile eşzamanlılığı, bize kendi aralarında tam bir mutabakat olduğunu göstermektedir.

Osmanlının dağılma sürecinde en etkin rolü alan Ermeniler gene etkin bir şekilde sahnededirler. Kürt ayrılıkçıların tarikatlar ile bütünleşerek verdikleri savaş 1878 yılına çok benzemektedir.

Çare; düşmanı ve birlikte olduğu güçleri halkımıza anlatmak. Halkımızın tam desteğine sahip olmak.

Emperyalizmin hiçbir ülkeye demokrasi getirmediğini, emperyalizmden demokrasi gelmeyeceğini halkımıza anlatmak. Seçimler yolu ile bu kuşatmadan kurtulmanın bir yanılgı olduğunu halkımıza anlatmak. Sandığı onların koyduğunu sandıktan kendilerinin çıkacağını bilmek.

Bizim temel sorunumuzun şimdi demokrasi olmadığını, yurdumuzu bu kuşatmadan kurtarmak olduğunu bilmemiz gerektiğini anlatmak.

Kendi halkımızı emperyalizmin elinden almadan hiçbir savaşı kazanamayacağımızı bilmeliyiz.

Türk ulusu bunu bir kez yaptı. Tüm dünyaya örnek oluşturdu. Gene yapacaktır.

15.3.2010, bulentesinoglu@gmail.com

 

 

 

 


--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
 
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
 
Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

[anadoluhaber] ASA-YI MUSA DERSLERİ-21-Öyle de, bir senede yirmi dört bin senelik bir dairede muntazaman(düzenli olarak ) seyahat eden ve yüz binler ve ayrı ayrı erzak( rızıklar) isteyen taifeleri( gurup,topluluk) içine alan ve seyahatiyle mevsimlere uğrayıp, baharı bir büyük vagon gibi,

Posted: 15 Mar 2010 08:47 AM PDT

21.ders:15.03.2010

Asa-yı Musa

Birinci Kısım

Meyve Risalesi

                                   Altıncı Mesele-2

 

 

 

Hem, meselâ, nasıl bir harika fabrika ki, binler çeşit çeşit kumaşları basit bir maddeden dokuyor; şeksiz, bir fabrikatörü ve maharetli(beceri ,hüner) bir makinisti tanıttırır.

Öyle de, küre-i arz(yerküre,dünya) denilen yüz binler başlı, her başında yüz binler mükemmel fabrika bulunan bu seyyar(gezen, dolaşan) makine-i Rabbâniye(her şeyin rabbi olan Allah’ın makinesi) ne derece bu insan fabrikasından büyükse, mükemmelse, o derecede, okuduğunuz fenn-i makine(makine bilimi, mühendisliği) mikyasıyla( ölçüsüyle), küre-i arzın(yerkürenin  dünyanın) Ustasını ve Sahibini bildirir, tanıttırır.

Hem meselâ, nasıl ki, gayet(son derece, oldukça) mükemmel bin bir çeşit erzak( rızıklar) etrafından celb edip içinde muntazaman(düzenli olarak) istif(yığma, biriktirme) ve ihzar edilmiş depo ve iaşe(besleme,yedirip içirme) ambarı ve dükkân şeksiz, bir fevkalâde(olağanüstü) iaşe (besleme,yedirip içirme ) ve erzak(rızık) mâlikini( sahip) ve sahibini ve memurunu bildirir.

 

Öyle de, bir senede yirmi dört bin senelik bir dairede muntazaman(düzenli olarak ) seyahat eden ve yüz binler ve ayrı ayrı erzak( rızıklar) isteyen taifeleri( gurup,topluluk) içine alan ve seyahatiyle mevsimlere uğrayıp, baharı bir büyük vagon gibi, binler ayrı ayrı taamlarla( gıda, yiyecek) doldurarak, kışta erzakı(rızıkları ) tükenen biçare( çaresiz) zîhayatlara( canlılara,hayat sahiplerine) getiren ve küre-i arz(yerküre,dünya) denilen bu Rahmânî(rahmet ve merhameti sonsuz olan Allah tarafında gönderilen) iaşe(rızık,gıda) ambarı ve bu sefine-i Sübhâniye(hertürlü eksik ve noksandan uzak olan Allah’ın birgemi gibi yaratarak uzayda gezdirdiği dünya) ve bin bir çeşit cihazatı( aletler,donanımlar,cihazlar) ve malları ve konserve paketleri taşıyan bu depo ve dükkân-ı Rabbânî( her şeyin rabbi olan Allah’ın bir dükkan gibi düzenleyerek büütn ihtiyaç maddelerimizi depoladığı dünya), ne derece o fabrikadan büyük ve mükemmel ise, okuduğunuz veya okuyacağınız fenn-i iaşe(gıda bilimi, gıda mühendisliği) mikyasıyla(ölçüsüyle), o kat’iyette( kesinlikte) ve o derecede küre-i arz( yer küre, dünya) deposunun Sahibini, Mutasarrıfını( sonsuz tasarruf hakkı olan,mülknde dilediği gibi tasarruf eden,her işi kendi stek ve kurallarına göre iade eden Allah’ı), Müdebbirini( idare eden,yöneten ve ilmiyle her şeyin sonunu görüp,ona göre hikmetle iş gören Allah’ı) bildirir, tanıttırır, sevdirir.

 

Devamı gelecek.s.36

 



Yahoo! Türkiye açıldı!
Haber, Ekonomi, Videolar, Oyunlar hepsi Yahoo! Türkiye'de!
www.yahoo.com.tr

--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
 
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
 
Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

[anadoluhaber] Ey Koca Seyit

Posted: 15 Mar 2010 04:41 AM PDT

Ey Koca Seyit

Çanakkale zaferi,taçlandı senin ile
Yiğitlik destanını yazdın Ey Koca Seyit
Üç katın top mermiyi indirerek menzile
Zaferi gönüllere kazdın Ey Koca Seyit

Tarihte görülmüş mü diyerek böyle yiğit
Seninle gurur duydu Kars Çanakkale Girit
O kadar arzulayıp, olamasan da şehit
Bütün düşman güçleri ezdin Ey Koca Seyit

Kilitbahir'de,elden gittiyse de tabyalar
Aslına rücu etti tüm hayaller rüyalar
Zafer coşkusu ile senin oldu dünyalar
Gönüllerde doyulmaz hazdın Ey Koca Seyit

Kaderidir; ille de ülkem diyen her Türkün
Vatanından başka bir şeye olmazmış düşkün
Şu yalan alemde ne malın oldu ne mülkün
Yarı aç yarı tokça gezdin Ey Koca Seyit

İade buyurduğun madalyalar,ihyalar
Hiç görmediğin kadar toz pembeli hülyalar
Seni bekliyordu hep büyük küçük dünyalar
Zafer gölgeler diye sezdin Ey Koca Seyit

ENGİN NAMLI 12/02/2008 22:13

--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
 
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
 
Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

[anadoluhaber] AKP Kendi Derin Devletini mi Oluşturuyor?

Posted: 15 Mar 2010 01:44 AM PDT

AKP KENDİ DERİN DEVLETİNİ Mİ OLUŞTURUYOR?

 

 

 

           

 

AKP şu anda daha etkinleşebilmek, çatlak sözleri ve kendisine karşı çıkanlarla daha etkin mücadele  etmek için “UNO Office an Drugs and Crime” tarafından hazırlanan “Unıted Nations Convention Ageinst Corruption” Raporu gereği yolsuzluklarla ve görevi suistimallerle mücadele adı altında kendi derin devletini mi kurmaya çalışıyor söylemi aklımıza gelmektedir. Yaptığının doğru, yapılması gereken olduğunu da yandaş basın destek/aracılığıyla gündeme getirmekte, şimdiden zemin hazırladığı düşünülmektedir.

 

                Sözleşmenin Türkçe manası; “Yolsuzlukları ve Görev Suistimallerini Önlemeye Yönelik BM Sözleşmesi”

 

                Anılan sözleşmede 2003 yılında yayınlanmış, taraflara  uygulamaları, gerçekleştirmeleri ve gerekli düzenlemeleri yapmaları için 2005 yılına kadar süre tanınmış. TÜRKİYE ise 10 ARALIK 2003 tarihinde anılan antlaşmayı imzalamış. 09 ARALIK 2006 tarihinde ise yürürlüğe girmiş bulunmaktadır.

 

                Mezkur sözleşmede; yolsuzluğun ülkelerde tehlike olarak gözüktüğü, yine sözleşme hükümleri gereği; görevi suistimal etmekte yolsuzluk kapsamında değerlendirilmektedir.  

 

                Şimdi yandaş basında anılan sözleşmeden kendine vazife çıkararak, hükümete sözleşme hükümlerini uygulamasını, 50 nci madde gereği; asker ve yargı mensupları dahil herkesi teknik takibe aldırabileceğini! hükümete hatırlatma gereğini duyuyorlar.

 

                Yine sözleşme hükümlerine dayanarak, yargı da dahil her türlü hukuk dışı işlemleri yolsuzluk kapsamı içerisinde değerlendirildiği hatta insan hakları ve anayasa ihlallerini, yolsuzlukla savaş kapsamında değerlendirecek kadar sözleşme hükümlerini genişletmektedirler. Darbe anayasası olarak değerlendirilen mezkur anayasa hükümlerini bizatihi kendisi dahi suç olarak değerlendirmekte, değiştirilmesi dahi teklif edilemeyen; Tevhid-i Tedrisat, Kılık Kıyafet Kanunlarını da anılan sözleşme hükümlerine dayanarak suç olarak niteleyebilmektedirler.

 

                Yandaş basın sözleşme hükümlerini daha da genişleterek ve organize suçlarla savaşmayı bu sözleşme hükümlerinin içerisine sokabilmekte, hükümete daha rahat bir çalışma ortamına kavuşabilmeleri için bu sözleşme hükümlerinin gerekçe/dayanak gösterilip daha da rahat hükmedebileceklerini hatırlatmaktadırlar.

 

                Dayanak yaptıkları sözleşme hükümlerine göre de; “Hukuka uygun olmayan yasa suç aletidir” yargısını hatta akıldan da uzak olduğunu yazabilmektedirler.

 

                Malum yandaş yazılı basın; Meclis Başkanı, Başbakan ve Adalet Bakanı’na soru yönelterek neden bu sözleşmenin uygulanırlığının olmadığından söz etmektedirler.

 

AKP hükümette değilken önceki koalisyon hükümetlerinde bizzat karşı oldukları; izlenme, fişlenme, takip ve dinlemeleri yapabilecek özel istihbarat birimleri, özel sorgu ve takip yöntemlerini örgütleyebileceğini, bu maksatla özel tekniklerle donatılmış eğitimli kadrolardan istifade edip, teşkilatlanabileneceği hükümete önerilmektedir. Sözleşmenin hukuki bağlayıcılığına da sığınarak, hükümetin çözüm üretebileceğinden söz edilmektedir.

 

                Sözleşmenin 19 ncu maddesine istinaden yolsuzluğa bulaşmış yargı mensuplarının azledilmesini, uluslararası sözleşmelerde korunan haklarının esas olarak kullanmamakta direnenlere karşı insan hakları ihlali gerekçesiyle görevden azledilmesini sağlayan mekanizmalar oluşturması gerektiği malum basın tarafından hükümete önerilmektedir.

 

                Yine anılan sözleşme hükümlerine dayanarak; darbe planları, yasama, yürütme, yargı, ordu, istihbarat, sivil yapıları da etkisi altına alan medya, sermaye, siyaset, bürokrasi ve oda, vakıf, dernek, sendikaları da kapsayan bir tehditten söz edilmektedir. Hemen arkasından AYM, Yargıtay ve Danıştay Başkanlarının düşüncelerini merak edip, mezkur sözleşme hükümleri gereği başlarına ne geleceğini hissettikleri konusunda aba altından deyim yerindeyse sopa göstermeyi de ihmal etmemektedirler. İşin esas üzücü yanı yandaş basın yayın politikalarıyla takibe, fişlenmeye, yaftalanmaya, izlenmeye iktidar hükümeti öncesinde haklı olarak karşıyken şimdi AKP hükümetinde eski inandıkları fikir ve düşüncelerinden çark edilmektedir. Bu nasıl gazetecilik/basın anlayışı anlamakta güçlük çekiyoruz. Gazeteci/yazar bugün ak dediğine yarın kara dememeli, doğru bildiği inanç ve fikirlerinden şartlar ne olursa olsun dönmemeli, hak bildiği yolda devam etmelidir.

 

                Ülkemiz gazeteciliği, görsel ve yazılı basın ve yazarlık AKP hükümeti döneminde çok değişti. Yukarıda yazdığımız, imzalanan sözleşme hükümlerine uyularak görevdeki ve gelecekteki hükümetler uygulama alanına sokarlarsa ülkeyi büyük baskı ve istibdat bekliyor demektir ki asil Türk halkı bunu hak etmemektedir.

 

Selam, saygı ve dualarımla.

 

Yakup MUSA

 

15.03.2010

 

 

 

 

 

 

 

 

--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
 
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
 
Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

[anadoluhaber] AB'nin Kazanımları ve Kaybettirdikleri

Posted: 15 Mar 2010 01:21 AM PDT

AB’NİN KAZANIMLARI VE KAYBETTİRDİKLERİ

 

 

 

            Avrupa Birliği (AB) konusunda Türk kamuoyuna anlatılmadık yalan kalmadığını mevcut kriz nedeniyle bir kez daha anladık. On yılı aşkın bir süredir Avrupa Birliği’nin nimetleri anlatıldı. AB’ye girince sanki sihirli değnek değmiş gibi her şey yoluna girecek, işsizlik önlenecek, hayat ucuzlayacak, ülkemizin sanki bir cennet olacağı söylendi, halkta böyle inandı. Bu yalanlarla yıllarca milletimiz kandırılma yoluna gidilmiştir.

 

            2004 yılında AB ile “üyelik müzakeresi” için tarih alınması halkımıza tam üyelik, her türlü haklara sahip olacakmışız gibi gösterildi, lanse edildi. Halkımız o kadar ileri gitti ki işsiz çocuklarını Avrupa’ya gönderip hemen işsizlik sorunu ortadan kalkacakmış gibi hayaller bile kuruldu. Saklanan bir gerçek AB’ye kabul edilsek bile üye ülkeler ülkemize rahatlıkla girebilecek ve çalışma haklarını elde edebilecekler buna mukabil değil çalışma dolaşım hakkından bile mahrum bırakılacağız. Bu önemli madde halkımızdan gizlenmektedir.

 

            Bize vermiş oldukları üyelik müzakeresi başarı gibi halka duyurulmasından zaten çok önce 27 MAYIS darbesinden hemen 3 yıl sonra yani 1963’te TÜRKİYE’nin hemen şimdiki Avrupa Birliği’ne o zamanki adı ile Avrupa Ekonomik Topluluğu’na (AET) giriş anlaşması manidardır. Şimdi bile AB yetkilileri böyle bir erken avansı nasıl ödediklerine şaşırmaktadırlar. Demek ki hala bir gelişme kaydetmediğimizin bir göstergesidir.

 

            AB Propagandası sadece TÜRKİYE’de değil Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde de ısrarla sürdürülmektedir. Kıbrıslı Türklere AB’ye girdikleri takdirde para içine boğulacakları, her aileye çeklerin verileceği açıklandı. Hatta öyle abartıldı ki çeklerin her aile fertlerine ayrı ayrı verileceği masalı anlatıldı. Tabii ki bunların hepsi yalandı. Gerçek olan; AB ekonomileri kendi aralarında, ülke içerilerinde tam son otuz yıldır ALMANYA, FRANSA gibi ülkeler Uzakdoğu ve ABD karşısında yenildiler, ekonomileri zora girdi. İNGİLTERE, İSPANYA ve İTALYA’nın kendi sorunlarında azalma değil çoğalma gözlendi. Yani AB çökme noktasına yavaş yavaş gelmiştir. Birliğe üye ülkelerdeki işsizlik, enflasyon artmış, ülkelerindeki genç nüfus azalmış durumdadır. Yani bu çöken örgütte TÜRKİYE’nin menfaatine ilişkin hiçbir çıkar yoktur. Bu durumu BOP Eş Başkanı Sayın Başbakan ve AKP ve tüm parti ve sivil toplum kuruluşları da bilmektedir. Ortada büyük bir aldatmaca vardır. Halkımızın büyük bir kesimi artık AB’nin kendisine yararlı bir kuruluş olmadığını anlamıştır.

 

            AB ülkeleri de kendi durumlarından hiç memnun değildirler. Bu çökmüş/çökecek topluluğa girsek bile mevcut ekonomik sorunlarımızdan kurtulamadığımız gibi bir de AB’nin sorunları da eklenerek daha da kötü duruma düşeceğiz. AB’ye girmek için KIBRIS dahi gözden çıkarılmıştır. AB kazanımları stratejik açıdan çok önemli olan KIBRIS’ın elden çıkmasına değmeyecektir. Hükümetin derdi AB’ye girmek falan değildir. Amaç AB aldatmacasıyla halkımızın esas meselesi olan işsizlik ve ekonomik sorunları unutturmaktır.

 

Selam, saygı ve dualarımla.

 

Yakup MUSA

 

15.03.2010

--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
 
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
 
Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

[anadoluhaber] Sol, sosyalizm ve neo-liberalizm

Posted: 14 Mar 2010 06:31 PM PDT

TPE.org.tr guncellendi!!

Sol, sosyalizm ve neo-liberalizm

Yazan: Dogan Gurpinar

Solun “neo-liberal” gibi tabirleri rahatca ve bilimsellik disi kullanmasi ve burada bir eksiklik gormemesi, solun Marksizm’den devraldigi “ustunluk” ve “haklilik” argumanlari sebebiyledir. Soyle ki; Marx dunyayi “aciklarken” kendinden emin bir sekilde kimsenin daha once goremedigini tum berrakligiyla gordugu iddiasindaydi. Bu ona buyuk bir kendine guven saglamisti. Sol, Marksizmi buyuk olcude biraktigi noktada bile ust perdeden konusma tabiatini devam ettirdi ve...(Dogan Gurpinar) 

--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
 
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
 
Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

[anadoluhaber] AKP'nin canını sıkmaya devam...

Posted: 14 Mar 2010 03:51 PM PDT


AKP'nin canını sıkmaya devam....

*1- İlk defa bir Başbakan " Tezkere geçmezse memura maaş ödeyemeyiz " dedi
*2- İlk defa ekonomi büyürken işsizlik arttı.
*3- İlk defa cari açık verilirken döviz kuru arttı.
*4- İlk defa bir Başbakan zam isteyen memura " İMF' yi ikna edin " dedi.
*5- İlk kez ithalat 100 milyar doları aştı.
*6- İlk kez cari açığın üstünde borçlanma yapıldı
*7- İlk kez Yunan kilise bankası Türkiye' de banka satın aldı.
*8- İlk defa domuz, kesimlik hayvanlar arasına alındı
*9- İlk defa düşük faizli dış borç, yüksek faizli iç borç ile ödendi.
*10- İlk defa bir Başbakan ve Dışişleri Bakanı, islâmiyeti yok etmeye yemin eden
birPapa' nın heykeli önünde fotoğraf çektirdi.
*11- İlk defa bir Başbakan " Toprak satılıyorsa alıp götürmüyorlar ya " dedi.
*12- İlk defa bir cami kiliseye çevrildi.
*13- İlk defa kilise ve havralar imar planında yer aldı.
*14- İlk defa bir Başbakan Yahudi düşünce kuruluşundan " Üstün Cesaret Ödülü "
aldı.
*15- İlk defa Türk askerinin başına ABD güçlerince çuval geçirildi.
*16- İlk defa bir Başbakan " bir dönem dini kullandık " dedi.
*17- İlk defa petrol kanunu ile yabancılara 50 yıllık imtiyaz
verildi.
*18- İlk defa yabancı rantiyecilere vergi muafiyeti tanındı.
*19- İlk defa iletişim sektörünün tamamı yabancıların eline geçti.
*20- İlk defa tezkere ret edilmesine rağmen Dış İşleri Bakanlığı genelgesi ile
silahlar Türkiye üzerinden geçti.
*21- İlk defa bir Başbakan İslâm dünyasının sınırlarını değiştirecek BOP' un eş
başkanı oldu.
*22- İlk defa bir Başbakan Müslüman topraklarını işgal eden ABD askerlerinin
evlerine sağ salim dönmeleri için dua ettiğini açıkladı.
*23- İlk kez İsrailli bir işadamına çok gizli bir şekilde 800
milyon dolar kaynak aktarıldı.
*24- İlk defa bir Başbakan yapılan ihalede önce uçak istedi ama sonra Mercedes'
e razı oldu.
*25- İlk defa fındık üreticileri en büyük mitingi yaptı.
*26- İlk defa bir Başbakan Türkiye' yi pazarladığını açıkça itiraf etti.
*27- İlk defa tarımsal üretimde dış ticaret açığı ortaya çıktı.
*28- İlk defa bir Başbakan çiftçilere " Gözünü toprak doyursun " dedi.
*29- İlk defa kap kaç diye bir sektör ortaya çıktı.
*30- İlk defa zina suç olmaktan çıktı.
*31- İlk defa bir Başbakan en fazla yurt dışı gezisi yaptı.
*32- İlk defa bir Başbakan " Borç yiğidin kamçısıdır " diyerek borçlanmayı bir
başarı olarak gösterdi.
*33- İlk defa enflasyon % 10 artarken pancar fiyatları 99 kuruştan 88 kuruşa
indi.
*34- İlk defa çiftçi ve emekliden vergi alınması sözü verildi.
*35- İlk defa bir Başbakan Danışmanı Amerikalılara Başbakan için" Bu adamı
kullanın, onu rogara süpürmeyin " dedi.
*36- İlk defa GSMH artarken KDV tahsilâtı yerinde saydı.
*37- İlk defa bir Başbakan TMSF katkısıyla bu kadar çok TV ve gazete
yönlendirdi.
*38- İlk defa Türkiye Cumhuriyeti' nin Cumhurbaşkanı misafir olarak gelen bir
kralın ayağına gitti. Hem de 10 Kasım günü...
*39- İLK DEFA BİR BAŞBAKAN ÇİFTÇİYE " ANANIDA AL GİT " DEDİ...
*40- İLK DEFA BİR BAŞBAKAN ŞEHİD ZİYARETTİNDE " ASKERLİK YAN GELİP YATMA YERİ
DEĞİLDİR " DEDİ
*41- İLK DEFA BİR BAŞBAKAN 300 METRELİK GEMİYE GEMİCİK DEDİ.
*42- İLK DEFA BİR BAŞBAKAN ..... GAZETELERİNİ OKUMAYIN TELEVİZYONLARINI AÇMAYIN
DEDİ.
*43- İLK DEFA BİR BAŞBAKAN ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNEN İNSANLARI DİNSİZLİKLE SUÇLADI.
*44- İLK DEFA BİR BAŞBAKAN İÇİN CUMHURİYET MİTİNGLERİ YAPILDI.
*45- İLK DEFA BİR HALK KENDİ LÂİKLİĞİNDEN VE ÖZGÜRLÜĞÜNDEN KORKTU...
*46- İLK DEFA ATAMI ANLIYORUM.
Bu hızla Tayyip Erdoğan bu dönemde ülkemizde ki her şeyi özelleştirmiş olacak...
İş bu ya özelleştirmeye ve satmaya kafayı takmış olan başbakanımız en sonunda
kendisini özelleştirir mi?
*- Türk Telekom, Arap' ın.
*- Telsim İngiliz' in.
*- Kuşadası Limanı İsrailli' nin.
*- İzmir Limanı Hong Konglu' nun...
*- Araç muayene işi Alman' ın.
*- Başak Sigorta Fransız' ın.
*- Adabank Kuveytli' nin.
*- İETT Garajı Dubaili' nin.
*- Avea Lübnanlı' nın.
*- Petkim? Ermeni' nin. ( Kazak'a sattık, dediler. Kazağı bir çıkardık
Ermeni...)
*- Rakı, Amerikalı' nın.
*- Finansbank Yunanlı' nın...
*- Oyakbank Hollandalı' nın.
*- Denizbank Belçikalı' nın.
*- Türkiye Finans Kuveytli' nin.
*- TEB Fransız'ın.
*- Cbank İsrailli' nin.
*- MNG Bank Lübnanlı' nın.
*- Alternatif Bank Yunanlı' nın.
*- Dışbank Hollandalı' nın.
*- Şekerbank Kazak' ın.
*- Yapı Kredi' nin yarısı İtalyan' ın.
*- Turkcell' in yarısı Finli' nin Rus' un.
*- Beymen' in yarısı Amerikalı' nın.
*- Enerjisa' nın yarısı Avusturyalı' nın.
*- Garanti' nin yarısı Amerikalı' nın.
*- Eczacıbaşı İlaç, Çek' in.
*- İzocam, Fransız' ın.
*- TGRT ( Fox ) Amerikalı' nın.
*- Demirdöküm Alman' ın.
*- Döktaş Fransız' ın.
*- Süper FM Kanadalı' nın.
Hepsi TÜRK' tü bir zamanlar... sadece 5.5 yıl önce. ( yani AKP hükümetinden önce)

Önemli! Borla çalışan araba üretildi, Türkiye kıskaçta. Arabayı BORmadeniyle
çalıştıracak patentli 600 proje olduğu ortaya çıktı. Türkiye, dünya rezervinin
yüzde 70`ine sahip.

AYDIN İNSAN ARAŞTIRIR, YARGILAR VE SONUCA VARIR.

CAHİL, YOBAZ; DUYAR, GÖRÜR VE HÜKME VARIR
YA BİR YOL BUL, YA BİR YOL YAP, YA DA YOLUMUZDAN ÇEKİL...






__________________________________________________
Do You Yahoo!?
Sie sind Spam leid? Yahoo! Mail verfügt über einen herausragenden Schutz gegen Massenmails.
http://mail.yahoo.com

[anadoluhaber] TEVFİK DİKER KALEME ALMIŞ VE GÖNDERMİŞ. İŞTE O İLGİNÇ YAZISI:

Posted: 14 Mar 2010 03:02 PM PDT

TEVFİK DİKER KALEME ALMIŞ VE GÖNDERMİŞ. İŞTE O İLGİNÇ YAZISI:

--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
 
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
 
Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

[anadoluhaber] Re: [KomploTeorileri] Kamyon ihbarı ve Ergenekon'u sulandırmak

Posted: 14 Mar 2010 02:42 PM PDT

Hükümeti Uyarıyoruz:
İşçi Partisi’ne yönelik, suikast ve tertip hazırlığını durdurun!
 
İşçi Partisi Genel Sekreter Yardımcısı Hüseyin Karanlık, bugün bir basın açıklaması yaparak, Partisine ve Parti yöneticilerine yönelik suikast, saldırı ve tertip hazırlığı içinde olan bazı güçlerin bulunduğu yönünde duyumlar aldıklarını, İçişleri Bakanlığı’ndan, gerekli önemlerin alınmasını istediklerini açıkladı. Karanlık’ın açıklaması şöyle;
Partimize çeşitli çevrelerden;
• Parti yöneticilerimize suikastlar planlandığı ve uygulanacağı,
• Parti binalarımıza yönelik saldırılar planlandığı ve uygulanacağı,
• Partimiz ve yöneticilerimiz hakkında karalamaya yönelik iftira ve sahteliklere dayalı tertipler planlandığı ve uygulanacağı;
• Bu planlamalardan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile emniyet ve istihbarat teşkilatı içindeki bazı görevlilerin haberdar oldukları, bir kısım resmi görevlilerin bu suikast, saldırı ve tertiplerde görevler üstlendikleri, sivil şahıslara görevlendirmeler yaptıkları yolunda ihbarlar iletilmektedir.
Bugün İçişleri Bakanlığı’na başvurarak, ihbarlar hakkında gerekli araştırmanın yapılmasını, yöneticilerimiz ve parti binalarımızın güvenliklerinin sağlanması için gerekli önlemlerin alınmasını, bu girişimlerin sorumlularının tespiti ile haklarında yasal işlem yapılmasını istedik.
İşçi Partisi’nin tarihi, karanlık güçlere karşı mücadele örnekleriyle doludur.
İşçi Partisi, tehditlere ve tertiplere pabuç bırakmaz!
Kamuoyu önünde, İçişleri Bakanlığı’nı ve hükümeti göreve davet ediyoruz. 
Aksi halde meydana gelebilecek olaylardan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve hükümeti sorumlu olacaktır.




__________________________________________________
Do You Yahoo!?
Sie sind Spam leid? Yahoo! Mail verfügt über einen herausragenden Schutz gegen Massenmails.
http://mail.yahoo.com

[anadoluhaber] Re: HABERANALİZ.NET'DE BUGÜNKÜ GÜNDEM.....14 MART 2010....

Posted: 14 Mar 2010 09:52 AM PDT

Arkadaşlar bana gelen iletiyi size gönderiyorum.
haberanaliz.net    de çok önemli haberler ve yazılar var. saygılarımla...
YELİZ...

 
 

BATMAN'DA HERKES SİLAHLI
 
BALYOZ DA 2 TAHLİYE
 
AFRİKA STRATEJİK ORTAĞIMIZ
 
KUVEYT EMİRİ TÜRKİYE YE YATIRIM YAPIYOR
 
BAŞBAKAN: ROMANLARIN MESELESİ BENİM MESELEM
 
MARDİN'İN TAŞI ABD YOLCUSU
 
HAKKARİDE 1 ŞEHİT
 
ÇETKODER DEN AİLELERE YÖNELİK ZARARLI ALIŞKANLIKLAR SEMİNERİ
 
AYSU ESTETİK OLUYOR
 
MERSİN DE AŞK KAÇAMAĞI ÖLÜM GETİRDİ
 
İLAÇ GİBİ TÜRKİ CD Sİ
 
KAVAF GİBİ DÜŞÜNEN
 
DEVLET MEMURU GAZETECİ - KÖŞE YAZARI
 
BU MEZAR TAŞINI KİM SÖKTÜ
 
YONCA ALTIN MADALYA ALDI
 
BUNU YAPAN İNSAN OLABİLİR Mİ
 
HER ALANDA TASARRUF
 
 
DAHA NİCE HABERLER VE KÖŞE YAZISI VAR
TIKLAYIN OKYUN
SAYGILAR...
 

--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
 
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
 
Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

[anadoluhaber] 18 MART ÇANAKKALE ZAFERİ

Posted: 14 Mar 2010 07:54 AM PDT

18 MART ÇANAKKALE ZAFERİ TÜM MİLLETİMİZE KUTLU OLSUN

AV.FİKRET BİRCAN

DP AVCILAR İLÇE BAŞKANI

--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
 
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
 
Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

[anadoluhaber] Re: [anadoluhaber:38240] Kardeşlereli Derneği Kurtulmuştur

Posted: 14 Mar 2010 06:10 AM PDT

çalışmalarınızda başarılar diliyorum. Allah yar ve yardımcınız olsun. çalışmalrınız hakkında bilgi verirseniz sevinirim. slm ve dua ile...

--- On Mon, 3/8/10, yakup d�ğer <islam_afaki@hotmail.com> wrote:

From: yakup d�ğer <islam_afaki@hotmail.com>
Subject: [anadoluhaber:38240] Kardeşlereli Derneği Kurtulmuştur
To: "anadolu haber" <anadoluhaber@googlegroups.com>
Date: Monday, March 8, 2010, 5:55 AM

http://i1003.hizliresim.com/2010/3/8/2981.jpg

Balikersir-Edremitte,müslümanlar bir araya gelerek,
ortak faaliyetlerde bulunmak için

Kardeşlereli Derneği adında bir dernek kumuştur.
Amacı,Kuran ve Sünnet çizgisinde,toplumu bilinçlendirmek,
İslami çalışmalarda bulunmak,

talii meselelerden uzak,itikadi noktalarda bir araya gelmek,ortak çalışmalarda bulunmaktır.
şimdilik yerel bir dernek olan Kardeşlereli,zamanla bütün dünya sathında faliyet göstermeyi hedeflemektedir.
Bütün kardeşlerimizi bilgilrendirerek,dualarını beklemekteyiz.


Yeni Windows 7: Size en uygun bilgisayarı bulun. Daha fazla bilgi edinin.
--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
 
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
 
Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
 
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
 
Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

[anadoluhaber] HERKES HALKTIR, HALKIN İÇİNDEN GELMİŞTİR

Posted: 14 Mar 2010 03:21 AM PDT

KAZIM ÖZTÜRK

EĞİTİMCİ/ŞAİR/YAZAR

www.kazimozturk.com

www.hicrandergisi.com

www.yenikonya.com.tr

HERKES HALKTIR, HALKIN İÇİNDEN
GELMİŞTİR

Halkın içinden, halkın istekleri doğrultusunda, halka hizmet için
seçilir siyasiler. Sadece seçimden seçime, yalnızca oy zamanı halkı
hatırlamazlar. Seçimle gelinen makamlar, atama yoluyla ulaşılan
mevkilerin hepsi böyledir. Mesele sadece makam ve mevki meselesi ile
bitmiyor. Ticaret yapan, sanayi ile ilgilenen, fabrikalar kuran,
ülkenin ekonomisini elinde tutan herkes aynı pozisyondadır. Durum
böyle olunca; her insan, her görevli ve her makam sahibi işini,
bulunduğu görevin sorumluluğunu idrak eder ve sonuçta halka daha iyi
hizmet etme yolları arar. Zaten; hiç kimse; "ben halk değilim, halkın
içinden gelmedim, halkı tanımıyorum, halkın isteklerine kulak
tıkıyorum, halkı kendimden aşağı görüyorum, onun görüşleri benim ve
bizim için değersizdir" deme hakkına sahip değildir. İstese de,
uğraşsa da bunu yapamaz.

Varsayalım ki dedi, böyle yanlış ve olmayacak bir ifade kullandı! Veya
halka rağmen, halkı hiçe sayar mahiyette sözler söyledi! O sözün
sahibi, söylediklerinden dolayı nasıl bir sonuçla karşılaşacak? Önüne
gelen; ağzına geldiği gibi konuşacak mı? Hiç, konuşmaların,
konuşulanların bedeli olmayacak mı? Eğer öyleyse buna bir sistem, bir
düzen, bir intizam getirilmeli değil mi? Yani ağzın şirazesi
bulunmayacak mı? Gerektiğinde ağzımızı kapatamayacak mıyız?

Her olay, her hadise, olan bütün sansasyonel durumlar insan elinden
çıkar. İnsan isterse; her şeyi daha mükemmel, daha istikrarlı, daha
düzgün yapabilir. Bu yüzden; "kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye
atmayınız" hatırlatma ve uyarıları vardır. Hatta atalar sözü olmuş,
vecize haline gelmiştir; "kendi düşen ağlamaz", "kim ne yapar kendine
yapar", "herkes kendi kazdığı kuyuya kendisi düşer", "etme bulma
dünyası"...gibi sözler bizi daha dinamik, daha dikkatli kılmaktadır,
kılmalıdır.

Davranışlar, yapılan işler bir niyetin, beynimizde geliştirdiğimiz bir
düşüncenin sonucudur. Bunun için; "ameller niyete göredir" kutlu sözü
söylenmiştir.

Neyimizi paylaşamıyoruz? Alıp veremediğimiz ne? Üç günlük dünyada-
bazılarına göre iki günlük- birbirimizi kırmanın, birbirimize düşman
olmanın, insanlar arasına kalın duvarlar örmenin anlamı var mı?
Koskoca adamlar, devletin en üst makamına gelmiş, halkın vergileriyle
maaş almış, Allah'ın verdiği bunca nimetlerle hayatını idame ettirmiş
kimseler çıkıp; " halkı tepeleyeceksin, hem de acımasızca"
diyebiliyor! Huzur ve esenlik içinde yaşamak için bulunduğumuz bu
cennet vatanı halka dar getirmeye çalışan tipler mevcut ne yazık ki!
Ne zamana kadar bunları yapacaksınız? Ölümün ne zaman, nasıl, hangi
ahvalde geleceğinden haberiniz yok mu? Eğer yoksa, her gün ölenlere
bir bakın. Bunlar da; bir yerlerde görevli, birer makam sahibi, bu
halkın içinden çıkmış, bu halka hizmet etmiş veya halka tepeden bakmış
nice insanlar değil miydi?

Nereye gitti Âd kavmi? Semud halkı? Nerede şimdi Firavun? Karun? Hani
nerede Nemrut? Ne oldu Kâbe'yi yıkmaya giden Ebrehe ve ordularına?
Hz. Muhammed (SAV)'e dünyayı dar eden, doğup büyüdüğü şehri terk
ettiren Ebu Cehiller hani ne oldu? "ebu cehiller ölmedi" deniyor.
Doğrudur. Ama ebu cehillerin oltasına takılıp takılmamak da bizim
elimizde. Aklımız varsa, bir beyin sahibiysek yanlış işler yapmaz,
Firavun, Nemrut ve Ebu Cehillik etmez, onların kötü akıbetiyle
karşılaşmayız.

"Eğer Allah'a inanmıyorsan, Allah'ın olmadığı bir yere git" ifadesi
çok müthiş bir ifade! Ayrıca; "emir olunduğun gibi dosdoğru ol"
hatırlatması karşısında titrememek, başımızı ellerimizin arasına alıp;
"biz ne yapıyoruz? Bu gidişe bir dur demeliyim, bak her doğan bir bir
ölüyor, dar karanlık mezara gidiyor. Ne mal ne servet, ne makam ve
rütbe kâr ediyor, sevdiklerimizi dünyada bırakıp yaptıklarımızdan
hesap vereceğiz" demeden edemeyiz. İstesek de istemesek de; Allah'ın
arazisi içinde bulunuyoruz. O'nun arzusu dışında, O'nun rızası olmadan
nasıl olur da kafamıza göre hareket ederiz?

Evet, hepimiz halkız, hepimiz birbirimize muhtacız. Unutmayalım ki,
"bir elin nesi var, iki elin sesi var", "insan ölür eseri kalır, eşek
ölür semeri kalır". Bu dünyada hoş bir seda bırakmak önemli. Adı, sanı
iyi olarak anılan insanlardan olmak için çaba sarf edelim. (14 MART
2010)


--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...

Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com

Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

[anadoluhaber] Kamyon ihbarı ve Ergenekon'u sulandırmak

Posted: 14 Mar 2010 01:57 AM PST

YENİ YAZIM AŞAGIDAKİ LİNKTE YAYINA GİRMİŞTİR
YORUM GÖRÜŞ VE ELEŞTİRİLERİNİZ BEKLERİM....
 
 
Ankara’yı ve Türkiye’yi sallayan, heyecanlandıran bomba ve silah dolu kamyon ihbarı Ergenekon davasını sulandırmaya yönelik, hükümeti ve Ergenekon savcılarını küçük düşürmeye yönelik bir harekettir. Basından öğrendiğimiz kadarıyla profesyonel bir hacker tarafından bilinçli ve kafaları karıştırmak maksadıyla gönderilmiştir

--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
 
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
 
Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

[anadoluhaber] AB'nin kazanımları ve Kaybettirdikleri

Posted: 13 Mar 2010 03:48 AM PST

AB’NİN KAZANIMLARI VE KAYBETTİRDİKLERİ

 

 

           

 

Avrupa Birliği (AB) konusunda Türk kamuoyuna anlatılmadık yalan kalmadığını mevcut kriz nedeniyle bir kez daha anladık. On yılı aşkın bir süredir Avrupa Birliği’nin nimetleri anlatıldı. AB’ye girince sanki sihirli değnek değmiş gibi her şey yoluna girecek, işsizlik önlenecek, hayat ucuzlayacak, ülkemizin sanki bir cennet olacağı halka anlatıldı. Bu yalanlarla yıllarca milletimiz kandırılma yoluna gidilmiştir.

 

                2004 yılında AB ile “üyelik müzakeresi” için tarih alınması halkımıza tam üyelik gibi gösterildi, lanse edildi. Bu üyelik müzakeresi,  tam üyeymiş,  her türlü haklara sahip olacakmışız gibi halkımıza anlatıldı.  Halkımız o kadar ileri gitti ki işsiz çocuklarını Avrupa’ya gönderip hemen işsizlik sorunu ortadan kalkacakmış gibi hayaller bile kuruldu. Saklanan bir gerçek AB’ye kabul edilsek bile üye ülkeler ülkemize rahatlıkla girebilecek ve çalışma haklarını elde edebilecekler buna mukabil değil çalışma dolaşım hakkından bile mahrum bırakılacağız. Bu önemli madde halkımızdan gizlenmektedir.

 

                Bize vermiş oldukları üyelik müzakeresi başarı gibi halka duyurulmasından çok önce zaten 27 MAYIS darbesinden hemen 3 yıl sonra yani 1963’te TÜRKİYE’nin hemen şimdiki Avrupa Birliği’ne o zamanki adı ile Avrupa Ekonomik Topluluğu’na giriş anlaşması  imzalanması manidardır. Şimdi bile AB yetkilileri böyle bir erken avansı nasıl ödediklerine şaşırıyorlardır. Demek ki hala bir gelişme kaydetmediğimizin bir göstergesidir.

 

                AB propagandası sadece TÜRKİYE’de değil Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde de ısrarla sürdürülmektedir. Kıbrıslı Türklere AB’ye girdikleri takdirde  para içine boğulacakları, her aileye çeklerin verileceği açıklandı. Hatta öyle abartıldık ki çekler her aile fertlerine ayrı ayrı verileceği masalı anlatıldı. Tabiî ki bunların hepsi yalandır. Gerçek olan; AB ekonomileri kendi aralarında ülke içerilerinde tam son otuz yıldır. ALMANYA, FRANSA gibi ülkeler uzakdoğu ve ABD karşısında yenildiler, ekonomileri zora girdi. İNGİLTERE, İSPANYA VE İTALYA’nın kendi sorunlarında azalma değil artık çoğalma gözlendi. Yani AB çökme noktasına yavaş yavaş gelmiştir. Birliğe üye ülkelerde işsizlik, enflasyon artmış, ülkelerindeki genç nüfus azalmış durumdadır. Yani bu çöken örgütte TÜRKİYE’nin menfaatine ilişkin hiçbir çıkar yoktur. Bu durumu BOP Eş Başkanı Sayın Başbakan ve AKP ve tüm parti ve sivil toplum kuruluşları da bilmektedir. Ortada büyük bir aldatmaca vardır. Halkımızın büyük bir kesimi artık AB’nin kendisine yararlı bir kuruluş olmadığını anlamıştır.

 

                AB Ülkeleri de kendi durumlarından hiç memnun değildirler. Bu çökmüş/çökecek topluluğa girsek bile mevcut ekonomik sorunlarımızdan kurtulamadığımız gibi bir de AB’nin sorunları da eklenerek daha da kötü duruma düşeceğiz. AB’ye girebilmek için KIBRIS dahi gözden çıkarılmıştır. AB kazanımları stratejik  açıdan çok önemli olan KIBRIS’ın elden çıkmasına değmeyecektir. Hükümetin derdi AB’ye girmek falan değildir. Amaç AB aldatmacasıyla halkımızın esas meselesi olan işsizlik ve ekonomik sorunları unutturmaktır. 

 

Selam, saygı ve dualarımla.

 

Yakup MUSA

 

13.03.2010

 

 

 

--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
 
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
 
Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

[anadoluhaber] ASA-YI MUSA DERSLERİ-20-Öyle de, küre-i arz(yer küre,dünya) denilen yüz binler başlı, her başında yüz binler mükemmel fabrika bulunan bu seyyar(gezen,dolaşan) makine-i Rabbâniye(her şeyin rabbi olan Allah'ın makinesi) ne derece bu insan fabrikasından büyükse,

Posted: 12 Mar 2010 04:41 AM PST

20.ders.12.03.2010

Asa-yı Musa

Birinci Kısım

Meyve Risalesi

                                   Altıncı Mesele-1

Risale-i Nur’un çok yerlerinde izahı(açılaması) ve kat’î(kesin) hadsiz (sayısız,sınırsız)hüccetleri(kesin delil) bulunan iman-ı billâh(Allah’a iman) rüknünün(şartının,esasının) binler küllî(büyük,  umumi) bürhanlarından(mantıki delil,ispat) bir tek bürhana kısaca bir işarettir.

Kastamonu’da lise talebelerinden bir kısmı yanıma geldiler. “Bize Hâlıkımızı(her şeyi vareden,yaratıcı Allah) tanıttır; muallimlerimiz(öğretmenlerimiz)Allah’tan bahsetmiyorlar” dediler.

Ben dedim:

Sizin okuduğunuz fenlerden her fen, kendi lisan-ı mahsusuyla(özel dil,lisan-ı halleriyle) mütemadiyen(sürekli olarak) Allah’tan bahsedip Hâlıkı(her şeyi vareden,yaratıcı Allah) tanıttırıyorlar. Muallimleri(öğretmenleri ) değil, onları dinleyiniz.

Meselâ, nasıl ki mükemmel bir eczahane ki, her kavanozunda harika ve hassas mizanlarla(ölçülerle,terazilerle) alınmış hayattar(faydalı,şifalı) macunlar ve tiryaklar(tesirli,güçlü ilaçlar) var; şüphesiz gayet maharetli(becerikli, hünerli) ve kimyager(kimyacı) ve hakîm(hikmetle işyapan;her şeyi belirli maksay vegayelere uygunve tam yerli yerinde yapan) bir eczacıyı gösterir.

Öyle de, küre-i arz(dünya,yerküre) eczahanesinde bulunan dört yüz bin çeşit nebatat(bitki) ve hayvanat(hayvanlar) kavanozlarındaki zîhayat(canlı hayat sahibi) macunlar ve tiryaklar(derman güçlü ilaç) cihetiyle(yön,taraf) bu çarşıdaki eczahaneden ne derece ziyade(çok,fazla) mükemmel ve büyük olması nisbetinde(ölçüsünde), okuduğunuz fenn-i tıb mikyasıyla(ölçü), küre-i arz(dünya,yer) eczahane-i kübrasının(en büyük eczanenin) eczacısı olan Hakîm‑i(hikmetle işyapan,heşeyi belirli bir maksat ve gayelere vetam yeli yerinde yapan) Zülcelâli, hatta kör gözlere de gösterir, tanıttırır.

Hem, meselâ, nasıl bir harika fabrika ki, binler çeşit çeşit kumaşları basit bir maddeden dokuyor; şeksiz, bir fabrikatörü ve maharetli(becerikli hünerli) bir makinisti tanıttırır.

Öyle de, küre-i arz(yer küre,dünya) denilen yüz binler başlı, her başında yüz binler mükemmel fabrika bulunan bu seyyar(gezen,dolaşan) makine-i Rabbâniye(her şeyin rabbi olan Allah’ın makinesi) ne derece bu insan fabrikasından büyükse, mükemmelse, o derecede, okuduğunuz fenn-i makine(makine bilimi,mühendisi) mikyasıyla(ölçüsüyle), küre-i arzın(yer küre,dünya) Ustasını ve Sahibini bildirir, tanıttırır.

Hem meselâ, nasıl ki, gayet mükemmel bin bir çeşit erzak(rızıklar) etrafından celb edip içinde muntazaman(düzenli olarak) istif(yığma ,biriktirme) ve ihzar(toplayıp, biriktirme) edilmiş depo ve iaşe(gıda) ambarı ve dükkân şeksiz(şüphesiz,terettütsüz), bir fevkalâde(olağanüstü) iaşe(gıda) ve erzak(rızıklar) mâlikini ve sahibini ve memurunu bildirir.

……….Devam edecek….. s.35

 



Yahoo! Türkiye açıldı!
Haber, Ekonomi, Videolar, Oyunlar hepsi Yahoo! Türkiye'de!
www.yahoo.com.tr

--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
 
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
 
Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

[anadoluhaber] Herkes Eklesin Lütfen

Posted: 12 Mar 2010 04:33 AM PST

http://www.facebook.com/pages/Sozcu-Gazetesi/211297874247?ref=nf

--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...

Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com

Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

[anadoluhaber] ARKADAŞLAR, DP - ANAP -DYP KÖKENLİLER BLOĞ KURMUŞLAR. İŞTE O BLOĞ:

Posted: 11 Mar 2010 02:29 PM PST

ARKADAŞLAR, DP - ANAP -DYP KÖKENLİLER BLOĞ KURMUŞLAR. İŞTE O BLOĞ:
 
"ANADOLU DEMOKRAT KIRAT GRUBU"
 
İLGİNÇ HABER VE YORUMLAR VAR....
 
 
SAYGILARIMLA....

--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
 
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
 
Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

[anadoluhaber] SAHTE SOYKIRIM GÜNDEMİ.. // Ertuğrul KAZANCI -- Eğitimci/Hukukçu

Posted: 11 Mar 2010 10:52 AM PST



Kime: kotanlartr@gmail.com


 

                         (Cumhuriyet gazetesinin 8 Mart 2010 tarihli sayısında yayımlanmıştır.)

 

 

 

                                               SAHTE SOYKIRIM GÜNDEMİ..

                            

               

 --------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------                                                                                                       

           Atatürk: “Ermeniler,emperyalizmin şımarık çocuğudur” der.Gerçekten de  tarihsel süreç,Ermeni siyasal politikalarının emperyal eylemselliklerle özdeşleşerek ortaya çıktığını göstermektedir.Lozan’da İnönü’den yurt istedikten sonra geri çevrilen Norodunkyan’ın,Osmanlı’ya Balkan Savaşını yitirten Dışişleri Bakanı olduğu da anımsanmalıdır.                                                                           

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

                                                                                                            Ertuğrul KAZANCI –Eğitimci/Hukukçu

     “93 Harbi” denilen dönem, Osmanlı coğrafyasının perişan edildiği bir tarihsel devredir. Birinci Meşrutiyet’in ilan edildiği zamana rastlayan 1877 Osmanlı Rus savaşı, kötü bir strateji uygulayan Osmanlı’nın yenilgisiyle sonuçlanmıştır. “ Osmanlı Mebusan Meclisi”, azınlıkların çoğunluk olduğu biçimde kurulmuş, Türk kökenli Milletvekilleri etkisiz kalmışlardır. Meclis, savaş yönetiminde de ağırlıklı olunca her alanda karmaşık bir yapı ortaya çıkmıştır. Ordu da aynı yönetsel karmaşadan payını almıştır. Balkanlardan Kafkasya’ya kadar on binlerin Anadolu’ya göçü başlamıştır. İkinci büyük göç, 1912 Balkan Savaşı sonrası olacaktır.

       Tarihsel İrdeleme:

       1877 Savaşı başlayınca o zamana değin Osmanlılarca baş tacı edilerek; “Milleti sadıka” sıfatıyla tanımlanan Ermeni azınlığın önceleri, içtenlik taşımayan aldatıcı desteği görülür. Savaş bozgunuyla birlikte Osmanlı’nın Ermeni kökenli yurttaşları, Rus Çarlık saldırısının düşünsel ve eylemli çoğunluk yandaşı olurlar. Artık, “Taşnak” ve “ Hınçak” sıfatları altında siyasallaşan Ermeni çetecilikleri birbirini izleyecektir. 1895 yılında başkent İstanbul’da ayaklanarak halka silah çekilir.Saldırı önlenince de esaslı bir yaygara koparılarak, dünya kamuoyunda mağdur konuma geçilir. Ermeni kalkışmasının ardında emperyalizmin koruyuculuğu vardır.Ermeniler lehine protestoda bulunan Britanya Elçisini dinledikten sonra onu yanına alarak bir salona geçen Osmanlı Devlet Başkanı II. Abdülhamit’in: “ İşte Türklerin silahları sadece değnekler. İşte İngiliz damgalı silahlar, onlar Ermenilerin saldırı aletleridir” demesi çarpıcı tarihsel gerçektir.

       Birinci Dünya Savaşında içlerinde yaşadıkları yurdu arkadan vurmaya kalkışan Ermeni faşizminin toplu davranışını,uluslararası hukukta yeri bilinen tehcir yöntemiyle etkisizleştirmenin soykırımcılıkla ilgisi nedir?

       Osmanlı, Birinci Dünya Savaşı sırasında “Gabriel Norodunkyan” adlı Ermeni’yi Dışişleri Bakanı yapar. Bakan’ın ilk işi Osmanlı Hükümetini etkileyerek Balkanlardaki 120 Alay gücündeki ordu grubunu terhis ettirmektir. “ Balkanlardan, imanım kadar eminim” sözü hain Bakan’ındır. Sonuç, Balkan bozgunudur. Ermeni kökenli eski Bakan,yıllar sonraki “Lozan” konferansı sırasında Anadolu İhtilali’nin Dışişleri Bakanı ve Başdelegesi İsmet İnönü’den Ermenilere Anadolu’da yurt isteyecek ve sert bir azar işiterek  geri çevrilecektir.

       Atatürk, Ermenileri: “Emperyalizmin şımarık çocuğu” olarak niteler.Gerçekten de tarihsel süreç,Ermeni siyasal politikalarının emperyalizmin hemen yanı başında yer aldığını göstermektedir.

       1970’li yıllarda bu kez Ermeni “ Taşnak ” ve “Hınçak” partilerinin terör kolu olarak “ Asala” adlı örgüt ortaya çıkacaktır. Türkiye’nin Elçi ve Konsolosluk görevlileri saldırılara uğrayacaklardır.Ermeni faşizminin,Azerbaycan’ın “dağlık Karabağ” bölgesindeki soykırımı, yakın tarihin sürekli anımsanması gereken olaylarındandır.

       ABD ve Avrupa Birliği ülkelerinde maddesel etki sahibi olan ve Hıristiyanlık kozunu kullanan Ermeniler lobiler oluşturmaktadırlar. Sahte Ermeni soykırım savları, çeşitli parlamentolarda bu açıdan üst üste tanınarak,geçmektedir.Gündemde olan son olay, ABD  Temsilciler Meclisindeki Komite oylamasıdır.Kızılderili katliamlarıyla anılan bir geçmiş,karanlık lobilerle özdeşleşerek sahte soykırım savlarına destek vermiştir.  

     Gereğini yapmak:

     Sahte Ermeni soykırım savlarına karşın en büyük muhalefetlerden birisi,Genel Başkanlığım sırasında ve 2005’li yıllarda Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) organizesinde yapılmıştır.Demokratik kitle örgütleri,sendikalar, beş siyasal partinin mensupları, bilim adamları,basın-yayın organları beraberce ve kendi olanaklarıyla Lozan’a, Berlin’e gitmişlerdir.Yüzlerce insan,taksitle ödedikleri seyahatleri sırasında; Lozan’da, Misak-ı Milli’yi savunmuşlar, Berlin’de ise Ermeni propagandaları yanlısı  parlamento kararlarını protesto etmişlerdir.Faşizmin Avrupa’da,Siyonizm’in ise Ortadoğu’daki soykırımları,Afrika ve Asya’yı yıllarca sömürgeleştiren emperyalizmin potasındaki  insanlık suçlarıyla birlikte teşhir edilmiştir. Türk ulusunun masumiyeti özenle belirtilmiştir. “Hellen megali idea”sının hedefi KKTC Kurucu  Cumhurbaşkanı Sayın Denktaş da sürekli yanımızda olarak bizlere güç vermiştir.Gerçeğe dayalı tarihsel belgeler,söz ve davranışlarda rehber olmuştur.

         Sonuç:

        Ağrı Dağını devlet amblemi yapan, Türkiye aleyhine sınır anlaşmazlığı çıkartan, hınçlarını diplomasi perdesiyle saklayan Ermeni siyasetleri, insani içtenlikten yoksundur.Soykırım sahte savlarının adresi;Ermenistan’ın bitmeyen kinidir. Dış dünyayı tahrik etmesidir. Çünkü emperyalizm, ardındaki güçlü destektir.Önce Ermenistan kendine gelmelidir.Birinci Dünya Savaşından sonra kurulan ilk Ermeni devletinin Başbakanı Kaçaznuni’nin bir öz eleştiri niteliğindeki değerli yapıtını tüm Ermeni lobisi şimdilerde okumalıdır.

    Eğer emperyalist “düvel-i muazzama” nın öngörüleriyle tek taraflı olarak Ermenistan’a ödünler verilirse, bu aymazlık ve sapkınlığın sonucu,Türk ulusunun varlıksal onuruna doğrudan yönelecektir.

 

 



Hotmail: Trusted email with Microsoft’s powerful SPAM protection. Sign up now.

--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
 
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
 
Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

[anadoluhaber] İşte İbrahim Dülger'in 'Kahkaha' klibi...

Posted: 11 Mar 2010 10:21 AM PST

SÜ Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. İbrahim Dülger'in
geçtiğimiz haftalardaki Cumhurbaşkanına çıkışını hatırlarsınız...
Ayrıca kendisinin ülkücü olduğu da bilinmektedir.
Tabi ya, Hoca 'Kahkaha' isimli albümü çıkarmış ve bu şarkıya bir de
klip çekmişti...

Şarkının sözleri de şöyleydi: "Kin ve nefret son bulacak / Yerini
sevgi alacak / Belki bugün değil ama / Yarınlar güzel olacak."
İşte İbrahim Dülger'in 'Kahkaha' klibi...
http://www.renklihaber.net/article.php?id=38

--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...

Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com

Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

[anadoluhaber] Ynt: (anadoluhaber) ***GORKEMLI DAĞLAR***

Posted: 11 Mar 2010 10:15 AM PST

SİZİN SLAYTLAINIZI YAZILARINIZI ÇOK ÖZLEDİK NEDEN YOKSUNUZ....SEVGİLER SAYGILAR....


----- Özgün İleti -----
Kimden : anadoluhaber@googlegroups.com
Kime :
Gönderme tarihi : 25/03/2009 0:37
Konu : (anadoluhaber) ***GORKEMLI DAĞLAR***





SAĞLIKLI MUTLU VE HUZUR DOLU GÜNLER GEÇİRMENİZ DİLEĞİYLE...







--


--
Bana ulaşmak için: dosta333@gmail.com


http://hbayhan.blogspot.com/

Eğer bir gün dünyaya ait çok büyük bir derdin olursa
Rabbine dönüp:
“Benim çok büyük bir derdim var”
deme!
Derdine dönüp:

“Benim çok büyük bir Rabbim var”
de!


--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~

        Bu grubun  hiç bir siyasi oluşum ,parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş ,Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM  STANDIDIR.."

      Grupta yayınlanan  yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...

Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır

kurtulusyolu99@gmail.com

bahadirserhad@gmail.com

forevermirza@gmail.com

Bu gruba posta göndermek için , mail atın : anadoluhaber@googlegroups.com

 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com

 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr

adresinde bu grubu ziyaret edin

-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---





[anadoluhaber] ALZHEİMER GÖZ TESTİ.. ( UYGULAYIN,ÇEVRENİZDEKİLERE DE UYGULATTIRIN.)

Posted: 11 Mar 2010 04:35 AM PST









 
Bu GERÇEK bir nöroloji testidir.
Rahatça oturun va sakinleşin, aşağıdaki üç işlemi bir dakikadan


 kısa sürede yapmalısınız. Sadece bakarak bulmalısınız, Mouse İmleçini kullanmamalısınız, kolay gelsin.


1 - Aşağıda C'yi bulun. İmleç yardımı almayın.

OOOOOOOOOOOOOOOOOOO OOOOOOOOOOOOOOOO OOOOOOOOOOOO
OOOOOOOOOOOOOOOOOOO OOOOOOOOOOOOOOOO OOOOOOOOOOOO
OOOOOOOOOOOOOOOOOOO OOOOOOOOOOOOOOOO OOOOOOOOOOOO
OOOOOOOOOOOOOOOOOOO OOOOOOOOOOOOOOOO OOOOOOOOOOOO
OOOOOOOOOOOOOOOOOOO OOOOOOOOOOOOOOOO OOOOOOOOOOOO
OOOOOOOOOOOOOOOOOOO OOOOOOOOOOOOOOOO OOOOOOOOOOOO
OOOOOOOOOOOOOOOOOOO OOOOOOOOOOOOOCOO OOOOOOOOOOOO
OOOOOOOOOOOOOOOOOOO OOOOOOOOOOOOOOOO OOOOOOOOOOOO
OOOOOOOOOOOOOOOOOOO OOOOOOOOOOOOOOOO OOOOOOOOOOOO
OOOOOOOOOOOOOOOOOOO OOOOOOOOOOOOOOOO OOOOOOOOOOOO
OOOOOOOOOOOOOOOOOOO OOOOOOOOOOOOOOOO OOOOOOOOOOOO


2- Eğer C'yi bulduysanız, şimdi de 6'yı bulun

9999999999999999999 9999999999999999 9999999999999999 99999
9999999999999999999 9999999999999999 9999999999999999 99999
9999999999999999999 9999999999999999 9999999999999999 99999
9999699999999999999 9999999999999999 9999999999999999 99999
9999999999999999999 9999999999999999 9999999999999999 99999
9999999999999999999 9999999999999999 9999999999999999 99999


3 -
Son olarak N'yi bulun, biraz daha zor gibi…

MMMMMMMMMMMMMMMMMMM MMMMMMMMMMMMMMMM MMMMNMMMM
MMMMMMMMMMMMMMMMMMM MMMMMMMMMMMMMMMM MMMMMMMMM
MMMMMMMMMMMMMMMMMMM MMMMMMMMMMMMMMMM MMMMMMMMM
MMMMMMMMMMMMMMMMMMM MMMMMMMMMMMMMMMM MMMMMMMMM
MMMMMMMMMMMMMMMMMMM MMMMMMMMMMMMMMMM MMMMMMMMM



Bu bir şaka değildir. Üç testi de geçebildiyseniz, Nöroloğunuza yıllık ziyaretinizi iptal edebilirsiniz.
Beyniniz muhteşem çalışıyor ve Alzehimer hastalığından uzaktasınız.
Tebrikler!

Öğr. Gör. Dr. Erhan Şengel
Uludağ Üniversitesi
Eğitim Fakültesi
BÖTE Bölüm

***********************************************************************************************

BİR BAŞKA GÖZ TESTİ DE AŞAĞIDA SİZİ BEKLİYOR.
 

  ALZHEİMER GÖZ TESTİ

AŞAĞIDAKİ METİNDE BÜTÜN ' F ' HARFLERİNİ SAYINIZ...

FINISHED FILES ARE THE RE
SULT OF YEARS OF SCIENTI
FIC STUDY COMBINED WITH
THE EXPERIENCE OF YEARS...

(ŞİMDİ AŞAĞIYA BAKINIZ)

KAÇ TANE '
F ' SAYDINIZ?
 
 
 
3'MÜ?
 
 



HAYIR HATALI... METİNDE 6 TANE ' F ' VAR...

BU ŞAKA veya OYUN DEĞİL.

LÜTFEN YENİDEN OKUYUN!

BU OLAYIN ALTINDA YATAN GERÇEK AŞAĞIDADIR:
 
 


BEYNİMİZ '
OF' SÖZCÜĞÜNÜ SÜZEMEZ.

İSTER İNANIN İSTER İNANMAYIN.

GERİ DÖNÜP TEKRAR BAKIN!

İLK SEFERDE 6 '
F ' BULANLAR

ÜSTÜN DİKKAT DÜZEYİNE SAHİP KİŞİLERDİR
(veya daha Önce bu testi GÖRMÜŞLERDİR!)



5 TANE ' F ' BULANLAR DİKKAT DÜZEYLERİ OLDUKÇA YÜKSEK 6 ' F ' BULANLARA ÇOK YAKIN KIMSELERDİR.

4 TANE ' F ' BULANLAR NADİR KİŞİLERDE GÖRÜLEN BİR DURUMDUR DİKKAT VE KONSANTRASYONU YÜKSEK NADİR KİŞİLERDİR.

3 TANE ' F ' BULANLAR SIRADAN NORMAL DİKKAT DÜZEYİNE SAHİP KİMSELERDİR.

3 TANEDEN AZ ' F ' BULANLAR İÇİN TESTİ DÜZENLEYENLERİN SÖYLEYECEK BIR ŞEYİ YOK!...
ZATEN ŞU ANDA NASIL BİLGİSAYAR KULLANDIKLARINA ŞAŞMAK LAZIM!

BU TESTİ LÜTFEN ARKADAŞLARINIZA GÖNDERİN veya TAVSİYE EDİN...

********************************************

 

-



 




Windows Live: Arkadaşlarınız size e-posta gönderdiklerinde Flickr, Twitter ve Digg güncellemelerinizi öğrenirler.

[anadoluhaber] Yalan öldürücü bir virüstür..

Posted: 11 Mar 2010 03:15 AM PST

 
Doğruluk, peygamberliğin mihveridir. Peygamberlik, doğruluk yörüngesi üzerinde hareket eder. Peygamberin ağzından çıkan her şey tasdik edalıdır. Çünkü onlar, hilâf-ı vaki hiçbir beyanda bulunmazlar. Allah Resûlü'nün hayat-ı seniyyeleri buna en güzel misaldir.
Kâbe tamir edilmiş ve Hacerü'l-Esved'in tekrar eski yerine konulması büyük bir mesele hâline gelmişti. Kabileler kılıçlarını yarıya kadar sıyırmış ve herkes bu şerefin kendine ait olmasını istiyordu. Sonunda şöyle bir karara vardılar. Kâbe'ye ilk girenin hakemliğini kabul edeceklerdir. Herkes merakla bekliyordu.. ve tabiî, Allah Resûlü'nün hiçbir şeyden haberi yoktu. O'nun dosta-düşmana güven telkin eden gül yüzü görününce, oradakiler sevinçlerinden havaya zıplayıp "Emîn" geliyor, dediler ve O'nun hükmüne kayıtsız şartsız razı olacaklarını söylediler.
Zira O'na güvenleri tamdı. Allah Resûlü o gün henüz peygamber olarak vazifelendirilmemişti ama herkesin itimat edeceği bir insandı ve bir peygambere ait bütün vasıfları üzerinde taşıyordu.
Eğer siz de insanlığa sevgi, barış ve kardeşlik götürmek üzere yola koyulmuşsanız ve nübüvvet misyonuna talipseniz doğruluk en büyük sermayeniz olmalıdır. Bir yalan insanı haline gelmeden, temrinat yapa yapa doğru söylemeye kendinizi şartlandırmalı ve asla hilaf-ı vaki beyanda bulunmamalısınız. Özellikle de, bir insanın sözünü ya da bir meseleyi naklederken her hususu kelimesi kelimesine aktarmaya ve yarım kelime de olsa farklı bir söz katmamaya çok dikkat etmelisiniz. Çünkü yalanın iki tarifi vardır: Birincisi, konuşan şahsın gerçek düşüncesini saklayıp kanaatinin aksini söylemesidir. İkincisi ise, vâkîye mutabık olmayan bir beyanda bulunmaktır; tabir-i diğerle, Allah nezdindeki hakikate ve Cenab-ı Hakk'ın gördüğü, duyduğu, bildiği bir meseleye aykırı bir söz söylemektir. Öyleyse, söylediğiniz her cümlenin gerçekten gönlünüzün sesi olup olmadığına özen göstermeli ve mutlaka kesin bildiğiniz şeyleri tam doğru olduğuna inandığınız şekilde söylemeli; bunu yaparken de "İşin hakikatini Allah bilir" düşüncesini zihninizden ırak etmemelisiniz. Günlük konuşmalarınızdaki sıradan gördüğünüz cümlelerinizde bile böyle bir doğruluk aramalı ve yalanın öldürücü bir virüs olarak kalbinize musallat olmasına meydan vermemelisiniz.
Sıdk konusundaki hassasiyetiyle hüsn-ü misal olan Abdullah b. Mes'ud hazretleri hadis rivayet ederken tir tir titrermiş. Peygamber Efendimiz'in mübarek beyanlarını naklederken o kadar titiz davranırmış ki, heyecandan adeta bütün vücudu ürperir ve alnından boncuk boncuk terler akarmış. Mesela, herkes tarafından bilinen "Bir günahtan tevbe eden, onu hiç işlememiş gibidir." mealindeki hadis-i şerifi söylerken bile birkaç defa ileri gider, geri gelir, ellerini ovuşturur; "Lâ havle velâ kuvvete illâ billah.." der, o sözü eksiksiz ve ziyadesiz aktarabilmek için âdetâ göbeğini çatlatır ve sonunda da yine "Allahu a'lem" kaydını düşermiş. Talebelerinden biri der ki, "Bir sene boyunca İbn-i Mesud hazretlerinin yanında kaldığım halde, onun bir kere bile "Resûlullah buyurdu ki" dediğini duymadım." 
İşte böyle bir hassasiyete de isterseniz "dil iffeti" diyebilirsiniz. Adına ne derseniz deyin, söylediğiniz sözlerin vâkıa mutabık olması ve Allah ilmindeki hakikate, yani, o meselenin mahiyet-i nefsü'l-emriyesine denk düşmesi de iffetin diğer bir parçasıdır. İnsan, iffet ve hayâ perdesini yırtmamak için doğrulukta temrin yapa yapa hilaf-ı vâkî beyanlara da bütün bütün kapanmalı ve yalanın gölgesine bile yaklaşmamalıdır.


[anadoluhaber] Başbuğ'u dinlemek, savcıyı görevden almak

Posted: 11 Mar 2010 03:14 AM PST

Başbuğ’u dinlemek, savcıyı görevden almak  

RSS

Erzurum özel yetkili savcısı ve arkadaşlarının görevden alınması sadece bir yanlış değil, uzun yıllar unutulmayacak bir vak’a olarak kayıtlara geçmiştir. Bir başsavcıyı tutuklattıran, bir ordu komutanını “ısrarla” ifadeye çağıran savcıyı durdurmanın izahı yoktur. Ne kadar anlatırsanız anlatın toplumu ikna edemezsiniz. Sadece Ergenekon davasının selamete ulaşmasını isteyenleri değil, bu davanın bir şekilde örtbas edilmesini isteyenleri de ikna edemezsiniz. Belki bazıları mutlu olurlar ama toplum vicdanı denilen o en yüksek mahkeme böyle bir neticeyi kabul edemez. Nitekim edemiyor da...

Kim hangi fikri savunursa savunsun, kimin elinde nasıl bir güç olursa olsun; herkesin meşruiyet sınırları içinde kalmayı bilmesi lazım. Türkiye için en tehlikeli olan meşruiyeti kaybetmek, gayrımeşru olanı alışkanlık haline getirmektir.

367 rezaleti hukukun alnına kara bir leke olarak çalınmıştır, çünkü meşruiyet sınırı aşılmıştır. Yargıdan kaynaklanan onlarca anti-demokratik işlem ve karar vardır ama sonuçta hepsinin hiç olmazsa kitapta yeri vardır. 367’nın ise kağıt üzerinde bile meşruiyeti yoktur.

Anayasanın 10 ve 42. maddelerinin iptali de bir başka meşruiyeti ihlaliydi. Diğerleri gibi ne yasada ne de kamu vicdanında yeri vardı. .

Aynı sebeplerden dolayı özel yetkili savcı Osman Şanal’ın yetkilerini alınmasının da izahı olamayacaktır. Tıpkı Van Savcısı Ferhat Sarıkaya’nın yargı bürokrasisi eliyle infaz edilmesi gibi bu karar da hukukun üzerinde bir gölge olarak yıllarca unutulmayacaktır. Geride, yıllar sonra bugünler anlatılırken “Bir zamanlar bu ülkede savcılar dosyanın başındayken zorla görevden alınırlardı” denilecek kötü bir hatıra kalacaktır.

Çünkü meşruiyet sınırı aşılmıştır. Çünkü, “ne pahasına olursa olsun” bir karar alınmıştır. Ama pahası büyüktür...

Parantezi 22 Temmuz öncesi atmosferden açıp bugüne kadar getirirsek ortaya şöyle bir tablo çıkıyor. Kendilerini devletin yerine koyan cumhuriyetin tek koruyucusu addeden bir zümre; gerçekte sadece kendi iktidarlarının devamı ve güvenliği için, bir çırpıda hem hukuku hem de devlet geleneğini feda edebilmektedir. Umursamadan, pervasızca ve kolaylıkla...

Bütün bu kararlara ve devlet geleneği ve teamülleri yerle bir eden sayısız girişim ve söze bakıldığında tablonun ne kadar vahim olduğu görülecektir.

Türk demokrasisi giderek kuralsızlaşan ve kendisine yar olmayanı başkasına da yar etmemek adına ortalığı kırıp döken bir psikolojiyle karşı karşıyadır.

Ergenekon lehine, ihsas-ı reyi bırakın apaçık taraftarlık manzarası bile umurlarında olmayacak kadar...

Bir milli güvenlik meselesi

Gelelim Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un dinlenmesine...

Başbuğ’un bu konuşmayı kabul etmesi akla birçok soru getiriyor. Çünkü, daha önce de çok defalar kaynağı belirsiz dinleme kayıtları internete yansımış ama resmi kabul hiç olmamıştı. Bu yüzden yine hiçbirinde dinlenenler dava da açmamışlar, olayın örtbas edilmesini tercih etmişlerdi.

Şimdi ilk kez ve en üst düzey askeri yetkili mahkeme kararı olmayan ve dolayısıyla da hukuksuz sayılan bir konuşmayı kabul ediyor. “Ses kaydının Genelkurmay Başkanı’nın yurt dışında askeri personele yaptığı bir konuşmadan  yararlanılarak düzenlendiği anlaşılmıştır” deniliyor.

Açıklamada zayıf bir montaj iması da var ama daha güçlü olan mesaj “kabul”dür. O konuşma, beraberinde çok soru getirecek cümlelerle doludur ve muhtemelen o sorular da kamuoyu tarafından sorulacaktır. Mesela, Başbuğ’un “O emri ben verdim” derken kasdettiği şeyin ne olduğu gibi...

Ama benim aklıma gelen soru, daha doğrusu kaygı şudur.

Kanunsuz dinlemelerin hiçbiri kabul edilemez ve bu sorun sadece Türkiye’de değil, bütün demokrasilerde giderek büyümektedir. Ancak, Genelkurmay Başkanı’nın dinlenebilmesi bir milli güvenlik sorununa tekabül eder ve bir kat daha kabul edilemez. “Yurt dışında” olduğu belirtilen toplantıda kimler vardı bilemiyoruz ama bu ifadeyle, dinlemenin adresi Genelkurmay Başkanı’yla toplantı yapabilecek düzeyde kişilere çıkıyor. Dolayısıyla durum daha da kaygı vericidir. Bu açıdan bakıldığında da Genelkurmay Başkanı’nın bildiklerini açıklamasının tam zamanıdır.

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.