''O'' hâlâ Ondördün'de

Son dönem ortadoğu'da taktik değişiyor, eski dönemler'de ordu ve azınlık despot rejimleri çoğunluğa hükmedip amerikan dayatmaları''nı  arap sokaklarının kanına işlerlerdi, Arap baharı'nın başlangıcıyla ve sonrasın'da bu düzeni yargı devraldı. Amerika mason locaları'nın bu taktik değişikliği Mısır'da zuhur ettikten sonra şimdi Türkiye ve Anadolu'nun üzerin'de kabus gibi gezerken Yakup Köse ve 32 Müslüman'nın davasına geniş açıdan bakmak için bilmemiz gerek ön bilgiler var.

Bakın dava öyle bir ''laçka'' bir dava ki neresin'den tutsanız eliniz'de kalıyor, Dosya başlı başına bir usülsüz durum'da 13 yıllık dava dosyasın'dan bahsediyoruz, 13 yıl boyunca dosya  8 hakim değiştirmiş, bu 8 hakimin hiçbirinin dosya'da imzası yok. Yargıtay 11 daireye verilen itiraz dilekçeleri dahi ''kale'' dahi alınmıyor. Yakup köse ve 32 müslüman 'askere karşı isyan' ve 'yangın çıkarma' iddiasıyla hüküm giydi. Operasyonunu  yapan komutan Balyoz davası kapsamında 'çekirdek kadro' içinde gösterilerek 18 yıl hapis cezası alan Muvazzaf Hava Korgeneral Korcan Pulatsü'nün 1999'daki 'Noel Baba Operasyonu' sırasında Tuğgeneral rütbesiyle Bandırma Garnizon komutanı olarak operasyonu yürüttüğü ortaya çıktı. Bu adam hüküm giyip içeri'de ise Yakup Köse neden hüküm giydi ? 

Öyle ise Darbe'ye teşebbüsle hüküm giyen Korcan Pulatsü'nün durumu ortada iken  'Noel Baba' operasyonun'da Koğuştaki mescidi kaldırmaya çalışan jandarmaya karşı direnen mahkûmlara cezaevi çatısından Molotof kokteyli ve biber gazı atılarak etkisiz hale getirillmiş! peki bu molotof kokteyleri düştüğü yeri yakmak suretiyle etki ediyor ise Yakup köse ve diğer mahkumlar ''koğuşta yangın çıkarmak'' la nasıl suçlanıyor ?  Sonra koğuşa G3 marka silahlar ile ateş açılmış,  Mahkûmlardan Hasan Meriç birden fazla kurşun yarasıyla yaşanan olaylarda şehit edilmiş. O sıra'da 14 yaşında idam cezası alan Yakup Köse'nin koğuşta kolunun askerler tarafından kırıldığı daha sonra başka cezaevlerine gönderildiği bellidir. Şimdi açık bir sual Mahkumlara karşı bu operasyonu yapanlar içeriye attıkları yanıcı maddelerin video kayıtları halen neden saklıdır ? 

28 Şubat ''komik'' davasıyla yüzleşmeme'nin sonucu 25 Aralık kararları'dır. 28 Şubat'a çanak tuttan ''cemaat'' bugüne kadar yargı'da kök salarken bunu görmezden gelen, Cuntacı paşa'lar birer birer tahliye alırken seyreden yetkili yargı organları'da bunun suçlusudur! Bu dava Noel'in başlangıcı 25 Aralık'a neden itildi ? Kimin talimatıyla İmza atıldı ? Taban'a ne mesaj verilmeye çalışılıyor ? Dosya'yı dahi inceleme'dan elektironik imzayla onaylanan dava siyasi değilde nedir ? 

Sağcı ve Ülkücülerin çok iyi tanıdığı ve belgleriyle Sol'cu lara yönelik işkenceci tavrıyla bilinen Hanefi Avcı'nın cemaat'e karşı yazdığı  “Haliç'te Yaşayan Simonlar- Dün Devlet Bugün Cemaat”  kitabı sonrası marjinal sol Devrimci Karargah örgütün'den içeri alan o komik güç bugün Yakup Köse'yi hedef almıştır! Açık sölüyorum yeni konjektür'de Yakup Köse'yi içeri alacak güce karşı her türlü sivil direnişi gerçekleştirmek tüm islami camianın görevidir. 

Henüz biray önce Hizbul'tahrir davasın'da Bursa'da alınan kararlara susan İslamcı'lar bugün'de Yakup Köse davasına susarsa sıranın tabana hatta hatta tüm islami kuruluşlara başlatılacak yeni 28 şubat operasyonlarının önünü alamıcaktır! 

2006 yılın'da ergenekon, 2007 yılın'da e-mıhtıra ve 367 olayı, 2008'de kapatma davası, 2009 ve 2010'da cumhuriyet mitingleri, 2011 de Bülent Arınç'a suikast planları, 2012 de Hakan Fİdan 7 şubat olayı, 2013 gezi olayları, ve şimdi yolsuzluk operasyonu üzerin'den oynanan bir oyunun büklümün'den kopan bir parça Yakup köse, bugün durulucak doğru tavırı Yakup Köse'de ''Küresel cemaat komplosu'' diyerek tastiklemiştir. Bu  ''particilik'' yada ''Tagutculuk'' değil islam'ın selameti için gerekli olan birinci önceliktir. Bugünki konjektür müslümanların kimlğini,çalışmalarını, geleceğe ekilecek tohumları iyi değerlendirmek bağlamın'da alacağımız doğal refleks iktidarın yanında durmaktır. 

Yargıtay'da kararın onandığı mahkeme idelojik tavırla büyük doğu neferlerini biçmiştir! 17 aralık operasyonuna entegre Yakup Köse davası'da böylece sonuçlanmıştır, 28 Şubat bugün ''islamcı'' denilen cemaatin eliyle gerçekleşiyor, İsrail'in ''özür'' intikamını İHH bağlamında cemaat alıyor. Müslümanlar birer birer zindan'a gönderiliyor! 

Bugün Salih Mirzabeyoğlu'nun yeniden yargılanma süreci için çırpınırken zindan'a Yakuplar düştü, zaten O tutsakken Yakup Köse hiç özgür olmadı ? bir çay içtiğim ağabeyim, Fatih'te Arnavutköy otobüsüne yetişmek için koşuşturduğumuz harabe yollar hatırımdayken çocukluğunu gençliğini çaldınız bu adamdan  şimdi de bir 10 yıl daha çalan güçler şunu iyi bilsin Allah cc da bir planı var ve bu oyununuzu dik duruşumuzla bozucağız! 

Davayı onaylayan hakimler uluslar arası yeni BOP projesi'nin yerine yeni planlarını devreye sokarken 28 Şubat post modern darbe'nin suç olduğu kesin sabit hükmünün açıklığı dururken, 28 Şubat'ın en büyük maduru Mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu'nun zindan'da tutulması tezatlığı dava'yı onaylayan hakimlere cesaret verip at oynatırken  tekrar tekrar hatırlatıyoruz! 
''Salih Mirzabeyoğlu bitti demeden 28 Şubat bitmicek !!'' ne demişlerdi bin yıl sürecek,  acaba haklılarmıydı ? sonuç bunu gösteriyor, Sivil irade ve gençlik ise şunu diyor; 
Yakup köse onurumuzdur! 

Yakup Köse'ye adalaet! 

Ve Yakup derki: '' 10 yıl sesimi kimseye duyuramadım, nispeten de olsa şimdi özgür olduğuna inandığım bir basın var ve derdimi anlatabiliyorum. Diyorum ki  beni 14 yaşında içeri atan zihniyet şu an benden bu ülke için ne bekleyebilir ?  hiçbir şeyim normal değil. işim, evim, yürüyüşüm, bakışım, hayatım... bir insanın hayatını alt üst etmek bu kadar mı kolay... hangi bedel benden çalınan yılları verecek geri ? bırakın bir şeyler verilmesini bir daha içeri almaya çalışıyorlar yorumu size bırakıyorum ve ALLAHA SIĞINIYORUM.''