ABD'li kuruluş Academy Securities'in 10 önde gelen emekli generale hazırlattığı raporda, artık NATO müttefikliği garanti olmayan Türkiye'nin yılsonunda ittifaktan ayrılma ihtimalinin giderek arttığı dile getirildi. Bu eğilimin sebepleri Erdoğan'ın otoriterliği, laiklikten uzaklaşma, Rusya ve İran ile yakınlaşma olarak sıralandı.
New York merkezli, Amerikalı gazi askerlerin kontrolündeki finans kuruluşu Academy Securities tarafından hazırlatılan bir rapora göre, Türkiye'nin yıl sonunda NATO'dan ayrılma ihtimali giderek artıyor.
Rapor, Academy Securities'e bağlı 10 emekli amiralle generalden oluşan Jeopolitik İstihbarat Grubu'nun 6 aylık çalışması sonucunda, emekli general James 'Spider' Marks ile eski askeri istihbarat subayı Rachel Washburn tarafından kaleme alındı.
Çok askeri deneyimli ikilinin formüle ettiği raporda ''Türkiye'nin NATO müttefikliği artık garanti değil'' denilirken Türkiye'nin birkaç ay içinde NATO'dan çıkma potansiyeline dikkat çekildi.
Rapor, 24 Haziran seçimleriyle AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yeniden cumhurbaşkanı seçilmesi ve yeni sisteme geçilmesi sonrası yayımlandı.
Girişte ana fikirler şöyle sıralandı: 1) Erdoğan baskın seçimi kazandı ve iktidarını konsolide etmeyi sürdürecek. 2) Türkiye giderel laiklikten uzaklaşıyır ve Rusya ile müttefik oluyor. 3) Türkiye'nin NATO üyeliği artık garanti değil.
'Türkiye'nin artık NATO üyesi olarak görülemeyeceği, yıl sonuna kadar NATO'dan çıkabileceğini' belirten raporda, Türkiye'nin NATO'dan olası ayrılığının gerekçelerinden biri olarak Rusya ile artan samimi ilişkiler gösterildi.
'Türkiye'nin Rusya ile ilişkilerini güçlendirmesinin NATO'nun bölgedeki önemi açısından kırmızı alarm çaldırdığını' dile getiren rapor, Türkiye'nin Rusya'dan almayı planladığı S-400 hava savunma sisteminin NATO ile uyumlu olmayışının, endişelerin başında geldiğini belirtti.
''Türkiye'nin daha bağımsız hale gelmesi ve Rusya ve İran'la daha yakınlaşmasının neleri tehlikeye atacağını anlamak önemli'' diyen rapor ''Putin'in Batı tarzı demokrasilere zarar verme kampanyası ABD'nin varolan dünya düzenini mahvetme girişimleriyle giderek daha etkili hal aldı'' iddiasında bulunarak şöyle devam etti:
'AMERİKAN-TÜRK ÇATIŞMASI İHTİMALİ'
''Üstüne üstlük ABD ile Türkiye ABD'nin Irak ve Suriye'de Kürt savaşçılara verdiği destek yüzünden ihtilafa düştü. Ocak ayındaki telefon konuşmasında Trump Erdoğan'a Suriye'de Türk ve Amerikan güçlerinin çatışması ihtimalinden derin endişesini ifade etti. Türkiye'den gerilimi düşürüp askeri eylemlerini sınırlaması ve iki ülke güçlerinin çatışması riskinden kaçınmasını talep etti.''
'ABD AÇISINDAN ÖNEMLİ BİR ÖDÜN'
''NATO müttefiki Türkiye ile ABD'nin çatışmaya girmesi artık tasavvur edilemez değil. ABD'nin Kürt savaşçılarla ortaklığı, Erdoğan'ı NATO müttefikini Osmanlı tokadıyla tehdit edecek noktaya dek celallendirdi. PKK ile YPG, Irak ve Suriye'deki IŞİD'le mücadele operasyonlarının ayrılmaz parçası. ABD'ye göre YPG bölgedeki en etkili savaşçı, ama Türkiye hem YPG hem de PKK'yı ulusal güvenliğini tehdit eden terör örgütü addediyor. Kürt savaşçıların yarattığı etkiye rağmen, ABD, Türkiye ile YPG güçlerini müdahil oldukları bölgelerden çekmek konusunda anlaştı, bu ABD-Türkiye ilişkilerinde önemli bir ödündü."
'TÜRKİYE, RUSYA, İRAN ARASINDA ÖNGÖRÜLEMEZ İŞBİRLİĞİ'
''Türkiye'nin İran'la ilişkilerinin güçlenmesi de ABD için derinden endişe verici. Suriye'de etkisi giderek artan İran Suriye savaşının kazananlarından biri addedilebilir… Türkiye, Rusya ve İran'ın Suriye'de nüfuzlarını artırmak için birbirleriyle itişip kakışması bu üç ülke arasında emsalsiz ve öngörülemez işbirliğine yol açıyor.''
''Suriye bir kargaşa ve Erdoğan bunu kendi lehine suistimal edebilen konumda. Türkiye'nin kurallarını ve eşzamanlı olarak yüzünü de saldırgan şekilde değiştiriyor. Türkiye artık laik Müslüman bir demokrasi olmaktan çıktı, giderek dinci ve Doğu'ya meyledip kendi başına anlaşmalar yapan, tehlikeli biçimde otoriter bir rejim halini aldı.''
Raporun 'ne biliyoruz' başlıklı sonuç bölümünde şöyle denildi:
''Son 6 aydır Türkiye ile yükselen gerilimi inceliyoruz. Sürekli olarak ilişkilerin kötüleşmesini önemli bir dış politika endişesi olarak tanımladık. Türkiye'nin yıl sonunda NATO'yu terk etmesi potansiyelini olası görüyoruz. Erdoğan'ın yeniden seçilmesi Türkiye'nin yeni yönelimi üzerindeki demir yumruğunu pekiştirdi. Bu, tanıdık şeytan ve görünüyor ki gelecekte onu daha da iyi tanıyacağız.''
NATO KRİZİ
Ekonomi dergisi Forbes, rapor haberini ''Türkiye'ye yatırım yapanlar için yeni endişe kaynağı: Potansiyel NATO ayrılığı'' başlığıyla verdi. Forbes ''Başlı başına döviz krizi yeterli değilmiş gibi Türkiye'deki yatırımcılar için endişelenecek yeni bir mesele çıktı: Ülke en erken yılsonunda NATO'dan ayrılabilir'' dedi.
New York merkezli, Amerikalı gazi askerlerin kontrolündeki finans kuruluşu Academy Securities tarafından hazırlatılan bir rapora göre, Türkiye'nin yıl sonunda NATO'dan ayrılma ihtimali giderek artıyor.
Rapor, Academy Securities'e bağlı 10 emekli amiralle generalden oluşan Jeopolitik İstihbarat Grubu'nun 6 aylık çalışması sonucunda, emekli general James 'Spider' Marks ile eski askeri istihbarat subayı Rachel Washburn tarafından kaleme alındı.
Çok askeri deneyimli ikilinin formüle ettiği raporda ''Türkiye'nin NATO müttefikliği artık garanti değil'' denilirken Türkiye'nin birkaç ay içinde NATO'dan çıkma potansiyeline dikkat çekildi.
Rapor, 24 Haziran seçimleriyle AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yeniden cumhurbaşkanı seçilmesi ve yeni sisteme geçilmesi sonrası yayımlandı.
Girişte ana fikirler şöyle sıralandı: 1) Erdoğan baskın seçimi kazandı ve iktidarını konsolide etmeyi sürdürecek. 2) Türkiye giderel laiklikten uzaklaşıyır ve Rusya ile müttefik oluyor. 3) Türkiye'nin NATO üyeliği artık garanti değil.
'Türkiye'nin artık NATO üyesi olarak görülemeyeceği, yıl sonuna kadar NATO'dan çıkabileceğini' belirten raporda, Türkiye'nin NATO'dan olası ayrılığının gerekçelerinden biri olarak Rusya ile artan samimi ilişkiler gösterildi.
'Türkiye'nin Rusya ile ilişkilerini güçlendirmesinin NATO'nun bölgedeki önemi açısından kırmızı alarm çaldırdığını' dile getiren rapor, Türkiye'nin Rusya'dan almayı planladığı S-400 hava savunma sisteminin NATO ile uyumlu olmayışının, endişelerin başında geldiğini belirtti.
''Türkiye'nin daha bağımsız hale gelmesi ve Rusya ve İran'la daha yakınlaşmasının neleri tehlikeye atacağını anlamak önemli'' diyen rapor ''Putin'in Batı tarzı demokrasilere zarar verme kampanyası ABD'nin varolan dünya düzenini mahvetme girişimleriyle giderek daha etkili hal aldı'' iddiasında bulunarak şöyle devam etti:
'AMERİKAN-TÜRK ÇATIŞMASI İHTİMALİ'
''Üstüne üstlük ABD ile Türkiye ABD'nin Irak ve Suriye'de Kürt savaşçılara verdiği destek yüzünden ihtilafa düştü. Ocak ayındaki telefon konuşmasında Trump Erdoğan'a Suriye'de Türk ve Amerikan güçlerinin çatışması ihtimalinden derin endişesini ifade etti. Türkiye'den gerilimi düşürüp askeri eylemlerini sınırlaması ve iki ülke güçlerinin çatışması riskinden kaçınmasını talep etti.''
'ABD AÇISINDAN ÖNEMLİ BİR ÖDÜN'
''NATO müttefiki Türkiye ile ABD'nin çatışmaya girmesi artık tasavvur edilemez değil. ABD'nin Kürt savaşçılarla ortaklığı, Erdoğan'ı NATO müttefikini Osmanlı tokadıyla tehdit edecek noktaya dek celallendirdi. PKK ile YPG, Irak ve Suriye'deki IŞİD'le mücadele operasyonlarının ayrılmaz parçası. ABD'ye göre YPG bölgedeki en etkili savaşçı, ama Türkiye hem YPG hem de PKK'yı ulusal güvenliğini tehdit eden terör örgütü addediyor. Kürt savaşçıların yarattığı etkiye rağmen, ABD, Türkiye ile YPG güçlerini müdahil oldukları bölgelerden çekmek konusunda anlaştı, bu ABD-Türkiye ilişkilerinde önemli bir ödündü."
'TÜRKİYE, RUSYA, İRAN ARASINDA ÖNGÖRÜLEMEZ İŞBİRLİĞİ'
''Türkiye'nin İran'la ilişkilerinin güçlenmesi de ABD için derinden endişe verici. Suriye'de etkisi giderek artan İran Suriye savaşının kazananlarından biri addedilebilir… Türkiye, Rusya ve İran'ın Suriye'de nüfuzlarını artırmak için birbirleriyle itişip kakışması bu üç ülke arasında emsalsiz ve öngörülemez işbirliğine yol açıyor.''
''Suriye bir kargaşa ve Erdoğan bunu kendi lehine suistimal edebilen konumda. Türkiye'nin kurallarını ve eşzamanlı olarak yüzünü de saldırgan şekilde değiştiriyor. Türkiye artık laik Müslüman bir demokrasi olmaktan çıktı, giderek dinci ve Doğu'ya meyledip kendi başına anlaşmalar yapan, tehlikeli biçimde otoriter bir rejim halini aldı.''
Raporun 'ne biliyoruz' başlıklı sonuç bölümünde şöyle denildi:
''Son 6 aydır Türkiye ile yükselen gerilimi inceliyoruz. Sürekli olarak ilişkilerin kötüleşmesini önemli bir dış politika endişesi olarak tanımladık. Türkiye'nin yıl sonunda NATO'yu terk etmesi potansiyelini olası görüyoruz. Erdoğan'ın yeniden seçilmesi Türkiye'nin yeni yönelimi üzerindeki demir yumruğunu pekiştirdi. Bu, tanıdık şeytan ve görünüyor ki gelecekte onu daha da iyi tanıyacağız.''
NATO KRİZİ
Ekonomi dergisi Forbes, rapor haberini ''Türkiye'ye yatırım yapanlar için yeni endişe kaynağı: Potansiyel NATO ayrılığı'' başlığıyla verdi. Forbes ''Başlı başına döviz krizi yeterli değilmiş gibi Türkiye'deki yatırımcılar için endişelenecek yeni bir mesele çıktı: Ülke en erken yılsonunda NATO'dan ayrılabilir'' dedi.
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.