Namık Tan'ın S-400 tehdidinin perde arkasından onlar çıktı

Türkiye'nin 2010-2014 yıllarında Washington Büyükelçiği görevinde bulunan Namık Tan'ın geçtiğimiz günlerde S-400 alımıyla ilgili sözlerinin yankıları sürüyor. Kendi ülkesine karşı tehditkar bir dil kullanan Tan'a Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İhanet içindeler" yanıtını vermişti. Tan'ın hem görev aldığı dönemde hem de emeklilik yıllarında düşünce kuruluşu adı altında farklı faaliyetlere imza atan Uluslararası Cumhuriyetçiler Enstitüsü (IRI) ile yakın bağı olduğu öğrenildi.

Tan'ın toplantılarına aktif olarak katıldığı IRI, ABD'nin 'Demokrasiyi yayma' perdesiyle dünya üzerinde yürüttüğü istihbari faaliyetlerde doğrudan kullandığı bir kurum olarak öne çıkıyor. IRI'nın CIA güdümünde olması ve Tan'ın bu kurumla ilişkisi, S-400 konusundaki tehditkar dilin asıl kaynağının CIA olup olmadığı sorusunu da beraberinde getirdi.

ürkiye ile ABD arasında başlayan ve geldiği nokta itibariyle NATO, Suriye, ŞİÖ gibi çok önemli konu başlıklarını doğrudan etkileyecek gibi görünen S-400 sistemlerinin satın alınması süreciyle ilgili ABD tarafından 'dolaylı' tehditler gelmeye devam ediyor.

2010-2014 yıllarında arasında Türkiye'nin Washington Büyükelçiği görevini üstlenen Namık Tan'ın 'Sular ısınıyor' başlığıyla sosyal medya hesabından yaptığı açıklamalarda kullandığı tehditkar dil tepki çekmişti.

ABB Başkanı Trump'ın "Türkiye'yi ekonomik olarak mahfederiz" tehdidine benzer bir dil kullanan ve S-400'lerin alınmaması gerektiğini söyleten Tan,"S-400 alımında ısrar, ilişkilerimizi ciddi şekilde gerecektir. Bunun ekonomimize de çok olumsuz yansımaları olur. 'Dış politikada bin düşünüp, bir adım atmak gereklidir' sözünü bugünlerde hatırda tutmamızda yarar var" cümlelerini kullanmıştı.

HARİCİYE GELENEKLERİNE TERS BİR DURUM

Türkiye'nin uluslararası arenada kendi büyükelçisi tarafından adeta tehdit edildiği bu sürecin çok ender yaşanabilecek bir olay olduğuna işaret eden emekli bir büyükelçi, Tan'ın açıklamalarının siyasi nezaketsizlik olduğunu ve bu gibi durumlarda kişinin kendi görüşlerini resmi makamlara nasıl iletebileceği konusunun aslında tüm hariciyeciler tarafından bilindiğini söyledi.

TAN'IN IRI İLE İLİŞKİSİ SORULARI DA BERABERİNDE GETİRDİ

ABD'de görev yaptığı süre boyunca da, emeklilik döneminde de Namık Tan'ın Uluslararası Cumhuriyetçiler Enstitüsü (IRI) ilişkileri daha önce kamuoyuna farklı şekillerde yansımış, Tan kimi zaman söz konusu toplantılarla ilgili bilgileri kendi sosyal medya hesabından aktarmıştı.

Tan'ın toplantılarına aktif olarak katıldığı IRI, ABD'nin 'Demokrasiyi yayma' perdesiyle dünya üzerinde yürüttüğü istihbari faaliyetlerde doğrudan kullandığı bir kurum olarak öne çıkıyor. IRI, CIA tarafından Ulusal Demokrasi Fonu (NED) çatısı altına finanse ediliyor.

Kendi sosyal medya hesaplarından da IRI'nin toplantılarına katıldığı bilgisini paylaşan ve söz konusu organizasyonlara ilişkin fotoğraflar yayınlayan Tan'ın, S-400 konusundaki görüşlerinin burada şekillenip şekillenmediği merak konusu oldu.

EL BAB SALDIRISININ ARDINDAN DA KONUŞMUŞTU

Türkiye'nin kendi güneyinde bir terör devletine izin vermemek için kararlılıkla yürüttüğü ve sonunda zafere ulaştığı Fırat Kalkanı Harekatı sırasında da Namık Tan, paylaşımlarıyla tepki çekmişti.

Tüm Türkiye, şehitlerimizin acısını hissederken Tan, sosyal medya hesabından "Huzurla uyuyabildiğimiz gün kalmadı" paylaşımında bulunmuştu.

Tan'ın bu paylaşımının altını kısa sürede yüzlerce yorum yapılmış, büyükelçi eleştiri yağmuruna tutulmuştu.

KAYNAK: YENİ ŞAFAK