Başkan Erdoğan, Putin’e söyledim: Aradan çekilin bizi rejimle baş başa bırakın

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı görüşmenin detaylarını açıkladı. Erdoğan yapılan görüşme ile ilgili, "Dün sayın Putin’e de söyledim. “Sizin orada ne işiniz var” Üs kuracaksanız üssü yine kurun. Ama şu anda siz bizim önümüzden çekilin, rejimle baş başa bırakın." ifadelerini kullandı.

Başkan Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şu şekilde;

Üç beş yaşındaki yavruların ne halde olduğunu izlemiyor musunuz dedim. E izliyorum. E o zaman bunu bir an önce göndermeniz lazım.  Yani güvenmek mümkün değil. Hep söylüyorum ya biz kendi göbeğimizi kendimiz kesmeye mahkumuz. Sadece 3,7 milyon Suriyeliyi biz ülkemizde barındırıyoruz. Tabi yeni bir göç dalgasını kaldıracak durumda değiliz.

Ayrıca İdlib’deki, onca insanı rejimin insafına terk etmek de bizim ne tarihimize ne inancımıza sığar. Bize diyorlar ki “Sizin orada ne işiniz var” Şu anda Suriye tabi ki diyorlar, işgal altındaki topraklarını korumak durumundadır. Bunu da çok açık net söyleyenlere söyledim. Dedim ki, kusura bakmayın; biz oraya Esed’in davetlisi olarak gitmedik. Biz oraya Suriye halkının davetlisi olarak gittik. Suriye halkı bu iş bitti demeden oradan çıkmayız.


"PUTİN'E SÖYLEDİM: ÇEKİLİN, BİZİ REJİMLE BAŞ BAŞA BIRAKIN"

Dün sayın Putin’e de söyledim. “Sizin orada ne işiniz var” Üs kuracaksanız üssü yine kurun. Ama şu anda siz bizim önümüzden çekilin, rejimle baş başa bırakın. Biz gereğini yaparız. E tabi ona da “biz çekildik” diyemiyorlar. Menfaatleri nedir? İnanın bunu çözebilmiş değiliz. İki üç tane üs ise  kurun. Bununla bizim bir derdimiz yok.

"TRUMP DİYOR Kİ, PUTİN’İN NE BEKLENTİSİ VAR?"

Ve dün gece Trump diyor ki, burada Putin’in diyor ne beklentisi var, ne isteği var? Bunları söyledikten sonra Kamışlı’da bir petrol olayı bunların dedim. Orada petrol var mı dedi, orada petrol var dedim. Ondan sonra böyle bir tabloyla karşı karşıyayız. Fakat bizim böyle bir derdimiz yok. Ne petrol derdimiz var, ne toprak derdimiz var. güvenli bölgeyle sınırlarımızı teminat altına almak istiyoruz.

Bütün bunlardan sonra tabi İdlib’de şu anda 3-4 milyon insanın yaşadığı yerde her tarafı yerle yeksan ettiler acımasızca. İdlib’deki ısrarla mücadeleyi sürdürmenin arkasında bu yavruların, insanların muhatap kılındıkları acımasız felakettir.

"HANGİ BEDELİ ÖDEMEMİZ GEREKİYORSA ÖDEYECEĞİZ"

Bizim elimizde yurdumuzdan olduğumuzda gidecek yerimiz var mı? Kimileri Amerika'yı kimileri Avrupa'yı aklından geçirebilir. Değerli arkadaşlar şahsen benim yok, sizlerin de olmadığına inanıyorum. O zaman ülkemize sıkı sıkıya sahip çıkıp, hangi bedeli ödememiz gerekiyorsa ödeyeceğiz.

Şehitler tepesi hiçbir zaman boş kalmayacak. Bu vesileyle İdlib'de verdiğimiz 36 şehidimiz, bu milletin vatan sevgisinin zirve yaptığı noktalardır. Şehitlerimizin ailelerine başsağlığı dilerken, milletimizin de başı sağolsun diyorum. Bu kutlu adımlar bu milletin alacağı neticenin işaret fişekleridir. Amacımız ülkemizi şehitler vermediğimiz bir geleceğe taşımaktır. Bugün canımız dahil her şeyi ortaya koyacağız ki, yarın daha farklı bir noktaya ulaşalım.

Uğruna nice güneşler batsa da Allah'ın izniyle bu hilal hiçbir zaman oradan inmeyecek. Şu ana kadar 2100'ün üzerinde rejim unsuru, artık rejim unsuru da demeyelim, onların askerleri öldürülürken, 300'e yakın araç gereç imha edilmiştir. Ayrıca aralarından uçak pistlerinin ve kimyasal silah üretim tesislerinin de olduğu birçok yer ağır ateş altına alınmıştır. Her geçen gün bu baskıyı artırarak, kararlılığımızı kurtaracak.

Dün akşam 7 kimyasal ürün deposu patlatılmıştır. İşin bu noktaya gelmesini asla istemezdik. Madem ki bizi buna zorladılar, sonuçlarına da katlanacaklar.

Bir an için empati yapalım ve Suriye'de ne işimiz var diyenlere hak vererek hem Suriye'den çekildiğimizi düşünelim. Yarın çok daha huzurlu bir sabaha mı uyanacağız? Ülkemizdeki ve sınırlarımızdaki milyonlarca Suriyeli güle oynaya evlerine mi dönecekler? Yoksa Suriye içerisindeki sorunların biz daha soluklanmadan sınırlarımıza dayandığını mı göreceğiz?

Dün gün boyu liderlerle görüşmemiz oldu. Ana muhalefetin başı hariç. Neymiş ben onu arayacakmışım. Ben seni niye arayayım mı ya?

Milletimiz kendi zihninde ve yüreğinde bu meseleyi çözdüğü için mücadelemize kayıtsız şartsız devam edeceğiz. Suriye'de tüm sınır hattı boyunca 30 kilometre derinlikte bir güvenli bölge oluşturmak için çalışmalarımız sürüyor.

Tüm Sayın Putin ve Trump'â söyledim. Bize verilen sözler neydi? YPG ve PYD bu bölgelerden çıkarılacaktı. Ne Rusya, ne ABD bize verdiği sözleri tutmadı. YPG ve PYD bu bölgede terör estiriyorlar. Şimdi kalkıp bize yok şöyle yok böyle diyorlar. Biz gereğini yapıyoruz, onlar gereğini yapamıyorlar.

İdlib'de de mutabakatlara uyulmadı. Rejim yüz bin defa ateşkesi bozduğu halde bunu gündeme getirmeyenler, kendi topraklarını savunan muhalifleri terörist olarak gösteriyorlar. Bu iç acıtıcı fotoğrafı sadece seyretmekle kalanlar farklı değildir. Hiçbirinin samimi olmadığını yaşayarak görüyoruz.

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.