Şimdi önümüzde Hz. Ömer'in, Selahaddin Eyyubi'nin ve Yavuz Sultan Selim'in vakfiyesi olan Kudüs'ü Şerif var

ÖNDER İmam Hatipliler Derneği'nin düzenlediği konferansa katılan AK Parti Genel Başkanvekili Kurtulmuş, imam hatiplilerin Türkiye'nin toplumsal gelişiminde kilit rol oynadığını söyledi. Ayasofya'nın tekrar camiye çevrilmesiyle ilgili de konuşan Kurtulmuş, "Ezanın aslına döndürülmesi, milletimizin kendi İslami geleneklerinden uzaklaştırılmasından döndürülmesi, Ayasofya'nın ibadete açılması da Türkiye'nin tarihiyle bağlantısının koparılması süresinin sonlandırılmasıdır" ifadelerini kullandı. Kurtulmuş, "Şimdi önümüzde Hz. Ömer'in, Selahaddin Eyyubi'nin ve Yavuz Sultan Selim'in vakfiyesi olan Kudüs'ü Şerif vardır ve zihnimizin bir kenarında yer almak durumundadır" dedi.

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, ÖNDER İmam Hatipler Derneğince videokonferans yöntemiyle düzenlenen bayramlaşma programında, Türkiye'nin demokrasi ve gelişme tarihinin, imam hatip okullarının tarihi olduğunu söyledi.

İmam hatip okullarının önemli bir noktaya gelmesinde Celalettin Ökten gibi hocalar olmak üzere birçok insanın emeği, çabası, gayreti ve azmi olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, "Tüm bu isimleri bilinen ve bilinmez bir çok kişiyi hayırla, rahmetle, şükranla yad ediyoruz. Onların bu samimi gayretleri olmasa imam hatipler gelişemez, imam hatiplerle birlikte Türkiye gelişemezdi. İmam hatipler, Türkiye'nin toplumsal gelişiminde kilit rol oynamaktadır." değerlendirmesini yaptı.

Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'nin ibadete açılmasıyla çifte bayram yaşadıklarını dile getiren Kurtulmuş, şöyle devam etti:

On yıllardır 'zincirler kırılsın Ayasofya açılsın' ideali etrafında hareket eden bizim nesillerimiz için rüya gibi bir şeydi. 24 Temmuz 2020 tarihi Türkiye’nin yakın tarihimizin en önemli dönüm noktalarından biridir. Gençlik yıllarımda rahmetli Üstad Necip Fazıl'ın meşhur MTTB'nin Cağaloğlu binasındaki Ayasofya hitabesini de dinlemiş birisi olarak, bu ideallerle büyümüş birisi olarak Rabb'imize hamd ediyorum. Ezanın aslına döndürülmesi, milletimizin kendi İslami geleneklerinden uzaklaştırılmasından döndürülmesi, Ayasofya'nın ibadete açılması da Türkiye’nin tarihiyle bağlantısının koparılması süresinin sonlandırılmasıdır. Bu iki olay birbirini tamamlayan bir gelişmedir. Çok şükür bugünlere geldik.

Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de, Libya'da, Suriye'de ve birçok yerde önemli mücadeleler verdiğinin altını çizen Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bir taraftan içeride çok güçlü bir ekonomiyi oluşturma mücadelesini verirken, bir taraftan da özellikle savunma sanayinde önemli atılımlar içinde çalışmalarını sürdürüyor. Tüm bu gelişmeler Türkiye’nin kendi kökleriyle yakınlaşması ve bütünleşmesiyle birlikte olmuştur. Son iki asırın özeti olarak, Türkiye köklerinden uzaklaşsın mı kökleriyle buluşarak varlığını korusun ve ileriye atılım yapsın mı sorusudur."

Ayasofya'nın Sultan Fatih'in vakfiyesinin gerçekleştirilmesi ve onun vakfettiği caminin asli fonksiyonuna döndürülmesi olduğunu aktaran Kurtulmuş, şunları kaydetti:

• "Şimdi önümüzde Hazreti Ömer'in, Selahaddin Eyyubi'nin ve Yavuz Sultan Selim'in vakfiyesi olan Kudüs'ü Şerif vardır ve zihnimizin bir kenarında yer almak durumundadır. Nasıl on yıllar boyunca 'zincirler kırılsın Ayasofya açılsın' dediysek bundan sonraki süreçte önümüzde bir hayalimiz, bir hedefimiz olarak Yafa Kapısı'nın üzerinde yazan 'Lailaheillallah İbrahim Halilullah' vakfiyesini gerçekleştirmek bizim milletimizin bir sorumluluğudur."

Bayramlaşma programına, ÖNDER İmam Hatipler Derneği Başkanı Kamber Çal'ın yanı sıra derneğin yönetim kurulu, il ve ilçe temsilcileri de katıldı.