2020-2021 Adli Yılı açılış töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Doğu Akdeniz'le ilgili net mesajlar verdi ve, "Çevresindeki her ülkenin hakkı olan Akdeniz'in zenginliklerinin üzerine adeta çökme çabası tam bir modern sömürgecilik örneğidir." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen 2020-2021 Adli Yılı açılış töreninde gündeme dair dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Doğu Akdeniz'deki gelişmeleri değerlendiren Erdoğan," Çevresindeki her ülkenin hakkı olan Akdeniz'in zenginliklerinin üzerine adeta çökme çabası tam bir modern sömürgecilik örneğidir. Biz artık bu gölge oyunundan bıktık.Ne yaparlarsa yapsınlar bu adalet uyanışını durduramayacaklar. Kendine bile hayrı olmayan bir devleti, Türkiye gibi bölgesel ve küresel bir gücün önüne atıp yem etmeye çalışmak, artık komik kaçmaya başladı.Bu yükselişi durduramayacaklar." dedi.
Erdoğan'ın konuşmasının satır başları şöyle:
'Adalet mülkün temelidir' sözü, Devletin ordu ile para ile değil, petrolle doğalgazla değil, adaletle yaşadığını belirtiyor.Adaleti tam manasıyla tesis ettiğinizde diğer her şey zaten kendiliğinden gelişecek, yaşayacak, ülkeyi ve toplumu kuşatacaktır.İsimleri tarihe altın harflerle kazanan devlet büyüklerine baktığınızda, hepsinin de en başta gelen vasfının adalet konusundaki hassasiyet olduğunu görüyoruz.Bu ağır yükü başarıyla omuzlayan sizlerin her birine ülkem ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum.
DİPLOMATİK LAF CAMBAZLIKLARI ARTIK YETMİYOR
Adalet insanlığın varlığı ve geleceği bu kadar önemliyken, günümüzde dünyanın dört bir yanında inleyen mağdurların feryatlarının yükseliyor olması ayrı bir tenakuzdur.Kendilerini büyük, güçlü, yenilmez olarak gören kimi devletlerin, diğerlerine karşı sergiledikleri zalimlikleri örtmeye artık siyasi ve diplomatik laf cambazlıkları da yetmiyor. Demokrasiye güvenliğe ve refaha sadece dünyanın belli toplumlarının sahip bulunduğu diğerlerinin onlara hizmet dışında önem taşımadığı çarpık anlayış artık ifşa olmuştur.
TAM BİR SÖMÜRGECİLİK ÖRNEĞİ
Türkiye insanlığın ortak özleminin sözcüsü olarak, her platformda hak ve adalet talebini dile getiriyor.Doğu Akdeniz ve Ege’deki faaliyetlerimizin özünde hak ve adalet arayışı var.Çevresindeki her ülkenin hakkı olan Akdeniz'in zenginliklerinin üzerine adeta çökme çabası tam bir modern sömürgecilik örneğidir.
BU GÖLGE OYUNUNDAN ARTIK BIKTIK
Biz artık bu gölge oyunundan bıktık.Ne yaparlarsa yapsınlar bu adalet uyanışını durduramayacaklar. Kendine bile hayrı olmayan bir devleti, Türkiye gibi bölgesel ve küresel bir gücün önüne atıp yem etmeye çalışmak, artık komik kaçmaya başladı.Bu yükselişi durduramayacaklar. İstiklal Marşı 'korkma' diye başlayan ve 'Hakkıdır hakk tapan milletimindir istiklal' diye biten bir milleti yolundan döndürecek hiçbir güç tanımıyoruz.
HERKESE KAPIMIZ AÇIK
Bölgemizde güven ve huzur arayan herkese kapımız açık.Yeter ki biz kendi içimizde sağlam duralım.Vesayetin ağır baskısı, demokrasiden sanayiye kadar her alandaki atılımlarımızın önünü keserek, enerjimizi ve vaktimizi heba etti.Devletle millet arasındaki değer, anlayış, uygulama farkı milli iradenin üstünlüğü ilkesinin tam anlamıyla hayata geçirilmesine engel oluyor.Darbe dönemlerinde çok büyük tartışmalara yol açan görüntülerin ve uygulamaların tarihe karıştığı yeni bir döneme girdik.Amacımız, güven veren erişebilir bir adalet sistemini, tüm kurum ve kurallarıyla tesis etmektir.
YARGI REFORMLARI
Basit yargılama ve seri muhakeme gibi uygulamaları gerekirse daha da geliştirecek şekilde yakından takip ediyor, analizini yapıyoruz.Temel hak ve özgürlüklerle ifade özgürlüğünün güçlendirilmesini sağlamak amacıyla, istinafta kesinleşen bazı suçlar için temyiz yolunu açtık.Eleştiri ve haber verme hakkının mevzuatımızda daha güçlü bir temele sahip olmasını sağladık.İnternet suçlarında sadece ilgili sayfaya erişim engeli getirerek, tüm sitenin kapanmasının önüne geçtik. Soruşturma evresinde azami tutukluluk sürelerini tekrar belirleyerek çocukları koruma adımları attık.Cinsel şiddet mağduru çocuk ve kadınlar için özel görüşme odaları kullanılmasını zorunlu hale getirdik.Kıdemi 15 yılı geçen avukatlara yeşil pasaport imkanı sağladık.İkinci yargı paketiyle, infaz sistemini revize ederek, süreleri denetimli serbestliği, özel infaz usullerinin, iyi hal usullerini yeniden belirledik.
BU YIL İÇİNDE NETİCELENDİRMEK İSTİYORUZ
Hedef süre uygulamasıyla soruşturma ve mahkeme aşamalarının daha hızlı şekilde yürümesini sağladık. Hâlen çalışmaları süren İnsan Hakları Eylem Planı'nı bu yıl içinde neticelendirmek istiyoruz. Hayata geçmesiyle, ülke içinde ve uluslararası alanda maruz kaldığımız pek çok sıkıntıyı da çözeceğimize inanıyorum.Adalet sisteminde de asli özne insandır. Geçmişte yargı sisteminin tıkanmasının en önemli sebeplerinden biri de ilk dereceden yüksek yargıya kadar her aşamada insan kaynağı yetersizliğiydi.15 Temmuz'da en çok ihracın olduğu alanlar arasında Adalet Bakanlığımız da var.Buna rağmen hakim ve savcı sayımızı 2002 yılındaki 9 bin 342 seviyesinden bugün 22 bin seviyesine çıkardık.
Lekelenmeme hakkı, son dönemde hukukumuza kattığımız önemli ilkelerden biridir. Kişilerin mesnetsiz ihbarlar ve şikayetler sebebiyle soruşturmaya maruz kalmasını engelleyerek lekelenmeme hakkını uygulamaya koyduk.Nöbetçi noterlik ve konsolosluklarımızdaki noterlik işlemlerimizin örneklerinin ülkemizden alınabilmesiyle de vatandaşlarımızın işlerini kolaylaştırdık.Yaptığımız reformları önümüzdeki dönemde de sürdüreceğiz.
Kaydol:
Kayıt Yorumları
(
Atom
)
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.