MUHTIRA BİLDİRİSİNDE ROL ALAN AKADEMİSYEN!

Herkes, Genelkurmay'ın bildirisinde etkin rol oynadığı iddia edilen akademisyen yazarın kim olduğunu ararken, Nuh Gönültaş, adeta resmini yayınladı. İşte size fazla fazla ipucu
Nuh Gönültaş'ın yazısının son kısmında yer alan ipuçları, söz konusu yazarın kimliğini net bir şekilde gözler önüne seriyor. Tabi ki yazarlar alemini sıkı takip edenler için bunlar artık bir upucu değil, resmen ipin fotoğrafı...
Nuh Gönültaş'ın köşe yazısı:
Muhtırasında falan değilim...
Düşünüyorum da şu "Tekno-muhtıra" nın içeriğine ilişkin ciddi ciddi matrak bir yazı yazılabilir. Vallahi Türk ordusunun komuta kademesinin nasıl oluyor da böylesine "acayip ve zayıf" içeriğe sahip bir metni kendi adlarına yayınlayabiliyorlar.
Güzel bir gün geçirmiş, tam da yatmaya hazırlanırken o da ne...
İyi de nasıl oluyor da böyle bir metin Türk Silahlı Kuvvetleri adına kamuoyuna açıklanabiliyor. Gerçekten Muhtırasında falan değilim. İnanın ülkenin gidişatına yeni bir müdahale olması bile o kadar önemli değil. Ama nadir o muhteva Allah aşkına... Okur okumaz ilk verdiğim tepki bu... TSK'nın Kutlu Doğum'dan rahatsız olması mümkün mü? Olmamalı..
Oluyorlar ama... Öyle görünüyor. Niçin, neden? 23 Nisan'da Kuran yarışması düzenlenmiş... Ne olmuş yani, 23 Nisan'da Kuran yarışması düzenlemek yasak mı? Kaldı ki 23 Nisan'ın Kuran yarışması yapılması ile bir zıtlığı bir karşıtlığı, bir düşmanlığı mı belirliyor, böyle bir şey olabilir mi? Yoksa, askerlik hizmetimizi bir "vatani görev olarak" yerine getirirken "Kuran'dan rahatsız olanların yönettiği bir kuruma mı hizmet etmişiz" diye düşünmüyor değil insan. Şimdi birilerinin çıkıp "TSK'nın Kuran ile hiçbir sorunu yoktur, olamaz da" demesi gerekmiyor mu?
Düşünmek bile istemiyorum. Ama beynimin kıvrımlarında bu "tekno-muhtıra"nın içeriği ile ilgili çok ciddi, çok rahatsız edici, çok tahrik edici, çok acayip bir biçimde itici, ayıran, bölen, kategorize eden düşünceler dolaşıyor. Düşünmek bile istemiyorum. Ama beyin bu, istemsiz çalışıyor! Yani bizi beğenmiyor musunuz? Sen anladın onu! Bu bir dram mı bir komedi mi? Biz de üniversite mezunuyuz. Biz de Nişantaşılıyız. Bizi de alın içinize... Biz de insanız. Bizim de yaşadığımız hayattır be kardeşim. Biz de yaşamaktayız, biz de sevmekteyiz ve nefret etmekteyiz her insan gibi. Biz de soluk alıp vermedeyiz. Kalbim ağrıyorsa kardeşim. Gönlüm bulanıyorsa da Tedirginsem, kuşkuluysam Kalın kitapların yazdığına bakarsan suçluysam.
Havada ihanet, dışarıda sıcak, kalbimizde acılar varsa da Bizim de yaşadığımız hayattır kardeşim. Gülemiyorum ki. Şaka değil bu. Koskoca Genelkurmay, mantık sınırlarını zorlayan bir kısım gerekçelerle açıklama yapıyor. Kutlu Doğum haftası etkinlikleri irticayı hortlatıyormuş! Böyle saçma sapan gerekçelerle milletin karşısına çıkmayı hangi akil adamlar akıl etmişler ki?
Lütfen cumhuriyete, demokrasiye inanalım. Kimse yıkamaz bizim ülkemizi. Halkımızı laikliğin elden gittiğine dair inandırmak için daha ciddi gerekçeler olmalı değil mi? Mesela Özbekistan'ın Fergana Vadisi, Gürcistan'ın Pankisi Vadisi gibi kurtarılmış radikal İslam bölgeleri girişimleri ülkemizde olsa, anlarım endişenizi...
Bu ülkenin bağımsız savcıları armut toplamıyor. Halkımız ülkesini ve askerini sever, vatanındaki düşman öğeleri içinden atar. İslam'ın şiarı sayılanlara düşman olmak ve kitabını, peygamberini övmeye karşı çıkmak kimsenin haddine olmamalı. Peygamber ocağından nereye doğru yol alıyorsunuz Allah aşkına! Olamaz, inanmıyorum ya! Ve bildiğimi sanıyorum bu metni hazırlayanı...O asker değil, bir sivil...
Öğretim üyesi, bazı gazetelerde yazılar yazıyor...
Ve ulusalcı takılıyor.
Ve ilginçtir, "dinci" bir gazetede yazıyor!
Ve sanırım Dışişleri Bakanı olmayı umut ediyor bir kaos ortamında!
Nuh Gönültaş - Bugün

1 yorum:

  1. Tamamen iftira

    03.05.2007
    HASAN ÜNAL




    --------------------------------------------------------------------------------

    PAZARTESİ (30 Nisan 2007) günü başlayan; ismimi vermeden; ama ima yoluyla devam eden tezvirat 2 Mayıs Çarşamba günü Hürriyet’te Ahmet Hakan’ın köşesinde benim adımla çıktı. Buna göre, Genelkurmay Başkanlığı’nın 27 Nisan 2007 tarihinde saat 23.00’ten sonra yayınladığı bildiriyi ben kaleme almışım. Ayrıca bildiriyi kaleme aldığım için de CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ı ve belki başkalarını da haberdar etmişim.
    Bunlar bütünüyle yalan ve iftiradır. Hiç bir bölümü doğru değildir. Öncelikle söylemek gerekirse, Genelkurmay Başkanlığı bugüne kadar çeşitli vesilelerle bildiriler yayınlamıştır. Bunlardan bazılarının ifadesi sert, bazıları ise göreceli olarak daha yumuşaktır. Bu bildirilerin her birini ayrı bir köşe yazarı yazmış olmayacağına göre, bu son bildiride de benim bir alakam olması söz konusu bile değildir.
    Zaten ortalama düzeyde aklı, mantığı, bilgisi ve zekası olan birisi böyle bir iddiayı duyduğu anda ‘deli saçması’ olduğunu düşünür. Genelkurmay Başkanlığı’nın bildirisi kendisine aittir. Benimle uzaktan yakından alakası olmadığı gibi, bildirinin hazırlanmakta olduğuna dair benim herhangi bir bilgim vs. olması da ne mümkündür ne de muhtemeldir. Kurumlara dair birazcık bilgisi olan herkes de bu söylenenlere sadece güler.
    Ben demokratik ve kalkınmış bir Türkiye sevdalısıyım. Bütün hayatım boyunca ve özellikle yurtdışı tahsilim sırasında Türkiye’nin milli çıkarları doğrultusunda olan her meşru gayrete gücümün yettiği ölçüde destek verdim. Bundan sonra da vermeye devam edeceğim. Tercüman gazetesindeki köşemi okuyanlar bu mücadelemin bütün unsurlarını yazılarımda görmüşlerdir.
    Milli duruş ve milli çıkar eksenli düşündüğüm için AKP’nin izlediği gayri milli iç ve dış siyaseti ve yer yer de ekonomi politikalarını bilgiye dayalı bir biçimde eleştiren birisiyim. Son aylarda bu eleştirilerimi Tercüman’da da yapmaktayım. Bana yöneltilen saldırılardan sonra, yaptıklarımın ne kadar doğru olduğunu bir kez daha gördüm.
    Bu kampanyanın sebebi beni ve benim üzerimden Genelkurmay ve CHP’yi yıpratmak olsa gerektir. Ancak söylenenler tamamen iftira olup, konuyu yargıya taşıma aşamasındayım. Türk yargısına ve milletimizin muhabbetine güvenim tamdır. Buna atılmaya çalışanlar çamur ellerinde kalacaktır.
    Saygılarımla.

    YanıtlaSil

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.