T a r a f s ı z D e ğ i l i z

BARAN 42. SAYI TÜM BAYİLERDE!



Selam size…"Demokratik sömürgeleştirme" savaşında yeni bir aşamaya girmek üzereyiz. Bu süreçte ya sömürgecilerin oyunu bozulacak ya da topyekûn bir bozgun yaşanacak. Amerikan düşmanlığının hızla arttığı ve hatta asker cenazelerinde "kahrolsun Amerika!" sloganlarının yükseldiği şu günlerde, kitlenin "gazını almak" ve hedef saptırmak için karşılıklı Türk-Kürt düşmanlığı pompalanıyor. Halbuki bu oyun bu topraklarda daha önceden de yaşandı. Başarıya ulaşamayan emperyalistler tekrar aynı oyunu sahneliyorlar.1920'lerde İngiltere'nin yarım bıraktığı işi bugün Amerika yapma derdinde… Dün, 1991'den beri bölgedeki hain unsurlara hamilik yapanlar, bugün onlardan şikayetçiler. Eğer onlar "kötü" Kürt ise İmralı tiyatrosunun mânâsı ne? Kim, bölgeyi işgal ederek iki milyon Arap müslümanın kanını döktüyse asıl terörist ve esas düşman odur! Belirttik… Kim, askerin başına çuval geçirdiyse asıl tehdit odur! Belirttik…Kim, İncirlik'i "işgal ve terör üssü" haline getirip oradan bütün bölgeye saldırılar düzenliyorsa asıl yasa dışı terörist hareket odur! Belirttik…Kim, "Türk-Kürt" gibi sahte kutuplaşmaları sağlayarak meydana getirerek milleti bu kutuplaşmalar içinde bölüyorsa, asıl aradan sıyrılmacı düşman ve bölücü odur! Belirttik… Bunların yanında; Sahte kutuplaşmayı teşvik ederek, asıl düşmanı milletten gizleyip ona işgalde erketelik yapıyorsa o işbirlikçidir! Bunu da belirttik…Deniliyor ki; Amerika, Türk Ordusunu bölgeye çekmeye çalışıyor…Deniliyor ki; PKK, Türk Ordusunu bölgeye çekmeye çalışıyor…Bu söylenilenlerin hepsinin doğruluk payı olmakla beraber meselenin aslı bu değil… Şu ân bölgedeki bütün güçler, askerî eylemlerini siyasî hedeflerine göre belirlemektedir. Gördüğümüz kadarıyla buna bir tek Ankara dahil değil. Hâliyle, tek bir siyasî hedeften bölgedeki güçlerin her birinin tek bir siyasî hedefinden bahsetmek mümkün değil… Amerika Türk Ordusunu bölgeye çektiği zaman ordu, birden köklerini hatırlayarak "Mücahid Mehmedcik" vasfını kazanırsa ve bu vasıfla orada savaşan müslüman kardeşinin yanında silahlarını asıl düşman Amerika'ya çevirirse ne olur? Amerika'nın orduyu Irak'a çekmek istediğini söylerken, onun bunu da hesap ettiğini bilmemiz gerek… 1919'daki gibi emperyalizmin her taraftan kuşatma altına aldığı topraklarımızda topyekûn direnişi kırmak için oynadığı oyun meydanda… Türk'ü Kürt'e kırdırarak, kendisi aradan sıyrılmak istiyor. Demokrasi adıyla oynanan bu oyun bizce son perdesini açmak üzeredir. Eğer bu son perde, işbirlikçilerin de yardımıyla sömürgecilerin istediği gibi sahnelenirse, emin olabilirsiniz ki; bu neticesi yüzyıllara yayılan büyük bir hezimet olacaktır.Bu oyunu bozmak yine bizim elimizde… Çuvalcı düşmanın terör ve işgal üssü İncirlik'te… İncirlik halledilmeden ne bir samimiyetten, ne de herhangi bir kurtuluştan bahsedilebilir. Gerçek bir Kurtuluş Savaşı verebilmek için gerekli olan bütün unsurlar da, Anadolu'da mevcut… Emperyalizmin oyununa gelip, 1000 yıllık kardeşine savaş açmak yerine, emperyalizmin oyununu bozmak için 1000 yıllık kardeşinle ittifak yapman gerekir… Savaşın tarafları belli… Barışın tarafı da belli o zaman. 17 Ocak 1991'den bugüne kadar işgalciyi destekleyenler, bu savaşın bitmesini de istemeyenlerdir. Çünkü bunlar dağlarda dökülen Türk ve Kürt gençlerinin kanına ekmek banarak işkembelerini büyütenlerdir.Samimi olanlar için düşman belli… Gerçek vatansever-inananlar, korkmadan, yılmadan esas düşman tespitini doğru yaparak gerçek terör ve işgal üslerinin ne kadar yaygın ve nerelerde olduğunu muhakkak ki biliyorlar… İslâm temeli üzerine verilen anti-emperyalist mücadeleye katılmak, emperyalizme karşı gerçekten dik durmakla mümkün… Emperyalizme karşı olmadan, anti-emperyalist bir duruş sergilenemez! Emperyalizme karşı savaşmadan, anti-emperyalist bir savaş verilemez.İşgalci Amerikan emperyalizminin kafaya geçirdiği çuvalı çıkarmak için ona karşı başlatılacak savaşın ilk hedefi İncirlik'tir!.. Mehmedciğin vasfının "Rambo" değil, "Mücahid" olduğunu dosta düşmana gösterecek olan, işte bu hedefi yerle yeksân etmek için ileri doğru atacağı adımdır!..***Yazıişleri müdürümüz Sn. Aydın Alkan gözaltına alındı. 2 gün Bayrampaşa cezaevinde alıkonulduktan sonra dergimiz baskıya girerken serbest bırakıldı.***Geçen sayımızda, yazarımız Sn. Osman Halid'e ait olan "İstikbâl Silahta!" başlıklı yazı, yanlışlıkla Cumali Dalkılıç imzasıyla yayınlanmıştır. Düzeltir, yazarımızdan ve okuyucularımızdan özür dileriz. İntikam hissiniz daim olsun!..

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.