Antep Olayları ve İçyüzü


Mustafa Seyfullah Kılıç

Antep’in yiğit insanları geçtiğimiz haftalarda tarihe geçecek bir destan daha yazdılar, emperyalizmin gönüllü uşağı olmuş bir hükümetin yönetiminde, polis ve özel birlikler bölgede bir operasyon gerçekleştirerek sırf Afganistan ve Irakta savaştıkları için , Müslümanların evlerini basarak ve dördünüde şehid ederek ciğerlerindeki kara lekeyi bir kez daha sergilediler halk nazarında. Operasyon , tıpkı bir nevi turnusol görevi gördü , kahramanlarla işbirlikçi hainlerin gerçek yüzlerini ortaya koydu. Tam 13 saat boyunca bir baba –oğul direniş destanı yazdılar tarihe.

Operasyon gece yarısı başladı, Şehitkamil ilçesinde bulunan ve genelde düz damlı karışık yapıların bulunduğu mahallelerde başladı çatışmalar. Polis ilk girdiği evde mukavemetle karşılaşınca artık eskisi gibi armut toplama keyfiyetiyle evlerinden bu insanları alamayacağını anlayınca bölgeye ek ekipler intikal ettirildi. Gece karanlığının henüz sona ermediği üç yada dört saatlik zaman biriminde iki müslüman direnirken şehid edildi. Bu süre içinde operasyonlar şehrin tamamına yayıldı, Şehitkamil bölgesinde 20 kadar ev basıldı bunlardan dördünde karşı mukavemet görüldü, Şahinbey ve diğer ilçelerdede operasyonlar sürerken çatışma bölgelerinde sokağa çıkma yasağı getirildi. Özellikle Şehitkamil bölgesinde basılan evlerin bulunduğu mahalleler de yaşayan halk islami hassasiyet taşıyan bir halktı, bu nedenle polis birlikleri buralardan gelebilecek genel bir mukavemeti önlemeye yönelik olarak megafonlardan Pkk’ya karşı operasyon yaptıklarını ve insanların evlerinden çıkmamaları gerektiğini anons etmey başladılar. Halk ancak sabahleyin hangi evlerin basıldığını ve operasyonlarda kimlerin hedef alındığını anlamıştı. Ayrıca operasyon yapılacak olan evlerin etraflarında yaşayan insanlarda Pkk operasyonu yapılacağı gerekçesiyle boşaltılmış ve akabinde çatışmalar başlamıştı. Şafak sökmesine rağmen silah sesleri susmayan kentte Şehitkamil bölgesinde bulunan Karşıyaka semtinde üç müslüman direnmeye devam ettiler , öğlene doğru bulundukları ev bomba roketatar ve ağır silahlarla dövülmeye başlandı, harabe halindeki evde direniş devam edince bu sefer özel birlikler evin çatısına çıkıp delik açarak içeriye bomba yağdırdılar . Baba-oğul burada şehid düştü alt katta direnişe devam eden diğer bir müslümanda yaralı olarak teslim alındı. Peki bugüne kadar polis sorunsuz olarak girip gözaltı yaparken şimdi neden şiddetli bir direniş gösterildi . Bunun cevabıda son zamanlarda hükümetin Abd yanlısı poltikalarında, evvelki hükümetleride geçmiş olmasıdır. Örneğin Abdulhadi El Iraki olayıda buna bir misal teşkil ediyor. Abdulhadi El Irak’i , Irak direnişinin ünlü komutanlarından biridir, bulunduğu bölgelerde işgal vuku bulunca ailesi ile beraber Türkiye’ye sığınır, mülteci sıfatınıda kazanır. Resmi prosedürlere göre mülteciler hukukundan yararlanması gerekirken Abd’nin isteği üzerine bu ülkeye teslim edilir yani bir nevi kendi hukuklarının ırzına geçerler. Bununlada yetinilmez ve Iraki’nin hanımı ve dört çocuğuda Amerikalı ajanlara teslim edilir . Abdulhadi El Iraki’de tevafuktur ki Antep bölgesinde alınıp teslim edilmiştir. Yani bu hükümet kendisine sığınan bir müslümanı hanımıyla beraber gayri muslim işgalci Abd’ye teslim etmiştir. Bu hukuki manada bir suç en önemlisi bir insanlık sucudur . Daha evvel CIA Türkiye operasyonları hakkında röportaj yaptığımız sayın Osman Karahan ile görüşmemizde Abd’ye teslim edilen kişilerin Iraki ile kalmadığını bir çok kişininde ya dolaylı operasyonlarla yada bizzat hükümetin eliyle Abd’lilere teslim edildiği ortaya çıkmıştı. Avrupada bilindiği üzere CIA bu tür operasyonlar yapmış ve akabinde operasyon yapılan ev sahibi ülke tarafından bu durum protesto edilmiş hatta bununla kalınmayıp sorumlu CIA ajanları hakkında kırmızı bültenle yakalama emri çıkarılmıştır. Yani Avrupa ülkeleri Abd’ye tepki koymuşlar ve bu durumun ülkenin haysiyeti ile oynamak olduğu anlamına geldiğini fiilleriyle ortaya koymuşlardı. Ama Türkiye maalesef bu tavrı gösterememiş tam bir parya mantığıyla hareket ederek hem kel hem fodul bir görüntü ortaya sermiştir. Ayrıca daha evvel El Kaide adına yapıldığı söylenen operasyonlarda gözaltına alınan Müslümanların sorgusunda CIA ajanlarınında bulunması durumu ortaya çıkınca , daha evvel Türkiye dışındaki cephelerde emperyalist düşmana karşı savaşan tüm Türk vatandaşı Müslümanlar artık kendilerini guvende hissetmemeye başlamışlardır. Dolayısıyla teslim olmak yerine direnmeyi tercih ettiler. Tayip Erdoğan’ın olaydan bir gün önce ivedi olarak Amerikan büyükelçisi ile görüşmesi daha sonrada Davos gezisini iptal etmesi bir hareketliliğe yorulmuştu, hemen sonrada bu telaşenin sebebi operasyonla ortaya çıktı. Hedef Antep’ti ve CIA ajanlarının gösterdiği yerlerde Müslümanlar katledildi.


Operasyon devam ederken şakşakçı medya teröristlerin kıskaçta olduğunu, ballandıra ballandıra ekranlarından verirken İslamcı medyada süt dökmüş kedi gibi susup ete süte dokunmayan haberlerle günü geçiştirmeye çalıştılar. Oysa orada şehid edilen dört müslüman ve gözaltına alınan 19 müslüman bu İslamcı medyanın okuyucu kitlesini oluşturan unsurlarından biriydiler. Baran dergisi Müslümanlara sahip çıkan haberler yaptı , Hakka Yürüyüş dergiside süren operasyonun emperyalizmle işbirliği olduğunu açıklayan bir basın açıklaması yaptı. Bunların dışında en radikalinden en ılımlısına kadar diger tüm İslamcı medya şehid edilen Müslümanların terörist olduğunu açık açık yazdılar utanmadan..


Şehid edilen Müslümanların kimliklerine bakıldığında bu kişilerin Türkiyeye yönelik bir eylemlerinin olmadığı aksine her fırsatta Türkiyenin dibini oymaya çalışan , askerinin başına çuval geçiren ve kanlı çizmeleriyle İslam dunyasını çiğneyen Abd ‘ye karşı Afganistan ve Irak’ta savaştıkları ortaya çıktı. Şehid olan baba oğlunda daha evvel Afganistana gidip geldikleri , yine Antep bölgesinde Afganistan konusunda yardım topladıkları çeşitli kanallarla bölgeye yardım yaptıkları dile getirildi. Bu kişiler bu bağlamda kimin için terörist olurlar düşünelim. Hiçbir eylem yapmadıkları Türkiye topraklarında bu kişiler bu ülke yönetimi ve halkı için bir tehdit teşkil etmiyorlar asla , tehdit olarak bu kişileri algılayabilecek tek ülkede Amerika olduguna göre , bu ülkede Amerika ile savaşmak bu hükümet döneminde artık suç olarak sayılmaya başlamıştır. Kendi askerinin başına çuval geçirilirken uluslar arası poltikaya halel getirmemek adına tecavüzcüsüne aşık olan genç kızın psikolojisi ile yaklaşan bu ince siyaset budalaları , söz konusu efendileri Amerikanın güvenliği olunca Müslümanları katletmekten asla çekinmediler. Birde tv ekranlarından çıkıp terörizme karşı tutumlarını devam ettireceklerine dair yayvan tavırlarla mülakat verdiler, tabi teröristden kasdettikleride efendileri Abd’yi İslam coğrafyasında diz çökmeye zorlayan bu İslam mücahidleri idi, evet açık açık söylüyorumki orada toprağa düşen baba-oğul ve diğer insanlar hem şehid hemde kahramandırlar. Bunuda takiyye kültürü saçmalığına sığınıp söyleyemeyen ahmak köşe yazarlarına ve Filistin davasının acıları üzerine şurda burada prim yapıp kendi ülkesinde ırzına geçilen Müslümanları görmezden gelen ahmak İslamcı takımınının gözüne soka soka yazıyorum. Ne Tayip Erdoğan bunun hesabını Allah’a verebilir, nede tuttukları köşelerinden halka gazetecilik oynayan bu tipler ..
Artık anlaşılmıştırki yukarıda bahsettiğimiz gibi bu ülkede Amerikan karşıtı tavır almak suç olarak gösterilmektedir. Amerikaya karşı savaşmışsanız yada tavır almışsanız bu hükümet nazarında suçlu sayılmaktasınız. Bu da ancak bir sömürge valisinin ve yönetiminin tavrını andırmaktadır dolayısıyla bağımsız Türkiye masallarına da artık sokaktaki sıradan vatandaş bile inanmamaktadır.


Anlaşılan o ki , ergenekon , el kaide falan derken asıl mevzunun antiamerikan tarafın bu ülkeden tasfiye edilmeye çalışıldığıdır. Mevzu, hangi kanattan olursa olsun gerçek vatanseverlerin birleşmesinin zaruretini ortaya koymaktadır. Tarafların belli belirsiz görünmeye başladığı bu dönemde Müslümanlara düşen ise dik durmaktır. Büyük mütefekkirin dediği gibi ;
‘’Dik durun karşınızda leşler var’’

Antep yiğitlerine selam ..
ÇEÇEN.ORG

Mustafa Seyfullah Kılıç

5 yorum:

  1. Kime ve niye direndiler....

    Bütün sorunun yanıtı burada gizli.
    Kimseyi kandıramazsınız.

    YanıtlaSil
  2. Nadir bir anlatım tarzı tebrik ederim, islamcı basının tavrı mide bulandırıcıydı gercekden

    YanıtlaSil
  3. Sayın Mustafa Seyfullah Kılıçın yazılarını takip eden birisi olarak son derece önemli tesbitlerde bulunmuş teşekkürler ederim ...Yukarıdaki yazı gerçekten son dönemde estirilen ve amerikanın topraklarımız üzerinde ki emperyalist planlarına da darbe teşkil etmektedir...EVET adı sözde islami olan medya !Amerika ile bu operasyonda ortak oldu...

    YanıtlaSil
  4. Vakit'in, Milli Gaste'nin şehid edilen müslümanlar için birinci sayfalarından "teröristler" demesini unutmayacağım...

    Her fırsatta, "Mürtedlerden gelen haberlere itibar etmeyin, zira onlar yalancıdırlar" mutlak ölçüsünü yazan bu "İslamcı" medyayı kınıyorum!

    Siz mürtedlerin haberlerine itibar ettiniz! Onların diliyle MASUMların HAKKında İFTİRA attınız!

    Şeriat Zahire göre hükmeder! Söyleyin sizin hükmünüz nedir?

    YanıtlaSil
  5. sen ne dedıgının farkında deilsin dostum.orada asıl sehit özel harekat polisi abimizdir.gercek müslüman müslüman türk polisine silah sıkmaz.kendinizi ce
    hennemde bulacaksınız cennet beklerken.siz cia nın mossad ın oyuncagı olmaya devam edin.ALLAH bi gün gelecek nurunu tamamlayacak ama sizinle degil hakiki ve bilinçli müslümanların eliyle.

    YanıtlaSil

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.