ERBAKAN VE TRİLYONLAR (2)

Nevzat laleli
nlaleli@mynet.com http://www.yuvamiz.net/
Hatıralar yazı serisi
MİLLİ GÖRÜŞ NEDİR
Milli Görüş, temeli sevgi, şefkat, barış ve kardeşlik olan kaba kuvveti ve menfaati değil, hakkı üstün tutan ve 6 milyar insanın hepsinin saadetini isteyen bir medeniyet projesidir. Milletimizi bin yıllık tarihinin bir özetidir.
Milli görüş, materyalist değil maneviyatçı bir görüştür. Bu gün en çok ihtiyacımız olan “önce ahlak ve maneviyatı” esas alır.
Milli görüş, madden ve manen kalkınmanın adıdır. Yeniden büyük Türkiye demektir. Bağımsızlık demektir.
Kaba kuvveti değil hakkı ve adaleti üstün tutan görüştür.

Bu ülkede yaşayan her kesin ırkı, rengi, cinsiyeti, dili, dini, mezhebi ve siyasi görüşünü gözetmeden, onların insan haklarını ve özgürlüklerini savunur.
Devlet millet kaynaşmasını esas alır.
Gelir dağılımında zümresel ve bölgesel adaletsizliğe karşı çıkar.
Uydu değil Lider ülke idealine sahiptir.
Özetle milli görüş; Barış ve huzuru, Hürriyeti, Adaleti, Refah’ı, saygınlık ve izzeti temsil eder. (Recai Kutan - 31.08.2007 Basın toplantısı)
İŞTE ERBAKAN VE YAPTIKLARI
Takdir edersiniz ki “Hortumlarını kestiği için kendisine düşman olan rantiye gazeteleri ve televizyonları tanıtamaz Erbakan’ı.” Erbakan’ı tanıyabilmek demek onun fikirleri ve ülkemize ve insanımıza neler yaptıklara yakından bakmak lazımdır.
Milli Görüş’ün 1969 da ülkemizde yeniden çıkışını sağlayan insan Erbakan’dır. Yeniden diyorum, çünkü bizzat kendisi “Milli Görüş”ü tanıtırken; “Bu görüş Sultan Alparslanların görüşüdür. Sultan Fatihlerin, Kanunilerin görüşüdür. Akşemseddinlerin, Molla Güranilerin görüşüdür…” diye tanıtmıştı. (1969 - Milli Nizam Partisinin Kuruluşu)
Teknoloji ve sanayi sahasında yaptıkları hizmetler “Mühendisler harekâtı” adı verilen bu siyasi çalışmalara yakışacak şekildeydi.
Sanayileşmeyi millî dava haline getirip bu uğurda ömrünü vakfeden, Türkiye'de ilk kez yerli motoru imal eden (Adı önce Gümüş motor, Pancar motor) odur.
Türkiye'nin ilk yerli otomobilini üreten yine odur. “Ağır Sanayi hamlesini başlatarak, Her İl’e bir fabrika” diye çıkan ve bu konuda 200 Ağır Sanayi fabrikasını kuran odur.( 1974-77)
Türkiye'de uçak sanayini kurmak için olağanüstü bir mücadele veren yine odur.
Anadolu sermayesini ayağa kaldıran ve Anadolu Tüccarının sanayicisinin TOBB (Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği) Genel Başkanlığını (1968) ele geçiren odur. Türkiye’yi bir baştan bir başa sanayi siteleri ile donatan ve KOBİ'lerin oluşumunu sağlayan odur.
IMF devre dışı bırakarak ekonomik kalkınmayı başaran, İlk denk bütçeyi yapan, Askerine, siviline, memuruna, işçisine Cumhuriyet tarihinin en büyük zammını veren, halkın tükettikleri mallarda bir zam yapmayarak zamsız ve vergisiz kalkınmayı başaran odur.
Millî kaynaklardan sağladığı ve her biri 10 milyar $ değerinde toplam 30 milyar $'lık 3 adet kaynak paketi hazırlayıp uygulamaya koyarak, elde edilen gelirleri gerekli hizmetlere tahsis eden, Türkiye'nin siyasi, iktisadi ve kültürel bağımsızlığı için mücadele eden odur.
Memur maaşlarını yüzde 130, İşçi ücretlerini yüzde 102, BAĞ-KUR emekli maaşlarında yüzde 300 oranında artışla BAĞ-KUR emeklilerine 866 milyar TL., memur emeklilerine 985 milyar TL. ve işçi emeklilerine de 2.074 milyar TL sağlayan yine odur.
Köylünün ürününe, yüzde 312 artışla 136 trilyon TL. ödeme yaptı. % 50 oranında gübre sübvansiyonu yanında bir yıl önce 366 milyon $ olan gübre desteğini 629 milyon $'a çıkaran, Esnafa düşük fâizle sağladığı kredi hacmini 57 trilyon TL'den 80 trilyon TL'ye çıkaran
odur.
Türkiye'nin onurlu duruşunun temsilcisi olan, halkı Müslüman 8 ülkeyi bir araya getirerek aralarına ABD’yi, AB’yi veya İngiltere’yi aralarına almadan D-8’i kuran odur.
Kıbrıs'ı Enosisci Rumlara bırakmayan (1974 Kıbrıs Barış Harekâtı) 1991 Körfez krizinden beri kapalı tutulan Kerkük-Yumurtalık petrol boru hattını açarak ülkemize gelir getirmesini sağlayan. Kuzey Irak sınır ticaretini harekete geçirerek Güneydoğu halkının ekonomik durumunu iyileştiren yine odur.
Kamu İktisadi Kuruluşları'nın açıkları zararlarının bütçeden karşılanması yerine, 'Havuz Sistemi' uygulaması ile KİT'leri kâra geçirdi. Devletin iç borçlanmasını önledi. Son elli yılın ilk denk bütçesini kanunlaştırdı.
Sosyal yardım fonunda toplanan paraların ancak % 11'i yoksullara dağıtılırken, fonda toplanan 60 trilyon TL'nin tamamını, yani % 100'ünü yoksullara dağıttı. 100.000 öğrenciye 1'er milyon TL. burs verilirken 200.000 öğrenciye 4'er milyon TL. burs verdi.
Çekiç Güç'ün görev süresini sona erdirdi. Terör olaylarını Türkiye'nin gündeminden düşürdü. Doğu ve Güneydoğu'da köylere dönüş projesini başlattı.
Erbakan’ın yapmadıkları da vardır. Onları şu şekilde sıralayabiliriz.
Enkaz edebiyatı yapmadı. Halkın ihtiyaç maddelerinin hiç birine (benzin ve mazot dahil) bir kuruşluk zam yapmadı. Kesinlikle yeni vergiler koymadı, devlete para lazım diyerek karşılıksız para basmadı. IMF'den borç almadı, Hazine Bonosu ve Devlet Tahvili satarak iç ve dış borçlanmaya gitmedi, ülkeyi faiz sarmalına mahkûm etmedi. Ratiyecilere prim vermedi. Onların ve rantiyeci medyanın borç erteleme taleplerini kabul etmedi.

Demokrasiden taviz vermedi. Bakanlardan kurulu yüksek İnsan hakları Kurulunu kurarak insan hakları ihlâllerine fırsat vermedi.Yazacak daha birçok icraat varken bunları burada anlatmaya da yazmaya da ne yerimiz ne de konumuz müsait değildir.

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.