Dostluk, Kinle Kurulmaz.


Futbol maçı dolayısıyla Ermeni ve Türk ırkçılığı adına zılgıt mı çekilmek istenmektedir.

Birileri ille de korkular ve endişeler üzerinden siyasi oy tahvili derdinde. Basitleşen ifadelerle doldular. Sanki siyaset değil, Ümraniye çöplüğü gibi bir yapı var. Ya koksun ya da korkutulsun istiyorlar.
Maçları savaş, savaşları maç sanıyorlar. Gerçekleri değişmez doğrular haline getiremezsiniz. Gerçekler olmuştur ama olacak gerçekler farklı olabilir, olmalıdır da.
İstemeyebilirsiniz, karşı da çıkabilirsiniz, endişeleriniz veya korkularınız da olabilir ama bunu devlet politikası haline getirirseniz geleceğinize, evlatlarınıza ihanet etmiş olursunuz. Devlet şahsileştirilmiş kinlerle yönetilmez. Burası bir kabile devletçiği değil.
Önceki yazımda okuyucum merak ettiğini belirtiyor Sayın Cumhurbaşkanının Ermenistan’a maç davetine icabeti konusunda ki düşüncelerimi. Bu ziyaretin Türklüğe veya İslam âlemine ne faydası var diye soruyor.
Ermenilerin geçmişte ve elan neler yaptığını ve yapmakta olduğunu biliyorum. Dedem Ermenilerin zulümlerini görmüş ve onlara karşı cephe de bizzat savaşmış bir çavuştu.
Kin ve öfke insanın bünyesini zehirler. Toplumları da zehirler. Yanlışlar yanlışlarla düzelmez. Bizim kin ve öfkelerimizi birileri kullanmak istiyor. Geçmişte Ermenileri kullandılar, bugün de kullanmaktan çekinmiyorlar. Dün asala, bugün Ergenekon ne farkı var. İkisi de bizi öldürmekle meşguldü. Ama ikisini de kullanan güçler aynı değil mi?
Türklüğün örfünde davete icabet vardır. Davete icabet İslam’a göre de sünnettir. “Davet edildiğin yere erinme, davet edilmediğin yerde de görünme” Davetten kaçınmak ve uzak durmak Dünyada Türkiye’nin büyüklüğüne yakışmazdı. Uzanan bir dalı beğenmemek, daveti edeni değil, daveti kabul etmeyeni küçültür. Duygularla siyaset olmaz. Siyasi yönelimler, marjinal söylemler değildir.
Marjinallikte fikir değildir. Laboratuara girip analiz edilmemiş geçmiş ve gelecek tahlilleri eksik bir fikirle memleket idare edilmez. Cumhurbaşkanının kamuoyu yoklaması yaptırması da çok önemli. Halkın görüşüne, cumhurun isteğine uygun hareket etme isteği de, halka değer verildiği düşüncesini doğurmuştur.
Gitmediğiniz yer sizin değildir. Biz büyük bir devletiz. Ermenistan ise öyle mi? Çağımızda ilişkiler devletlerin gelecek ve kazanımları üzerine oluşurken, geçmişe takılı kalmak, yetmez. Ülkenin ilerlemesinden gocunanlar mı var.
AB ve ABD atılan adımlardan mutlu oldular. Mutlu ve umutlu olmak güzel değil mi? Ülkemizin nasıl vazgeçilmez bir ülke olduğunu ve cazibesini ne kadar artırdığını da görmek gerekir. Büyüklük hamaset duygular ve söylemlerle oluşmaz. Büyüklük, akıl ve idrakle düşünerek, adımlarımızı tartarak atmamızla oluşur. Sırf Ak Parti’ye ve onun seçtirdiği Cumhurbaşkanına karşı çıkmak adına söylenenler çok çirkin, seviyeden yoksun ifadeler.
İlk defa Erivan’a bir Cumhurbaşkanımız gidiyor. Bu tarihi bir olaydır. İlerde tarih bunu olumlu veya olumsuz olarak değerlendirecektir. Ama tarih, muhalefet olsun diye söylenen içi boş söylemlerle oluşmaz.

Tarih onları kaydetmez. Tarih olanları sözlerden daha kıymet verip yazar.

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.