BU TARIHIMIZIN EN BUYUK DOLANDIRICILIK OLAYIDIR NACI KAPTAN
Alman hakim elindeki tokmagi kursusune vurarak dedi ki " Bu tarihimizin en buyuk dolandiricilik olayidir ! " Savcilikca suclananarak ceza alanlar ise boyunlarini egdiler suclarini kabul ederek , Bagis yapanlardan ozur dilediler !!!. Hakimin bu sozuyle, 42 milyon euro bagis yapanlari dolandirmis olan, DENIZFENERI DERNEGININ isigi sondu ! Basbakanin soylemis oldugu , Deve kervanlarinin yola ciktigi belgelendi. Develer,Almanya'dan yuklendi, Deve yuku paralar Turkiye'de AK partinin kankasi olan BEYAZ Holdinge teslim edildi. Kaderin oyunu ; AK ve BEYAZ ayni deve yukunde bulustular ! Sair Ozdemir Asaf oyle demisti; "Tum renkler kirlendi, Birinciligi beyaza verdiler " AKP ve Basbakan Erdogan'a cok yakin olan KANAL 7 TV'nin eski calisanlarinin bu buyuk dolandiriciligi da boylece belgelenerek karara baglandi. Sucun ve suclunun tesbiti sadece Almanya'da yapilmistir. İcinden milyonlarca Euronun aktigi bu buyuk capli borunun icinden gecen paralarin nereye akmis oldugu cok onemlidir. Para kimlere verilmistir ? Hangi amaclarla kullanilmistir ? Tum isaretler , Basbakan Erdogan'in da kurucusu oldugu KANAL 7 TV'yi isaret etmektedir! KANAL 7 TV ile Beyaz Holding'in yoneticisi Zekeriya Karaman Basbakanin en mutemet adamlarindan birisidir ! Para aktariminda kuryelik yaptigi belirlenen Zahit AKMAN sessizligini koruyarak RTUK BASKANLIGINA devam etmektedir. Zahit Akman'i bu goreve getiren Basbakan ve TBMM Baskani da sessizdir ? Kara para aklamayi izlemesi gereken MASAK da sessizdir ? Maliye Bakani sessizdir ? Adalet Bakani konuya iliskin zorunlu aciklamalar yaparken, Dolandiricilgin sadece Almanya ayagini konusmakta , Turkiye'ye aktarilan paralarin akibetinden, Kuryelik yaptigi aciklananlardan ise Hic bahsetmemektedir. AKP tarafindan parlatilmis , Zorlama ile cikartilan kanunlarla , istedigi gibi bagis toplayabilecek hale getirilmis, Yuzde yuz vergi muafiyeti saglanmis olan DENIZFENERI DERNEGI'nin ucu, Icinden milyonlarca euronun aktigi borularin ucu, AKP'yi gostermektedir. Daha da onemlisi, Turkiye'deki DENIZFENERI Derneginin Delilleri karatmasini onlemek icin, gecikmeksizin tum hesaplarina el konulmali, Incelemeler baslatilmalidir. Yine Almanya'da milyonlarca mark toplayarak, Paralari deve eden , YIMPAS Holdingin de DENIZ FENERI DERNEGI ile bagi oldugu ortaya cikmistir. ALLAH ADIYLA ALDATANLAR Bir araya gelmisler, Almanya tarihinin en buyuk dolandiriciligini gerceklestirmislerdir. Bu Dernegin toplamis oldugu paralar, Bu kadir bilir halkin cebinden, yalan dolanlarla alinmis olan paralardir. Karsiligi namus, alinteri , emektir !!! Basbakan, var olan suphelerden partisinin ve kendisinin arinmasi icin Hic kizmadan, bagirmadan, kavgalara girmeden, Bu dolandiriciligin Turkiye ayagini sorusturmaya actirmalidir. Maliye bakani,adalet bakani ve basbakan Turkiye'de acilmasi gereken davadan ellerini cekerek Yarginin ozerk calismasina ortam hazirlamalidirlar. Ve MASAK devlet kurumu oldugunun ayirdina varmali Bu kara paranin izini surmelidir. Ataturk tarafindan Cumhuriyet Savcilarinin tanimi yapilirken, Kimsesizlerin Kimsesi olarak nitelenmis olan , Cumhuriyet savcilari ise, En az Van, Semdinli ve Ergenekon savcilari kadar cesaretli olmalidirlar ! Naci Kaptan 17.09.2008
Deniz Feneri davasında karar açıklandı 17 Eylül 2008
Almanya'daki Deniz Feneri davasının bugünkü duruşmasında yargıç Johann Müller, üç sanığın da dolandırıcılık suçundan mahkum olduklarını açıkladı. Sanıklara savcının talep ettiğine yakın oranda hapis cezası verildi.
SAVCININ CEZA TALEPLERİ
Savcılar Kertsin Lotz ve Isabel Grünwald, Mehmet Gürhan için 6 yıl, Mehmet Taşkan için 3 yıl ve Firdevsi Ermiş 2 yıl hapis istemişti. 6 yıl hapis istenen Mehmet Gürhan'a 5 yıl 10 ay ceza verildi.
3 yıl hapis istenen Mehmet Taşkan için ise 2 yıl 9 ay hapis kararı çıktı.
2 yıl hapis istenen Firdevsi Ermiş için ise 1 yıl 10 aylık hapis cezası verildi. Ancak sanık 1,5 yıldır tutuklu olduğu için duruşmadan sonra salıverildi. Mehmet Gürhan 23 Nisan 2007'den bu yana gözaltında bulunuyordu. Buna göre Gürhan aldığı 70 ay cezanın üçte ikisini çektikten sonra yani 29 ay sonra serbest kalabilecek. Gürhan ayrıca 6 ay sonra hafifletilmiş cezasını çekmeye başlayacak. Hafifletilmiş cezada haftada bir gün izin ve ziyaret saatlerinin uzaması gibi durumların olduğu öğrenildi. 14 aydır gözaltında bulunan Mehmet Taşkan ise 2 yıl 9 ay hüküm giydi. Taşkan'ın bugün tutukluluk halinin kaldırılmasına karar veren mahkeme heyeti cezanın geri kalan 19 aylık kısmının nasıl çekileceği hususunda avukatlar ile savcılığın bir araya gelerek karar vereceklerini bildirdi. Buna göre Taşkan cezasını ya tamamen hapiste geçirebilir ya da sadece geceleri yatmak için cezaevine dönecek. Anlaşma sağlanana kadar, Taşkan serbest kalacak. 17 aydır gözaltında tutulan Firdevsi Ermiş'in 1 yıl 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar veren mahkeme sanığın gözaltı süresini hesaba katarak geri kalan 5 aylık cezasını iki yıl tecil etti. Buna göre Ermiş bugün serbest bırakıldı. Sanıklar ve savcılık kararda anlaşarak temyize gitmeyeceklerini açıkladılar. Frankfurt Yüksek Eyalet Mahkemesindeki karar duruşması sanıkları getiren araçların trafikte sıkışması nedeniyle 20 dakika geç başladı. ALMANYA'DAKİ EN BÜYÜK SKANDAL Hakim Johann Müller gerekçeli kararında bu davanın Almanya'nın en büyük bağış skandalı davası olduğunu belirterek daha önce çok ses getiren UNICEF Almanya davasını dahi geçtiğini söyledi. Deniz Feneri e.V'nin Alman yasalarına göre kurulmuş bir dernek olduğunu hatırlatan Müller kararı Alman yasalarına göre verdiklerini hatırlattı. Bu davanın Türkiye'de siyasi malzeme yapılmasınndan dolayı üzüntü duyduğunu dile getiren Müller basında bu yönde çıkan haberleri takip ettiğini kaydetti. Ayrıca mahkemeye baskı ve davanın Türkiye ile Almanya arasında pazarlık konusu olduğu yönündeki iddialara da değinen Müller, bunun sadece rutin bir bilgi alış verişi olduğunu ve herhangi bir pazarlığın olmadığını vurguladı. Müller, "Burası Almanya. Burada yargı bağımsızdır. Hiç bir şekilde baskı söz konusu değildir" dedi. 5 yıl boyunca 20 binden fazla bağış sahibinin güvenlerinin zedelendiğini belirten Alman hakim Almanya Deniz Feneri'nin toplam 41 milyon avro bağış topladığını söyledi. Türkiye'ye giden toplam miktarın da 17 milyon avro olduğunu kaydeden Müller bunun 8 milyonunun Türkiye Deniz Feneri'ne gittiği, geri kalan kısmın çeşitli yerlerde kullanıldığını ifade etti. DOLANDIRICILIKTAN HÜKÜM GİYDİLER Amaç dışı kullanılan paradan sadece 4 milyon avronun Almanya'da kaldığını bildiren Müller yargılananların dolandırıcılıktan hüküm giydiklerini anlattı. Gerekçeli kararda olayın Türkiye boyutuna da değinen Müller, Mehmet Gürhan'ın dernekte yönetici olmasına karşın büyük orandan Türkiye'den yönlendirildiği ve karar vermede tek yetkilinin kendisi olmadığını, Türkiye'de Zekeriya Karaman'ın ön plana çıktığını vurguladı. Müller, kararında sanık Mehmet Gürhan'ın, İsmail Karahan, Harun Yoldaş, Mustafa Çelik ve Zahit Akman ile geçmişte ticari ilişkileri olduğunu belirtti. Savcılar Kerstin Lotz ve Sybilla Gotwald davanın beklenmesi sırasında Türk gazetecilerle yaptıkları görüşmede hiç bir davada bu kadar çok basın mensubu görmemiş olduklarını ifade ettiler. Karardan sonra CHP milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu Başbakan Tayyip Erdoğan'a seslenerek bu davanın Türkiye boyutunu inceletilmesini istedi.Kılıçdaroğlu Zahit Akman ve SPK başkanının istifasını istedi.
Euro 7 bağış parasıyla kuruldu 17 Eylül 2008
Euro Euro 7'nin (Kanal 7 Avrupa) 750 bin Euro ödenmiş sermayesinin 500 bin Euro'sunun nakit bağışlarla ödendiğini belirten Alman savcılara göre bağışların aktarıldığı şirketler şöyle: 2002-2007 arasında Deniz Feneri'nin topladığı 41 milyon 423 bin Euro'nun 16 milyon 882 bini amaç dışı kullanıldı. Nakit paraları kuryeler Kanal 7 Türkiye binasında Zekeriya Karaman'a teslim ettiler. Bağış miktarı ve amaç dışı kullanılan miktar belirlenemedi. Beyaz Holding'e, 1.5 milyon Euro'su bağış paralarından olmak üzere 1.8 milyon Euro ödendi. 196 bin Euro TELTEC isimli firmaya, 135 bin Euro Yurthaber Ajansı'na, 225 bin Euro ASS-PLAN'a, 49 bin Euro European Consulting'e, 35 bin Euro de Taxi Quick şirketlerine sermaye yapılmış, 178 bin Euro taksi lisanslarına verilmiş. MARTEMSAN firması, Deniz Feneri Almanya'ya 5 ton çay, 5 ton kesme şeker gibi gıda maddeleri içeren göstermelik faturalar kesmiş. Burada dikkat çeken çok yüksek olması. Kaldı ki, derneğin bu malzemeleri muhafaza edebilecek bir deposu da yoktu. Deniz Feneri ile AYTAÇ firması arasında da bir anlaşma vardı. Kesilen 94 faturada Mehmet Gürhan alıcı. Ancak 2006 - 2007 arasında AYTAÇ'a hiç ödeme yapılmamış. AYTAÇ'a sözde giden 1 milyon 648 bin Euro'nun amaç dışı kullanıldığını tahmin ediyoruz. AYTAÇ firması halen Karabük cezaevinde hükümlü bulunan YİMPAŞ şirketinin sahibi Dursun Uyar'a ait.
__._,_.___ .
__,_._,___
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum ,parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır...Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş ,Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.
-----------------------------------------------------------------
"ANADOLU HABER GÜNLÜĞÜ" grubu.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.