Livni Araplara büyük bir hizmet sundu

abdulbariatwan

İsrail dışişleri bakanı Tzipi Livni Gazze'de köklü değişiklik vaadinde bulunurken, Başbakan Yardımcısı Haim Ramon da Gazze saldırısının Hamas'ı ortadan kaldırmayı hedeflediğini belirtti. Fakat katliamdan dört gün sonra çıkarılacak sonuç, değişimin sadece Gazze'de değil, bütün Arap bölgesinde, İsrail ve özellikle de Arap müttefikleri aleyhine olacağı yönünde. Hamas da bombardımanın enkazından daha güçlü çıkacak.
Arap bölgesi kaynıyor ve uyanış Moritanya'dan Arap Körfezi'ne kadar uzanıyor. Gazze'nin direnişi Arap ve Müslümanları birleştirdi. Gerçekçilik ve akılcılık adı altında Amerikan-İsrail projelerine doğrudan veya dolaylı olarak katılan bazıları dışında hiç kimse bu kuralın dışına çıkmış değil.
Gazze'nin şehitleri temiz kanlarıyla birçok sürpriz gerçekleştirdi. Bazıları şöyle: Bazı Arap halkları arasındaki bazı anlaşmazlıklar ve olumsuzluklar ortadan kalktı; fitne tohumları ekmeyi ve bölünmeleri derinleştirmeyi amaçlayan kışkırtmalar sebebiyle geciken uzlaşılar geldi.

Hamas Arap dünyasının her yerinde
İşte onurlu güçler Gazze'deki kardeşleriyle dayanışmaya girerek Kuveyt'te ayağa kalkıyor. Kuveytli milletvekilleri saldırıyı, Amerikan desteğini ve dünyanın sessizliğini kınayarak seslerini yükseltiyorlar. İşte Irak halkı inancın birliğini teyit ederek ve kanlı Amerikan projesindeki mezhepçilere meydan okuyarak, 'asaletin şeridi'ndeki direnişçilere mutlak bir destek verip dev gösterilerle sokaklara döküldü.
Arap halkları, kendilerini en temel insan haklarından mahrum bırakan entrikacı rejimlerin gölgesinde iç sorunlarını ve günlük sıkıntılarını unuttu. Öfkelerini ve Gazze'de abluka altında bulunanlara yardım etmek için çocuklarının lokmasını vermeye hazır olduklarını ifade ederek sokaklara döküldü. İşte
eğişim bu. Değişim hareketinde en önemli kıvılcımı çakan Gazze halkının bütün
Arap halklarıyla yan yana bu değişimden en fazla yararlanacak taraf olacağı kesin.
İsrail Hamas'ı Gazze'den söküp atamaz. Çünkü Hamas sadece Gazze'de değil, Arap dünyasının dört bir yanında. Bu stratejik hata, İsrailli siyasetçilerin ve stratejistlerin gerçeklerden bihaber olduğunu su yüzüne çıkarıyor. Bölgenin yaşadığı önemli sancılar, yeni bir dönemi müjdeliyor. Bu savaşın rejimlerin, orduların ve generallerin karşısında diz çöktüğü bölgesel bir güç tarafından çıkarıldığı tartışmasız. Fakat işgalcilerle kurbanları veya sömürgecilerle sömürülen arasındaki savaşlar ne zaman denk olmuş ki? Cezayirliler 1 milyon şehit vermedi mi? Peki niçin 'akılcıların' sözünü dinlemediler ve direnişi bırakmadılar? Iraklılar 1,5 milyon Iraklı'yı kaybetmedi mi? Niçin silahı bırakıp eski Britanya başbakanı Tony Blair veya ABD Başkanı George W. Bush'u sokaklarda dans ederek karşılamadılar?
İsrail tankları yüzölçümü 1 kilometrekareyi geçmeyen Cenin kampını basmak için 10 güne ihtiyaç duydu. Acaba Gazze'yi işgal etmek için kaç haftaya ihtiyaç duyarlar? Mısır hükümetinin Refah sınır kapısını sivillere kapatması, bütün sınır kapılarının savaştan kurtulmak için kaçanlara açılmasını şart koşan uluslararası sözleşmelerin açık bir ihlali. Suriye ve Ürdün de aynısını Iraklı mültecilere yapmıştı.
Mısır Dışişleri Bakanı Ahmed Ebu Gayt'e, yoksul Sudan'ın komşularından ve özellikle de Eritre'den 4 milyondan fazla mülteciyi kabul ettiğini hatırlatırız. Yemen'e 1 milyondan fazla Somalili mülteci sığındı. Bu iki ülkenin tek bir mülteciyi geri çevirdiğini duymadık.
Sınırlarını Gazzelilere kapatmakla övünen ve bir lokma ekmek veya çocuklarına süt bulmak için sınıra yaklaşanlara ateş açmakla tehdit eden Ebu Gayt ve devlet başkanı hangi değerlere inanıyor? Bunlar Mısır halkının değerleriyle ve tarihiyle uyumlu değil.

Ümitsiz Arap sistemi sarsılıyor
Bu utanç verici tavırlar, olağanüstü bir Arap zirvesi düzenlenmesine yönelik çağrıların
karşılıksız kalmasını açıklıyor. Zira zirveye karşı çıkanlar ABD ve İsrail dolduruşuna boyun eğiyor. Onlar yapay acziyetlerinden mutlu; halk tepkisinin geçmişteki gibi birkaç gün sonra dineceğine eminler. Fakat yanılıyorlar. Zira İsrail saldırıları sürdükçe halkın öfkesi de sürecek; Gazzeliler birkaç gün direnip bazı
İsrail tanklarını imha edince ve işgalci güçlere kayıp verdirince öfke zirveye vuracak.
İyilik, kötülüğün içinden gelebilir. Kader birliğini teyit etmek, direniş zemininde uzlaşı sağlamak, ümitsiz Arap sistemini sarsmak ve bu sistemin ayıp yerlerini gizleyen dut yaprakları düşürmek için Arap vatanının dört yanında patlak veren gösteriler, bu iyiliğin somut halidir. Livni iki devletli çözümü yok ederek, aldatıcı barış girişimini gömerek, şiddet ve terör ateşini tutuşturarak, Batı'ya ve ABD'ye yönelik nefreti derinleştirerek, İsrail'in dünyanın güvenliği, istikrarı ve halkların refahı üzerinde ne kadar tehlike yarattığını göstererek ümmete büyük bir hizmet sundu.

(Londra'da Arapça yayımlanan Kuds ül Arabi gazetesi, genel yayın yönetmeni, 30 Aralık 2008

Radikal

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.