Tarık Sezai Karatepe
Elli kilo çaydır ‘kaçak’ cinsinden. Kınadır, hurmadır; şifa niyetine.
‘Fırsatı ganimet bilerek’ sıyrılmışsa aradan silahlar… Döşemeli boydan boya, toprağa gömülü pat patlar.
Bir kabustur, Yayladağ’dan Habur’a can yakan. Bacak koparan, kalça yerinden.
‘İlelebet kapalıyız, dostluğa, kardeşliğe!’ diyerekten, ince bir itinayla(!) örtülmüştür üzeri toprakla.
……………..
Kırmançi bir ezgiyle koyunlarını otlatırken Abdullah, vermiştir bacağını soysuz bir mayına. O gün bugün, bıçak açmaz ağzını.
Bakamaz yüzüne sözlüsünün, on dokuzunda kışa dönmüştür baharı. Sedirden seyreder hayatı. Pencereye konan hüdhüd müdür, saka mı?
Akranları, düşerken yollara başlık parası niyetine, çeşme başında duyulur acının en tazesi:
‘Topala verecek kızım yok, bekledi boşuna bunca sene!’
Firavun’dan bir mirastır. Sağ bacakla, sol kol. Çaprazlama işkence.
…………….
Bekir, sapmıştır tarlaya, okul yolundan. Bağrı yanmıştır babasının, suya hasrettir sabahtan. Hamaylısını bırakıp bir duvara, koşar gider, yürek yangınına.
Değneğin bir ucunda helkisi, ötekinde yufkası, yumurtası, çöreği, çökeleği…
‘Babam ne de sevinir!’ derken uzaktan, bir namert tuzakla uzaklaşır dünyadan.
Çığlıktır kopan; cılız, çaresiz, sessiz. Boynunda mendili, dizinde şalvarı babası getirir biçareyi, kucağında.
“Olan oldu, hır çıkarma bundan gayri, ölenle ölünmez. Ne yaparsın, benim yeğenim, aha şunun dayısı, karnında beş aylığıyla karısı… Toprakta kalır acısı.
Şu mezarlık ses verse neler söyler neler!”
“Acısı tazeyken yavrumun, öpmeye doyamadığım kumrumun. Ne istediler sabiden? Kime ne zararı vardı bebemin?”
“Eski bir kalleşliktir, bu. Yüz elli senelik. Muallimden dinlemiştim:
Amerika’da ağalar, iç savaş çıkarmışlar ilkin. Kuzey’e de, Güney’e de mayın döşemişler.
Bunu birbirinden bilen gavurun oğlu, sarılmış silaha, kırmış birbirini. Savaş biter bitmez, çıkarmışlar döşedikleri yerden.
İyilik olsun diye değil. Aynı bölgede petrol aramakmış maksat. Giden gitmiş. Olan, Kızılderili’ye, Aztek’e, Maya’ya, Meksikalıya; Afrikalıya olmuş.
Sonra tadını almışlar bu işin. Nerede emperyalizme bir direniş var, tampon bölgeler kurmuşlar. El altından kaydı kuyudatı değiştirmişler.
Kendi tarlasında, ‘maraba’ olmuş yerli halk.
Altın arayacağız, kapat… Baraj yapacağız, kapat. Yol yapacağız, kapat. Koca bir kıta, asri hapishaneye dönmüş.
Ar damarı çatlamış bir kere Avrupalının. Kafa sakat.
Küçük şirketler, büyük kartelmiş artık. Yayılmışlar dünyaya. Kilise akıl vermiş:
‘Müslüman coğrafyadan başlayın, yapacaksanız bir iş. Hem kökünü kurutun bunların, hem de dezenformasyon yapın, deyin ki:
‘Şunların haline bakın! Yarısı sakat bir toplum! Bunlar mı Piri Reis yetiştiren, tıp kitapları Avrupalarda okutulan müslümanlar! Baksanıza kendilerine hayırları yok!’
‘Kurnazsın be papaz! Tavuk esirgenmez, gelse kaz! Bir taşla iki kuş!’
‘Fırsatı ganimet bilerek’ sıyrılmışsa aradan silahlar… Döşemeli boydan boya, toprağa gömülü pat patlar.
Bir kabustur, Yayladağ’dan Habur’a can yakan. Bacak koparan, kalça yerinden.
‘İlelebet kapalıyız, dostluğa, kardeşliğe!’ diyerekten, ince bir itinayla(!) örtülmüştür üzeri toprakla.
……………..
Kırmançi bir ezgiyle koyunlarını otlatırken Abdullah, vermiştir bacağını soysuz bir mayına. O gün bugün, bıçak açmaz ağzını.
Bakamaz yüzüne sözlüsünün, on dokuzunda kışa dönmüştür baharı. Sedirden seyreder hayatı. Pencereye konan hüdhüd müdür, saka mı?
Akranları, düşerken yollara başlık parası niyetine, çeşme başında duyulur acının en tazesi:
‘Topala verecek kızım yok, bekledi boşuna bunca sene!’
Firavun’dan bir mirastır. Sağ bacakla, sol kol. Çaprazlama işkence.
…………….
Bekir, sapmıştır tarlaya, okul yolundan. Bağrı yanmıştır babasının, suya hasrettir sabahtan. Hamaylısını bırakıp bir duvara, koşar gider, yürek yangınına.
Değneğin bir ucunda helkisi, ötekinde yufkası, yumurtası, çöreği, çökeleği…
‘Babam ne de sevinir!’ derken uzaktan, bir namert tuzakla uzaklaşır dünyadan.
Çığlıktır kopan; cılız, çaresiz, sessiz. Boynunda mendili, dizinde şalvarı babası getirir biçareyi, kucağında.
“Olan oldu, hır çıkarma bundan gayri, ölenle ölünmez. Ne yaparsın, benim yeğenim, aha şunun dayısı, karnında beş aylığıyla karısı… Toprakta kalır acısı.
Şu mezarlık ses verse neler söyler neler!”
“Acısı tazeyken yavrumun, öpmeye doyamadığım kumrumun. Ne istediler sabiden? Kime ne zararı vardı bebemin?”
“Eski bir kalleşliktir, bu. Yüz elli senelik. Muallimden dinlemiştim:
Amerika’da ağalar, iç savaş çıkarmışlar ilkin. Kuzey’e de, Güney’e de mayın döşemişler.
Bunu birbirinden bilen gavurun oğlu, sarılmış silaha, kırmış birbirini. Savaş biter bitmez, çıkarmışlar döşedikleri yerden.
İyilik olsun diye değil. Aynı bölgede petrol aramakmış maksat. Giden gitmiş. Olan, Kızılderili’ye, Aztek’e, Maya’ya, Meksikalıya; Afrikalıya olmuş.
Sonra tadını almışlar bu işin. Nerede emperyalizme bir direniş var, tampon bölgeler kurmuşlar. El altından kaydı kuyudatı değiştirmişler.
Kendi tarlasında, ‘maraba’ olmuş yerli halk.
Altın arayacağız, kapat… Baraj yapacağız, kapat. Yol yapacağız, kapat. Koca bir kıta, asri hapishaneye dönmüş.
Ar damarı çatlamış bir kere Avrupalının. Kafa sakat.
Küçük şirketler, büyük kartelmiş artık. Yayılmışlar dünyaya. Kilise akıl vermiş:
‘Müslüman coğrafyadan başlayın, yapacaksanız bir iş. Hem kökünü kurutun bunların, hem de dezenformasyon yapın, deyin ki:
‘Şunların haline bakın! Yarısı sakat bir toplum! Bunlar mı Piri Reis yetiştiren, tıp kitapları Avrupalarda okutulan müslümanlar! Baksanıza kendilerine hayırları yok!’
‘Kurnazsın be papaz! Tavuk esirgenmez, gelse kaz! Bir taşla iki kuş!’
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.