Lafın altında kalmaz!..
DÜRÜSTLÜK konusunda kamuoyunun takdirini kazanan Arınç, mal varlığına tedbir konulan RTÜK Başkanı Zahid Akman'ın istifasını istemesi sonrası Erdoğan'ın "Şahsi görüşüdür, hükümetimizi bağlamaz" diyerek sert çıkışına maruz kalmıştı. Siyasi kulislerde, "Arınç sessiz kalmaz!" görüşü hakim...
Artık konuşması kaçınılmaz oldu
BAŞBAKAN Erdoğan'ın katıldığı bir TV programında 5 Mayıs 2007'de dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'la Dolmabahçe Sarayı'nda yaptığı görüşmeyle ilgili açıklamaları da şaşkınlık yarattı. Erdoğan'ın imalı sözleri ve üslubu, tüm gözlerin Büyükanıt'a çevrilmesine yol açtı.
Tehdide boyun eğmez
ERDOĞAN'ın, "Mahrem görüşme yapıyoruz. Bu benimle mezara gider. İnanıyorum ki, Büyükanıt da böyle düşünüyor. Açıklamaya kalkarsa o zaman ben de tabii yaptığımız görüşmeyle ilgili şeyleri açıklarım" sözlerine Büyükanıt'ın vereceği cevap, merakla bekleniyor.
TÜRKİYE'NİN GÖZÜ BU İKİLİDE
Başbakan Erdoğan'ın önceki gün katıldığı bir telelevizyon programında yaptığı açıklamalar Türkiye gündemine bomba gibi düştü. Başta CHP lideri Deniz Baykal olmak üzere muhalefet açıklamalara tepki gösterirken, gözler Başbakan Erdoğan'ın imalı göndermelerde bulunduğu Genelkurmay eski Başkanı emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'a çevrildi. Erdoğan'ın Dolmabahçe görüşmesi konusundaki imalı sözlerine Büyükanıt'ın, RTÜK Başkanı konusundaki sözlerine ise Arınç'ın cevap vermesi bekleniyor
Büyükanıt tehdide ne diyecek?
Dolmabahçe görüşmesi hakkında ipuçları veren Büyükanıt'ın nasıl cevap vereceği merak konusu
Başbakan Erdoğan, katıldığı programda 5 Mayıs 2007'de eski Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt ile Dolmabahçe Sarayı'nda yaptığı görüşmeye ilişkin imalı göndermelerde bulunmuştu. Siyasi hayatının önemli bir safhası olarak değerlendirdiği görüşmenin gündeme getirilmesinden rahatsız olduğunu ifade eden Erdoğan, Yaşar Büyütanıt'ı da tehditvari bir üslupla uyarmıştı:
Ben de açıklarım
"Bir mahrem görüşme yapıyoruz. Bunları açıklamaya mecbur muyuz? Bu benimle mezara gider. İnanıyorum ki Büyükanıt da böyle düşünüyor. Büyükanıt açıklamaya kalkarsa o zaman ben de tabii yaptığımız görüşmeyle ilgili şeyleri açıklarım. Ama, ben böyle bir şeye ihtimal vermiyorum." Yaşar Büyükanıt ise geçmişte 2,5 saat süren görüşmeye ilişkin kısa bir açıklamada bulunmuştu. 32.Gün programında soruları cevaplayan Büyükanıt şunları kaydetmişti:
Şehir efsanesi
"Bir sürü şehir efsanesi türetildi. Ben biraz şaşırdım. Çünkü bu gizli bir toplantı değil. Neden değil? Çünkü Dolmabahçe'deki Başbakan'ın çalışma ofisine resmi üniformam, forsum, bir sürü basın ordusunun arasından geçtim girdim. O görüşmede her şey konuşuldu. Ancak dışarıda açıklanamaz. Bildirinin sebebini Başbakan'a anlatım." Başbakan Erdoğan'ın son açıklamaları ve muhalefetin tepkisi üzerine Büyükanıt'ın yeniden konuyla ilgili açıklama yapması bekleniyor.
Arınç lafın altında kalmaz!
AKP'nin iki kurucusu Arınç ile Erdoğan arasındaki gerilimin büyüyeceği belirtiliyor
Başbakan Erdoğan'ın programda hedef aldığı ikinci isim ise AKP'nin sivri dilli ismi Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç oldu. Deniz Feneri soruşturması kapsamında mallarına tedbir konulan RTÜK Başkanı Zahid Akman'ı istifaya çağıran Arınç, "Parti, kurum ve hükümet yıpranıyor. Kendine yakışanı yapsın. İstifa etsin" demişti.
Temiz bir arkadaş
Başbakan Erdoğan ise gerilim yaşadığı Arınç'a en açık cevabı o programda verdişti. Arınç'ın sözlerine karşı "temiz bir arkadaş olarak biliriz" dediği Akman'a sahip çıkan Erdoğan, "Bir defa Zahid Bey üzerinden bir çatlak oluşturma gayreti içerisine girmek çok yanlış. Bülent Bey böyle bir yaklaşım içerisinde bulunabilir. O onun kişisel kanaatidir. Yani bizim hükümetimizin, başta şahsımın kanaati değildir. Bunu böyle bilelim." ifadelerini kullanmıştı. Erdoğan şunları kaydetmişti:
Fırtına koparmayın
"Kaldı ki Zahid Bey kendisi de açıklamasını yapmıştır. Başkanlık süresi 15 Temmuz'da doluyor. Dolduktan sonra da zaten başkanlığa aday olmayacağını... Şurada bir ay kadar gibi zaman var. Bir ay sonra da zaten aday olmayacağını çok net açıkça ortaya koydu. Burada fırtınalar koparmanın bir anlamı var mı? " Erdoğan'ın bu sözlerinin ardından Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın, nasıl bir cevap vereceği merak konusu oldu.
Dolmabahçe'deki esrarengiz görüşme mezara gidemez
Erdoğan-Büyükanıt görüşmesinin esrarengiz bir boyuta sahip olduğu kanaatinin ağır bastığını belirten Baykal, "Konuyu 2 kişinin özel bilgisi içinde tutmaya kimsenin hakkı yoktur" dedi
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Erdoğan ile dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'ın Dolmabahçe'deki Başbakanlık Çalışma Ofisi'nde yaptıkları görüşmenin kamuoyuna açıklanmasını istedi. NTV Ankara Temsilcisi Murat Akgün'ün sorularını cevaplayan Baykal, gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Emekli Orgeneral Büyükanıt'ın görev yaptığı dönemde Başbakan Erdoğan ile yaptığı görüşmeye ilişkin bir soru üzerine Baykal, bu özel bir görüşme değil, resmi mahalde resmi içerikli bir görüşme olduğuna dikkat çekti.
"Konuşurum" uyarısı
"Konuyu 2 kişinin özel bilgisi içinde tutmaya kimsenin hakkı yoktur" diyen Baykal, giderek derinlik kazanan konunun esrarengiz bir boyuta sahip olduğu kanaatinin de ağır bastığını dile getirdi. "Büyükanıt'ın kendisine yönelik yanlış düşünceleri bertaraf etmek için bir şeyleri söylemek zorunda olduğunu anlıyoruz" diyen Baykal, Başbakan Erdoğan'ın Büyükanıt'a "konuşursan ben de konuşurum" yönünde bir uyarıda bulunduğunu ifade etti. Deniz Feneri soruşturmasını da değerlendiren Baykal, "Başbakan'ın yaptığı açıklamalarla konu artık bir RTÜK Başkanı Zahid Akman konusu olmaktan çıkmıştır ve bir Bülent Arınç konusu haline dönüşmüştür" dedi. Başbakan'ın önceki gün yaptığı açıklamadan Arınç'ın Akman konusundaki tutumundan rahatsız olduğunun görüldüğünü belirten Baykal, "Sayın Arınç bunu hazmedecek midir? Doğrusu anlamak mümkün değil. Konu kişisel bir anlayış farklılığı meselesi değildir, temel bir konudur, dürüstlük konusudur" dedi.
O şeyleri açıklamanın zamanı geldi
CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan ile dönemin Yaşar Büyükanıt'ın Dolmabahçe Sarayında yaptıkları görüşmenin ayrıntılarını açıklamalarını istedi. Devlet yönetiminde, bir Başbakan ile bir Genelkurmay Başkanının iki saat başbaşa özel bir konuyu görüşmelerinin, olağan bir olay olmadığını belirten Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
Süreç Büyükanıt aleyhine işliyor
"Yani kamuoyundaki algı, görüşmelerin kişisel bilgilerle ilgili olduğu şeklindedir. Başbakan'ın sözleri bu algılamayı güçlendirmektedir. Şimdi burada, asıl görev Büyükanıt'a düşüyor. Büyükanıt, bu görüşmenin ayrıntılarını açıklayacağını söylemişti. Artık bu görüşmenin ayrıntılarının kamuoyuna açıklanma zamanı gelmiştir. Sayın Büyükanıt, Başbakan'ın ifadesiyle 'şeyleri'açıklamalı. Yoksa bu süreç, Sayın Büyükanıt'ın aleyhine çalışacaktır."
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.