Ynt: Re: 28 Şubat'ı alkışlayanlar...


ARKADASLAR OKUYAN HERKESIN BAYRAMINI KUTLARIM BU ULKE BIZLERIN DEDELERININ SEHIT KANIYLA SINIRLARI CIZILMISTIR HERKESIN  EMEYI VARDIR ULKE SINIRLARI CIZILIRKEN IMZASI OLAN BIR SAHSIN TORUNUYUM HER ULKEDE HER KURUMDA YANLISLAR OLABILIR YALNIZ YAPILAN OLAYLAR ULKE CIKARLARI  ICIN  YAPILMISSA ILLAKI SEBEBLERI ARASTIRILARAK  ELESTIRI YAPILMALI BIRBIRLERINIZI KIRARAK YAZILAR YAZARSANIZ BIR YERE VARAMAZSINIZ AYRICA UNUTULMASINKI BUGUN TURKIYE CUMHURIYETI VARSA BIR BUTUNLUK ICERSINDE YASAMASINI BILMELIYIZ YOK EFENDIM BEN KURDISTAN ISTERIM BEN BASKA MILLETIM GIBI DIS GUCLER VE ICDEKI ISBIRLIKCILERE UYULURSA TC. DIYE BIR ULKE KALMAZ EGER BUGUNKI IHTIDAR VE YANDASLARINI ICIRILEN SERBET TUTARSA YANI IRANDAKI KATLIAM GIBI BIR OLAY YASANIRSA ULKE NUFUSU YARIYA INER UNUTMAYINIZ BASEFENDIDE BILIYORKI NIYETLER YANI CUMHURIYET YUZUNCU YILI DOLMASIN ZIHNIYETI VAR HERKESE COCUK YAPIN DER DURUR DA COCUKLAR NE YER NE ICER DIYEN YOK BAKINIZ DIS GUCLER EKONOMISINI ELLERINDE OYNATTIKLARI ARAZISINI  FABRIKASINI DALAVERYLE SATIN ALDIKLARI ULKEMIZDE BIRDE  TURK KURT SAKALLI SAKALSIZ CAMIYE GIDEN GITMEYEN GIBI BIR KIVILCIMA BENZIN DOKULURSE TARIH KITAPLARI HANI OSMANLIYI YAZIYORYA 600 YIL DUNYAYA HUKMETDI FELAN DIYE BIRDE ISTE TC DIYE BIR UKE VARDI YAZAR YANII YAZIK OLUR HALKIMIZA INSANIMZA HERSEYIMIZ PAMUK IPLIGINE BAGLI YASIYORUZ

70 YILRDA SAG SOL ACISINI YASATTILAR SIMDIDE INANAN INANMIYAN IRKLARIYLA DINLERLE MEZHEPLERLE KISILER BOLUNUYOR LUTFEN DUYARLI OLALIM SELAM VE SEVGILER  .

                                                                                                               ___G.      VATAHOGLU.----

- Özgün İleti -----
Kimden : YenidenTurkiye@googlegroups.com
Kime : YenidenTurkiye@googlegroups.com
Gönderme tarihi : 28/11/2009 20:45
Konu : Re: 28 Şubat'ı alkışlayanlar...

sen de kim oluyorsun tellek? 28 şubat abd ve israil destekli, kukla generallerle yapılmış dış güçlerin oyunuydu. Beyinsiz o gün generalleri destekleyen bu dış güçler bugün akpyi iktidar yaptılar. Ama kendi sömürüleri ve hegemonyaları halen devam ediyor.
Yani kuklalar değişti, kuklacılar aynı kaldı.
Bu anlamayacak kadar beyinsiz ve cahil nasıl oluyorsunuz anlamıyorum!!!! 
Erbakan niye indirdiler zannediyorsun. İşte bu duş güçlerin ve içerdeki uzantılarının Türkiyedeki hegemonya ve sömürülerine son vermek kararlığında ve icraatında olduğu için...
Sapla samanı birbirine karıştırma!!!

28 Kasım 2009 10:35 tarihinde Yigit koymen <akadli2000@yahoo.com> yazdı:
sonuna kadar 28 şubatın arkasındayım, siaysal islamcılara, akp lilere, pkk lılara nurculara bu ülkeyi yedirmem, 28 şubatta alınan karalardan hangisi uygulanıyor bugün buna cevap ver bakalım. yani bu işler sizin boyunuzu aşar benim 28 şubatla ilgmi yazımı bulun netten.


From: Mustafa EROL <mustafaerol2008@gmail.com>
To: Komplo Teorileri <E-KomploTeorileri@googlegroups.com>
Sent: Sat, November 28, 2009 3:52:08 AM
Subject: 28 Şubat'ı alkışlayanlar...

28 Şubat’ı alkışlayanlar...

Perşembe günkü köşesindeki yazısında 28 Şubat sürecini değerlendiren Posta gazetesi yazarı Mehmet Ali Birand, o dönemde yaşanan antidemokratik eylemleri sorguluyor.


28 Şubat ( 1997) dönemini şöyle bir düşünün... Genelkurmay Başkanlığında ardı ardına brifingler düzenlendi. Görsel belgelerle desteklenerek, ülkenin  bir yandan irtica, bir yandan da PKK terörü ile bölünme noktasına geldiği anlatılıyordu. Son derece etkileyici ve inandırıcı bir dil kullanılıyordu.

O dönemde, ben de bu brifinglerden birine davet edilmiştim.  Medya'nın tüm önde gelen isimleri oradaydı.  Bazıları, askerden de askerci bir eda ile kendilerinden farklı düşünen, liberal eğilimlilere hafif alaycı ve "yakında sizde başınıza gelenleri göreceksiniz" der gibi bir yaklaşım içindeydiler. Söyledikleri de bir süre sonra doğru çıktı. 1997'de ANDIÇ olayı patladı ve irtica ile hiç ilgisi olmayan nice insana leke sürülmek istendi.

Brifinge davet edilen kimse itiraz etmemişti. "Hayır, ben gelmiyorum. Böyle brifingler yapmak askerin işi değildir" diyen çıkmamıştı. Zira medyanın neredeyse tümü için , askerin bu tutumu normaldi. Hele bizim gibi program yapımcılarının gitmemesi, ret anlamına gelebilir ve kara listeye alınırdınız. Gitmemek hem ayıp, hem de tehlikeliydi. Üstelik, genel inanç askerin irtica ile mücadelesi görev çerçevesine giriyordu. Bizlere de böyle anlatılmıştı. Buna alışmıştık. Hep böyle gelmiş, böyle gidiyordu.

28 Şubat'a karşı çıktım. Yapılanın hiçte doğru birşey olmadığını, üstü kapalı bir darbe anlamına geldiğini gördüm, yazılar yazdım ve faturasını da, 1997'de diğerleriyle birlikte Genelkurmay tarafından ANDIÇ'lanarak ödedim.

Sadece gazeteciler değil, bu brifinglere, sivil toplum örgütlerinden, çeşitli kurumlara kadar hemen herkes koşturarak gitti. Savcılar ve yargıçlara verilen brifing en görkemlisiydi. Yargı mensuplarının brifing sonunda ayağa kalkarak komutanları alkışlamaları bütün TV'lerde gösterildi. Bu da çok doğal karşılanırdı.  Askerin söylediği herşey doğruydu ve sorgulanmadan kabul edilirdi.

Nitekim, bırakın medya, yargı veya sivil toplum örgütlerini, Erbakan-Çiller koalisyonu bir Milli Güvenlik Kurulu toplantısında istifaya zorlandıktan sonra, siyasetten de hiç ses çıkmadı. Birşey olmamış gibi, toplum yaşamına devam etti. Şimdi de bugünkü gelişmeleri düşünelim... Türkiye, inanılmaz bir hızla kabuk değiştiriyor.

 




__________ Information from ESET Smart Security, version of virus signature database 4643 (20091127) __________

The message was checked by ESET Smart Security.

http://www.eset.com



_______________________________________________
Ücretsiz dinlemek için yüzbinlerce şarkı Kavun'da! Tıkla, dinle.

1 yorum:

  1. Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.

    YanıtlaSil

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.