Diktatör(!)ün Farkettiği Anahtar

II.Abdülhamid dönemiyle varlıklarını daha çok hissettiren muhalif unsurlar ;baskıcı,dikta ve kızılsultan(!) algıları üzerinden kumpaslarını gerçekleştirirken arkalarında dönemin kumpas uzmanları İngiltere,Almanya ve Fransa vardı.

Paralel unsur olarak adlandırılan ANGLOFİLİ ve GERMANOFİLİ akımları kısa zaman içinde muhalif unsurlar arasında taraftar bulmuştur.Yapıyı ayakta tutacak desteği veren devletlerin başında İngiltere vardı.”Kraliçenin gizli unsurları”! O dönemin paralel yapılanmalar ile günümüzdeki paralel yapılanmaların formatları aynıdır.Kraliçenin gizli unsurları formatı güncelleyerek yeni bir versiyon temin etmişlerdir.

Abdülhamid Han bu Paralel yapılanmaları bilen,takip ettiren ve kayıtlarını “şifre katipleri”ne tutturandır. Dün devlet dokusuna zarar veren bu yapılar, hedeflerini iktidar gibi lanse etseler de gerçek hedefleri devlet bütünlüğü,devletinin milli ve manevi değerleridir!ve saldırılar ilk kez “merkezi” hedef seçmiştir!

İhtişamlar içinde yaşayan(!) Padişahın tebasına “hürriyet, özgürlük ve vatan” kavramları soslanarak istibdatla yaşadıkları dillendirildi..Bu amaçla o dönemin aydın(!), Ulema(!)kim varsa bu amaca hizmet edecek her aparat titizlikle kullanıldı.Sadaret makamında bulunan paşaların ”saraylıların” yolsuzluk ve rüşvetle Abdülhamid Han’ın himayesinde olduğu algısı manipülatif  operasyonlarla toplum dokusuna nüfuz ettirilmişti.

Osmanlı’yı Osmanlı olmaktan çıkaracak hamlelerin kuşkusuz en etkilisiydi.İngiliz aklı ile hazırlanan projenin zemin aşaması oluşturuldu.Uygulandı ve proje amacına ulaşmıştı.Kati sonuçları aldığında biraderi ABD’ye 1946’lı yıllarda devretti. Lakin perde arkasından da suflelerini de eksik etmedi!... Sultan Abdülhamid’i “kitap yakan” padişah olarak lanse eden zihniyetle, günümüzün “halife”si(!) olarak algı anaforu oluşturan zihniyet aynıdır!.

Tam 200 yıldır yaşanan fetret devri sona eriyor!.İslam’ı ve Osmanlı’yı tehdit algısı tezleri üzerinden “ılımlı İslam” ve neocon Osman’lı temelinde şekillendirmenin  gayreti içerisindeler.Bu-amaca hizmet edecek içten ve dıştan akış kanaletleri oluşturdular. Hedef; yeniden 6-7 Eylül olayları yaşatmak ve bunu müteakiben Türkiye'ye yapılacak uluslararası baskı!Bitirici hamlenin son hazırlığı.

Türkiye bir umut devlet olma niteliğinden yoksun ,etkisiz  ve pasifize edilmiş devlet haline getiril meye çalışıldı-çalışılıyor.Bu amaca hizmet edecek aparatlar hem bizden,bünyeye uygun ve aynı idealler(!) etrafında olacak PARALEL İTTİHATÇILAR’ın piyasaya sürülüp  tesis edilmesi gerekiyordu.Dünya’yı elinde bulunduran neocon’lar bu çok kullanışlı aparatı; İNGİLİZ ANAHTARI’nı tam yüzyıl sonra yeniden pay-i tahtın kapılarını açmak için kullanacaklardı.

Kabul edilebilir formatla imal edilip bünyede kullanılan (geçmişte ne istedinizde vermedik?) bu anahtarla Hükümeti devirme projesi sonuçsuz kaldı.Vaatlerini gerçekleştiremediler, deşifre oldular!Tıpkı Abdülhamid’i bombalı suikastten kurtaracak bir anlık sapmayla! Bu, Siyon/Piyon ittifakı bertaraf edildi!Aradan geçen zaman için “nefret operasyonu” başlığını kullanlar ile Abdülhamid dönemi “monşer”lerin kullandığı “kızıl,sadist ve kanasusamış” tanımlamalarını aynı kategoride görmek gerekir.Hukukun üstünlüğü ve “hakkaniyet içinde telakki edilecek” beyanına rağmen “hürriyet,istibdat,israf ve hırsızlık” kavramlarının ön plana alınması ne kadar da manidar.

Gerçekleştirilen karşı  paralel çalışma ile aslında içimizdeki İngiliz vesayetinin tasfiye edilmesinde bir gedik açtığını söyleyebiliriz!Velhasıl “ayrık otları”nın temizlenme vaktidir!Neoconlar adil bir rövanş istiyor mu?Evet istiyorlar.Resim bu!...

Bu yapının Türkiye ayağı için Batı Cephesi her noktada anlaştı.!Lakin Batı’nın işine gelmesi sonraki oyunun daha büyük olduğunu gösterir.Daralan hareket alanlarının farkında olan Batı ve neocon çeteleri hazırda bekliyor.Himayesine aldıkları bu yapılanma ilerideki hamle için hangi vazifeyi görecek ?Resmi iyi okumak lazım.

Peki.. Kraliçe neyin karşılığında(!) avını pazarlığa çıkaracak ?.Paralellik ekseninde cereyan eden DANIŞIKLI DÖVÜŞ’ün de şartlar neyi gösterecek kestirimde bulunmak zor.Zamanında Sultan Abdülaziz’i İngiltere'de ağırlayanların onun düşmesi içinde en çok çaba sarf edenler olduğunu unutmamak gerekir!Vadesi dolan çetenin bir kısmı daha sonra kullanılmak üzere koruma altına alınırken, kalanı uykuya yatırılacaktır!Neoconların kullandığı ajanlar ise çeteyi (itirafçı) olarak “satacak” ve “yeni kabuk” ile Basın, Tv ve STK’lara geçiş yapılacaktır!.

Kısaca 17-25 ARALIK TA  OLANLAR “EKSEN KAYMASI"NIN EKONOMIK TABANLI DARBE TEŞEBBÜSÜDÜR!...

Bir Karagöz/Hacivat oyunu daha sona erdi! Tuluatı yapanlar ve tuluatı izleyenler hala şaşkın!Hançeri saplayan ve bunu analize tabi tutup “özgür dünya”dan yardım isteyenleri iyi tanımak gerekiyor.Işığı gören geldi.Işıklar açıldı, her şeyin farkına varıldı.!Çalınanların değer ölçüsü “kutu” ise kullanılan “İngiliz anahtarını” gören var mı? Anahtarı açan ve “kutu”yu gösterenler meydanlarda,medyatik platformlarda boy gösteriyor.İyi tahlil etmek lazım!
Ve… “Bir akıl gelecek ki, akıllar delirecek. Bir devrim, evvela devrimi devirecek.”