Yakup Köse Ziyareti

15 Aralık günü eşi görülememiş bir operasyonla yakalanarak(!) cezaevine konulan Milat Gazetesi ve Furkan Haber yazarı, Kökler Derneği’nin basın sözcüsü Yakup Köse’yi, avukatı sıfatıyla geçtiğimiz Cuma günü Metris Cezaevi’nde ziyaret ettim.

 

Ziyaretim, gerek kendisi açısından ve gerekse vekili olmam sebebiyle şahsım açısından çok faydalı oldu. Yaptığımız yaklaşık iki saatlik görüşme boyunca birçok hususu görüştük. Özellikle de yakalanma(!)sürecine dair bir kısmı basına yansımayan birçok anlamlı detayı bizzat kendisinden dinleme imkânı buldum.

 

Kendi isteği ile kaldığı tek kişilik odada görsel ve basılı medyadan gündemi takib ettiğini, yetkililerin kendisine her konuda yardımcı olduğunu, olayı ile ilgili gerek televizyon programlarındaki konuşmalardan ve gerekse gazetelerde çıkan haber ve köşe yazılarından genel olarak memnuniyetini ve bu süreç içindeAnadolu’nun dualarını da beklediğini birkaç kez dile getirdi.  Bunun yanı sıra, kendi iradesi dışında, özellikle şahsını istismar amaçlı yapılan haberlerden rahatsızlığını da belirtti.

 

Öncesinde de ifade ettiğim gibi birçok konuyu görüşme imkânımız oldu ancak bunlar içerisinde en önemli olanı yakalanma(!) sürecine dair olanlardı.

 

“Yakalama” derken ve sonuna ısrarla ünlem işareti koyma ihtiyacı hissetmiş olmamın sebebi yine kendisinden dinlediklerimdir. Yakup Köse hiçbir zaman kaçmadığını, oturduğu evinin ve çalıştığı işyerinin belli olduğunu, çoğunlukla geceleri evinde kaldığını, çocuklarını okula götürüp getirdiğini, işyerine gidip çalıştığını ve neticede ısrarla “kaçmadığını” söyledi ve devamında süreci şu şekilde anlattı:

15 Aralık pazartesi günü saat 22.30 sıralarında çalıştığı Kökler Derneği’nden ayrılarak oturduğu Arnavutköy otobüsüne biner. Son derece tenha olan ve hiçbir mobese kamerasının olmadığı Arnavutköy hastanesine gelindiğinde otobüs ani bir frenle durur, otobüsün durması ile bütün kapıları açılır ve 3-4 kişi otobüsün içine hızla binerek Yakup Köse’nin üzerine çullanırlar. Hiçbir sorgu sual olmadan otobüs içinde kelepçeyi takarlar. Köse’yi zorla yaka paça otobüsten indirirler. Yakup Köse mukavemet ederek ne olduğunu sormaya çalışır, karşılığında “Yakup seni alıyoruz” cevabını alır. “Kimlik sormadınız”deyince “kimliğe gerek yok” derler. Bu arada, olay yerinde iki araba olduğunu, birinin sivil polislere ait olduğunu diğerinin ise beyaz ve renkli camlı bir araç olduğunu görür. Kendisini yakalayan(!) memurlardan biri beyaz arabaya doğru giderek “tamam hallettik” der. Yakup Köse’yi sivil ekip otosuna zorla bindirirler. Köse dava dosyası ile ilgili hukuki sürecin devam ettiğini ve bu durumdan Cumhurbaşkanı ve Başbakan başta olmak üzere herkesin haberinin olduğunu söyler. Bunun karşılığında memurlardan biri alaylı bir ifade ile, “Gelsin alsınlar seni” der. Sonrasında “evinden veya işyerinden değil de bu şekilde neden alındığını” sorar, karşılığında yine memurlardan biri alay edercesine“heyecan olsun istedik” karşılığını verir. Akabinde muayene için doktora götürürler Yakup Köse doktora, “kimi muayene ettiğini biliyor musun, kimliğim yok benim, Yakup Köse olduğumu nereden biliyorsun” diye sorar. Doktor Yakup Köse’ye hiç bakmadan ve muayene dahi etmeden raporu imzalayıp memurlara verir.

 

Evi ve işyeri bilinen birinin evinde veya işyerinde değil de Belediye otobüsünde ve 14 Aralık’tan bir gün sonra 15 Aralık gecesi kimlik dahi sormaya gerek görmeyerek yakalanmasının(!), kimliği olmayan biri hakkında muayene dahi etmeden rapor düzenlenmesinin, Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ı kastederek alay edercesine “gelsin alsınlar seni” demenin arkasındaki gücü ve yine görev ile heyecan olsun kabilinden yapılan iş arasındaki farkın bütünüyle araştırılması ve doğru mânâlandırılması gerek.   Bu meselenin bütünüyle araştırılması ve mânâlandırılması için adli ve idari açıdan gerekenler yapılmakta ve yapılacaktır.

 

Buna ilave olarak Yakup Köse’nin en kısa sürede hürriyetine kavuşabilmesi için, kendisinin de basın sözcüsü olduğu Kökler Derneği‘nin Hukukçuları tarafından dava dosyasındaki adil yargılanma hakkının ihlali, zamanaşımı, mahsub ve uyarlama gibi hususlar başta olmak üzere bütün hukuksuzluklar tek tek tesbit edilmiş ve bu hukuksuzlukların bertarafı için gereken çalışmalar halen devam etmektedir.

 

Belediye otobüsünün içinde yakalanan sadece Yakup Köse değildir.

 

Bunun bilinciyle herkesin üzerine düşeni yapması gerekir.

 

Yakup Köse’nin de kalbi olanlardan talebi bu…

 

Kaynak: Furkan Haber