Kitap Serbest Ama Alıntı Yapmak Suç!

 


Büyük Doğu-İBDA fikriyatı çizgisinde akademik seminerler veren ve gazetemizde de zaman zaman yazan YENİNDER (Yeni Nizam Yeni İnsan Derneği) Başkanı gazeteci-yazar Burak Çileli’ye, 2 yıl önce gazeteci Bahattin Çağdaş’ın Youtube kanalına verdiği bir röportajdan dolayı şikayet üzerine dava açıldı.


Toplam 4.5 saat süren 9 bölümlük dava konusu videoda Burak Çileli, bağlısı olduğu düşünür Salih Mirzabeyoğlu’nu ve askerî vesayet rejiminin gemi azıya aldığı 28 Şubat döneminde, kendi maruz kaldığı sıkıntılarla beraber Salih Mirzabeyoğlu’na uygulanan Telegram adlı beyin kontrolü işkencesini anlatıyor.


28 Şubat Devam mı Ediyor?


Söz konusu dava ile ilgili olarak Çileli’nin avukatı Yavuz Pirim, gazetemize şu açıklamalarda bulundu:


“Müvekkilimin yeniden yargılama sonucu beraat ettiği ve İBDA-C ana dava dosyası beraatle sonuçlandığı halde eski dava dosyalarına ait olan ve bugün için hukuken hiçbir değeri olmayan fezlekeler kullanılarak iddianame düzenlenmiş ve hukuka aykırı bu iddianame de maalesef mahkemece kabul edilmiştir. Yargılamalar sonucu beraat kararı verilen ve hukuka aykırı olan eski fezlekelerin bu dosyada kullanılması, Emniyet’in/kolluğun hâlâ eski alışkanlıklarını devam ettirmesi anlamına gelmekte ve İbda fikriyatı bağlılarına da bu tür davalarla gözdağı verilmektedir. Gelinen aşamada, 28 Şubat’ın hâlâ devam ettiği ve hukuksuz şekilde daha önceden tutuklanıp beraat eden müvekkilimin mağduriyetinin sürdüğü anlaşılmaktadır. Müvekkilim İbda fikriyatı bağlısı olup İbda fikir hareketinin terörist bir organizasyon olmadığı yargı kararları ile sabit olduğundan, terörle mücadele eden kişileri hedef gösterme suçlamasının/iddiasının başka bir amaç için ortaya atıldığı da aşikârdır.


“Ölüm Odası” Kitabı Yasak Değil


Burak Çileli ise söz konusu dava ile ilgili olarak gazetemize şunları söyledi:


“Yaklaşık 1,5 yıl önce “Terörle mücadelede görev yapmış kişileri hedef göstermek” suçlamasıyla ifade verdim. Davaya konu Youtube programında Bahattin Çağdaş’ın soruları üzerine, geçmiş dönemde yaşananlarla ilgili olarak Salih Mirzabeyoğlu’nun Ölüm Odası adlı kitabından alıntılar yapmıştım. Bu kitap 2008’den itibaren haftalık olarak dergide tefrika edildi. Sonra tefrikalar kitaplaştırılarak basıldı. Ne dergide tefrika edilirken ne de kitaplaştırılıp satılırken, hiçbir soruşturmaya konu olmayan eserden ben alıntı yapınca, avukatımı da şoke eden bir sonuçla hakkımda dava açıldı. Ayrıca geçmişte yargılanıp beraat ettiğim dava dosyaları, beraat kararları umursanmaksızın dosyada algı oluşturmak üzere kullanılmış. Salih Mirzabeyoğlu da “İBDA-C Örgütü lideri” suçlamasından beraat ettiği ve “İBDA-C  örgütü”nün hayalet bir isim olduğu açığa çıktığı halde, kolluk fezlekesinde ve iddianamede, Terörle Mücadele sağ masasında FETÖ’nün etkin olduğu dönemlerde tutulan düzmece kayıtlar esas alınmış. 15 Temmuz’da asker ve polisle aynı safta resmî şehit ve resmî gazi vermiş, yani vatanseverliği resmî olarak da tescil edilmiş bir hareketin hâlâ terörist bir organizasyonmuş gibi takdim edilmeye çalışılması anlaşılır gibi değil.”

Kaynak: Türkiye Polis-Basın Birliği Gazetesi

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.