: Zümrüttten Akisler A.M.Celal Şengör

Sili

Bilim Teknik 15.08.2008 - b0510


Bilim Teknik 15.08.2008 ZÜMRÜTTEN AKİSLER A. M. Celal Şengör Benim durumumda olan hiç kimse Jules Verne'in meşhur fantezisinin bu yeni film versiyonunu kaçırmazdı. Filme gidiş nedenim iki taneydi: 1) Yeni film teknolojisiyle Lidenbrock Denizi'nin nasıl canlandırıldığını görmek, 2) Son yıllarda ülkemin politik ve sosyal manzarasının ağzımda yarattığı acı tadı biraz olsun gidermek. Dünyanın Merkezine Yolculuk Sıkı bir bilim düşkününe pek salakça gelebilecek olan film, hayâl dünyasında salakça da olsa arada bir gezintiye çıkmak isteyenler için oldukça eğlendiriciydi. Hele benim gibi bir Verne hastasıysanız ve hele hele Arzın Merkezine Seyahat romanı yaşamınıza yön vermişse, bu filmde hoşunuza gidecek çok şey bulabilirsiniz. Konuyu bilmeyenler için özetleyeyim: İlk kez 1866'da yayımlanan Arzın Merkezine Seyahat, jeoloji profesörü Otto Lidenbrock'un bir sahhaf dükkanında bulduğu Snorri Sturlusson'un Heimskringla adlı eserinin bir elyazması içinde küçük bir kâğıda yazılmış bir şifre bulmasıyla başlar. Şifreyi yazan Rönesans'ın İzlandalı bir simyacısı olan Arne Saknussemm'dir. Saknussem orta Haziran'da İzlanda'daki Sneffels volkanının Scartaris tepesinin gölgesi tarafından gösterilen bacasında başlayan bir yolun dünyanın merkezine çıktığını ve kendisinin bu yolculuğu yaptığını iddia etmektedir. Tabii fanatik jeolog Prof. Lidenbrock derhal bu yolculuğu yapmaya karar verir ve yeğeni Aksel'i de birlikte götürür. İzlanda'da bir de Hans Bjelke isimli sadık bir rehber edinilir. Muhtelif maceralar sonucunda yolcular bir yeraltı denizine ulaşırlar. Romanın sonunda Prof. Lidenbrock'un kendi adını verdiği bu yeraltı denizinin Kuzey Atlantik'ten Orta Akdeniz'e kadar uzanan koca bir okyanus olduğu görülür. Bu okyanusta ve çevresinde jeolojik devirlerin bitki ve hayvanları canlı olarak bulunmaktadır. Hatta Prof. Lidenbrock ve yoldaşları ilkel bir insan bile görürler. Aslında Verne insan konusunu ele alan iki bölümü romanına 1867 yılında yayımlanan resimli baskısının basımı esnasında, o zaman sürmekte olan insanın Dördüncü Zaman hayvanlarıyla yaşıt mı (yani doğal süreçler sonucu oluşmuş bir canlı mı) yoksa onlardan sonra Tanrı'nın özel yarattığı bir canlı mı olduğu konusundaki tartışmalara doğal süreççiler yanında yer aldığını vurgulamak için ilave etmiştir. Tabii 2008'deki Amerikan filminde böyle felsefi derinlikler yok. Trevor Anderson adlı oldukça sıradan bir jeolog (Brendan Fraser) kendisini ziyarete gelen yeğeni Sean (Josh Hutcherson) ile birlikte merhum ağabeyinden bir de sandık tevarüs ettiğini öğrenir. Sandığın içinden kenar notlarıyla dolu bir Arzın Merkezine Sayahat romanı çıkar. Burada Anderson ağabeyinin İzlanda'nın altında dünyanın merkezine uzanan bir kanal olduğunu düşündüğünü keşfeder. Yeğenini kaptığı gibi soluğu İzlanda'da alırlar. Orada ağabeyinin temas ettiği bir bilim adamının Hannah Ásgeirsson isimli kızı (Anita Briem) kendilerine rehber olur ve oldukça fantastik bazı olaylar sonucu Lidenbrock Denizi'nin gerçek olduğunu keşfederler. Bu filmde beni büyüleyen Lidenbrock Denizi'nin Jules Verne'nin romanındaki tasvirlere ne kadar uygun olarak resmedilmiş olduğuydu. Küçükken Verne'in romanını okuduğum zaman beni en çok etkilemiş olan da Lidenbrock Denizi ve orada görülen bitki ve hayvanlar olmuştu. Bu filmde denizde dalgalar arasında yüzen ve balık avlayan Pleziyozorlar bana gerçekten Jura Devri'ne gitmişim gibi bir his verdi ve beni çocukluğumun rüya âlemine, beni sonunda jeolog yapmış olan o büyülü his dünyasına geri döndürdü. Keşke filmi ilk planlandığı gibi Jules Verne'nin romanına âşık olan Paul Chart yapmış olsaydı. Filmin Jules Verne'nin romanından üç boyutlu teknoloji vurgusuna kayması Paul Chart'ın projeden çekilerek yerine 3 boyut uzmanı Eric Brevig'in gelmesine neden olmuş. Çok yazık! Günümüzün çocukları tekrar Jules Verne'e ve onun dünyasına kavuşmalıdırlar. Giderek hırçınlaşan, giderek vahşileşen bu dünyada, geleceğin yegâne garantisi bilim ışığında sürdürülebilecek iyimser medeniyettir ki onun da tarihte Jules Verne'den daha becerikli bir hocasının olduğunu sanmıyorum. Dünyanın Merkezine Yolculuk bana 92 dakikalık bile olsa, Amerikan yüzeyselliği ile bile olsa, tekrar Jules Verne ile bir araya gelme fırsatını verdi ve içimi açtı. Bu filme çocuğunuzla gidecekseniz, ona mutlaka önce Arzın Merkezine Seyahatı okutun. İhsan Ketin'in büyük hocası Hans Cloos'un bir kere dediği gibi, belki o çocuk jeolojinin «dünyanın müziği» olduğunu anlar ve kendisini o müziğin büyüsüne kaptırıverir. O büyü bana mutlu bir hayat bahşetmiştir. Her çocuğa tavsiye ederim.


--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum ,parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır...Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş ,Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.
-----------------------------------------------------------------
"ANADOLU HABER GÜNLÜĞÜ" grubu.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---


0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.