Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEK) Başkanı Muhammed el-Baradey, Suriye’nin nükleer dosyasından sorumlu yetkilisinin geçtiğimiz Ağustos ayında öldürüldüğünü açıkladı. Baradey, bu suikastın, kurumun yaptığı tahkikatı ciddi ölçüde sekteye uğrattığını bildirdi.
Baradey, 35 devletin temsilcilerinin bulunduğu ajansın yönetim kurulu üyeleriyle yaptığı basına kapalı oturumda, “Suriye’nin kurumla olan diyaloğunu sağlayan bu suikast, işimizi çok daha zorlaştırmıştır” ifadelerini kullandı.
Baradey, yetkilinin adını vermezken, tahkikat hakkında bilgi sahibi olan bir diplomat, Temmuz ayında Suriye’ye yaptıkları ilk ve tek ziyarette BM müfettişlerine refakat eden temsilcinin Tuğgeneral Muhammed Süleyman olduğunu ifade etti ve ekledi: “Öldürülmesi, kurumun işini daha da zorlaştırdı.”
Süleyman’ın (49) Başkan Esed’in güvenlik danışmanı olduğu ve her şeyi bildiği, bütün konularda yetki sahibi olduğu kaydedildi. Süleyman’ın konumu nedeniyle suikasta şüpheyle yaklaşılıyor.
Suriye’deki yönetime muhalif olan bir internet sitesinin verdiği haberde söz konusu şahsın, ülkenin kuzeyinde deniz kenarındaki villasında dürbünlü tüfekle suikasta uğradığını bildirmişti.
Merkezi Bir Şahsiyet
İsrail basını Süleyman’ın Suriye’nin gizli nükleer programında kilit bir isim olduğu, ülkenin çöllük bir bölgesinde inşa edilmiş nükleer santralinin İsrail tarafından hava saldırısıyla tahrip etmesinin ardından ABD, Suriye yönetimini, nükleer silah üretmeye yönelik ciddi bir faaliyet içerisinde olmakla suçlamıştı. ABD, söz konusu santralin inşaatı devam etmekte olan ve plütonyum üretmek üzere kurulmuş bir santral olduğunu iddia etmişti.
Şam, şu ana kadar olayla ilgili bir açıklama yapmadı. Ancak yetkililer, bombalanan yerin, inşaatı tamamlanmamış askeri bir bina olduğunu belirtirken, ABD’nin, uydudan elde ettiğini iddia ettiği resimleri de kullanarak Suriye’nin kurumdan saklayarak inşa ettiği bir nükleer santrale sahip olmakla suçladığını aktardı.
Kurum, Suriye’deki araştırmalarına, İsrail’in geçtiğimiz Mayıs ayında bombaladığı binanın Kuzey Koreli uzmanların da yardımıyla nükleer silah üretmek üzere inşa edilmiş bir yapı olduğunu ilan etmesinin ardından başlamıştı.
Daha önce de ABD’nin kurumdaki temsilcisi Gregory Schulte, Baradey’i, Suriye’nin nükleer silah yapımında kullanılacak olan plütonyum zenginleştirme programına sahip olduğu yönündeki iddiaları araştırmaya teşvik etmiş ve bu konuda bir rapor hazırlamasını istemişti.
Buna cevaben Baradey, İsrail’in söz konusu binayı yıkmasının ve ABD’de olan bilgilerin kuruma aktarılmasında yaşanan yaklaşık 7 aylık bir gecikmenin, olayla ilgili gerçekleri ortaya çıkarmayı son derece zorlaştırdığını ifade etmişti.
Baradey, İsrail’in tahrip ettiği ve içinde nükleer silah üretmeye yönelik faaliyet yapıldığını iddia ettiği binaya işaretle “Ceset kayboldu” ifadelerini kullanmış ve Suriye’yi daha fazla şeffaflığa davet etmişti.
Baradey, kendilerine gelen ve kurumun araştırmacılarının geçtiğimiz Temmuz ayında topladığı çevresel kanıtların hiçbirinde nükleer maddeye rastlanılmadığını bildirdi. Baradey, kesin sonuçların iki ya da üç hafta içerisinde belli olacağını kaydetti.
AJANSLAR
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.