[ANADOLU HABER] Dünyada Bugün Ali Sirmen



 Sili


Cumhuriyet 28.10.2008 - Haber:c0408


Cumhuriyet 28.10.2008

 DÜNYADA BUGÜN

ALİ SİRMEN

Cumhuriyeti 84 Yılda Nereden Nereye Getirdik?

16. yılında doğduğum Cumhuriyetin çeyrek yüzyılı tamamlamasını, törenlerini çok iyi anımsıyorum.

O zaman bugünkünden daha yoksul, ama çağdaş uygarlık düzeyini yakalama umudunu hâlâ yitirmemiş insanlardık.

O zamanlar Avrupa Birliği yoktu ki, oraya aday olaydık.

Ama şimdilerde, tasarlanan, fakat görünür gelecekte gerçekleşme umudu olmayan AB üyeliği ile çağdaş uygarlık düzeyini yakalama hedefi birbirleriyle karıştı, özdeşleşti adeta...

Oysa 1948 29 Ekimi'nde, hem çağdaş uygarlık ülküsüne, hem Avrupa'ya, Cumhuriyetin 84 yaşının son 24 saatini yaşadığı bugünkünden daha yakındık.

Temelinde, laiklik ve eğitim seferberliği yatan Cumhuriyet bu iki hedefine de varamadı, öyle olunca da çağdaş uygarlık düzeyine ulaşamadı, Avrupa'ya da katılamadı.

Bir gerçeği artık açıklıkla görmemiz gerekir. Türkiye Cumhuriyeti, sıkı bağlarla bağlandığı Avrupa'nın birliğine, şu ya da bu şekilde, bir yerden, bir formülle eklemlenebilir, ama hiçbir zaman, öbür üyelerle eşit koşullarda ortak olamaz.

Burada kusuru yalnız Avrupalılarda aramak büyük yanlıştır. İslami cumhuriyetlerin Avrupa'da yeri olmadığını ve Türkiye'nin de bugünkü sosyo-ekonomik, politik yapısıyla AB'ye uyum sağlayacak düzeye gelmediğini görmemiz gerek.

***

Cumhuriyeti, cumhurun kendi yöneticilerini kendisinin seçmesi biçimindeki dar anlamıyla yorumlarsak, özgür iradenin ürünü olan 1950 seçimleriyle onun hedefine vardığımızı söylemek mümkündür.

Ama Cumhuriyeti, yalnız yöneticilerin seçimiyle sınırlı kalmayıp, aynı zamanda çağdaş, katılımcı, çoğulcu bir demokrasiye varmak olarak yorumlarsak, onu hâlâ toplumsal yaşama geçiremediğimizi söylemek zorundayız.

Cumhuriyetin en büyük siyasal başarısı, cumhurun yöneticilerini, kendi özgür iradesiyle seçmesini sağlamak olmuştur. Çok partili rejim dediğimiz sistemin getirdiği bir sonuçtur bu.

Devleti kuran tek partiden çok partili rejime sarsıntısız, darbesiz geçişi sağlayan cumhuriyetin kurucu iradesinin özündeki demokratik tohumlar ile tek partinin o günkü liderinin kararlı tutumu olmuştur ki, burada dış etkenlerin de rolü vardır.

Ama tek partiden çok partili düzene geçişte sağlanan başarı, çok partili ama tek boyutlu rejimden çoğulcu demokrasiye geçişte sağlanabilmiş değildir.

Eğer değişim ve dönüşümü bir başarı ölçütü olarak kabul ederseniz, o zaman Cumhuriyetin tek partili döneminin demokratik olarak, çok partili döneminden çok daha başarılı olduğunu da kabul etmek durumunda kalırsınız.

Nüfusun fiziki olarak kentleştiği sanılırken, gerçekte kentlerin bile hızla köyleştiği ve "köylü" kültürünün tümüyle egemen olduğu bir toplumda, farklılıklara saygı, katılım, çoğulculuk gibi kavramların gelişmesini bekleyemezsiniz.

***

Cumhuriyetin olduğu kadar demokrasinin de, temel altyapı kurumlarının oluşmasında, nasıl ki tek parti yönetimleri kendini izleyenlerden daha başarılı olmuşlarsa, tek partinin işleyişte hiç de demokratik olmamasına karşın, ana hedefinde de, çok partili yönetimlerinden demokrasi açısından daha ileri dönük olduğunu söylemek mümkündür. Şöyle ki, çok partili yönetimler, devraldıkları sistemi daha demokratik ve katılımcı yapmak yerine, inatla bir çoğunlukçulukta (üstelik gerçek çoğunluğu da sahip olamayıp, yalnızca sandıkta en çok oyu alan anlamında bir çoğunlukçuluk) debelenmeye ittikleri de bir gerçektir.

Türkiye'de şu anda işbaşında bulunanlar, milli irade adına, iktidar erkini tekelleştiren, farklılıkları silmeyi amaçlayan, kendi nispi çoğunluğunun diktasını getirmeye yönelen bir tutum içindedirler ki, bu da çağdaş demokrasiye taban tabana zıt bir durumdur.

Cumhuriyetin kurucu iradesine ve önderi Mustafa Kemal'in yönelimlerine uygun bir doğrultuda ilerlemediği, artık bundan böyle de ilerleyemeyeceği kesindir.

İlk kurucu iradeden geriye ne kalacağını, Türkiye Cumhuriyeti'nin temelini oluşturan laiklik ilkesinin bu ülkede bir süre daha yaşayıp yaşayamayacağını şimdiden kestirmek güçtür. Onun bekası ancak Cumhuriyetin kendisini koruma içgüdüsünün toplumda kök salmasıyla mümkün olacaktır.

Bunun olup olmayacağını da önümüzdeki dönemde göreceğiz.

Benim çocukluğumda, Cumhuriyet bayramlarında umut vardı.

Zavallı şimdiki çocuklar...

asirmen@cumhuriyet.com.tr

 

 

 

www.TurkceKarakter.com
Bozuk görünen Türkçe harfleri düzelten site.

 
 
 


--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
        Bu grubun  hiç bir siyasi oluşum ,parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır...
        Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş ,Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM  STANDIDIR.."

            *Grupta yayınlanan  yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.
-----------------------------------------------------------------....
"ANADOLU HABER GÜNLÜĞÜ" Haber Bilgi Paylaşım  grubu.
 Bu gruba posta göndermek için , mail atın : anadoluhaber@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.