T a r a f s ı z D e ğ i l i z

.:: KomploTeorileri ::. İŞBİRLİKÇİLERİN DE KÖKENLERİ AYNI

Bugünlerde yandaş medyadan duymuşsunuzdur. Erdoğan'ın savcısı olduğu davanın üçüncü iddianamesinde Menemen olayı da yer alıyormuş. 23 Aralık 1930'da, Yobaz Derviş Mehmet, bugünkü gibi dincilik yaparak, din üzerinden diğer yobazları yalanlar söyleyip, kandırarak, cumhuriyete karşı isyan çıkardı. Bu isyanı bastırmak için görevli öğretmen yedek subay Kubilay'ın kafasını kör testere ile kesip, bir sopaya takarak arkasına da kafirleri alarak sokak dolaştı. Sonunda yakalanıp, mahkemece idam cezasına çarptırıldı ve idam edildi. Ben de birkaç kez İnternet sitesinde bu olayı geniş bir biçimde yazmıştım. Ayni yobazların çocukları ve torunları o zaman serbest bırakıldıklarından, 16 yıl önce Sivas'ta Madımak Oteli'nde, 37 münevver insanımızı bayram yaparak diri diri yaktılar. İnsanların yanık kokusunu oh! oh! diye diye teneffüs ettiler. Yani yobazlar, eğitimli, namuslu, dindar,
kahraman insanlarımızın ya testereyle kafalarını kesiyorlar ya da diri diri yakıyorlar. Zamanımızda üçüncü bir yöntem geliştirdiler; Asil, kahraman, Türk kahramanlarımızı zindanlara sokup yavaş yavaş işkenceyle öldürüyorlar. AÇIKLANACAK OLAN üçüncü iddianame, Yobaz Derviş Mehmetlerin intikamını almak için hazırlanmıştır. Türk Silahlı Kuvvetleri bugünkü vurdum duymazlığa devam ederse, Yobazların, irticacıların cumhuriyeti devirmek ve yargılanmamak için, Türkiye'nin parçalanmasına kadar her türlü hainliği yapacaklarında şüphe yoktur ve zaten yapılmaktadır. 1979'daki İran generalleri, yobazlar yönetime el koyduktan sonra "biz, vahametin bu derece olduğunun farkına varmamıştık" demişlerdi. Ama artık iş işten geçmişti. Evet haklısınız, ben de ayni fikirdeyim; biz İran değiliz; TSK ve Hukuk korkuyorsa, ya da bertaraf edilmişse, Atatürk'ün çocukları var ve
Türkiye'yi her ahval ve şerait içinde kurtarmaya muktedirdir ve kurtaracaktır... Sizi, aşağıda, geçen yılın başında (23.02.2008), Sayın Ruhat Mengi'ye bir vesile ile yazdığım yazıyla, üçüncü iddianame ortaya çıkmadan başbaşa bırakıyorum. ( o zamanlar konu icabı, yalnız iki Yobaz torundan söz etmiştim. Aslında, Yobaz Derviş Mehmet'in torunlarının, hatta torunlarının çocuklarının, yaban otları gibi ürediği ve türediği, ülkemizin en önemli ve en hayati kamu kuruluşlarına yerleştirilmiş olduğu, Anayasanın kararıyla belirlenmiş, Türk Silahlı Kuvvetlerince her fırsatta Türk halkına açıklanmış sayısız yobazlar vardır. Şimdi, Erdoğan ile ayni soruşturmanın savcılık görevini yürüten savcı Zekeriya Öz, üçüncü iddianamesiyle, arkadaşlarından kaç kişiyi tutuklayıp, mahkemeye sevkedecek; merak konusu, bekleyelim göreceğiz.)
Cumhur Eray 06.07.2009

İŞBİRLİKÇİLERİN DE KÖKENLERİ AYNI

Sayın Ruhat Mengi
Çok çok saygın biri olduğu sakalından da anlaşılan Ahmet Hakan'a, değişik zamanlarda değişik adlar veriyormuşsunuz. Bugünkü yazınızda da ona "Nik Abdülhakan" adını vermişsiniz ve "Şimdi Ahmet Hakan türettiğim bu isme bozulacaktır ama, o da bana az başlık atmadı yani, ben kızmadım." diye devam ediyorsunuz. O, istediği ismi istediğine takabilir, her istediğini yapabilir. Çünkü Erdoğan ona Demokrasi ve Özgürlük vermiştir. Ama siz, özgürlük ve demokrasiyi araç olarak kullanarak, bembeyaz bulutlara kapkara diyorsunuz. Hangi şey bunu kabul eder? Bu bakımdan, Hakan'nın size bozulmasını haklı buluyorum. Çünkü ona türettiğiniz isimlerle hakaret edip, küçük duruma düşürüyorsunuz. Bilgisizliğinizden gelen bu davranışı şiddetle kınıyorum. Hatta, Erdoğan'nın Vedat Yenerer'e olduğu gibi size de, hala pranga taktırmaması kabul edilir bir şey değil. Herhalde işinin
çokluğundan gözünden kaçmıştır. Bir taraftan, Türkiye'nin selamete kavuşması, felaket üstüne felaket gelmemesi için Vakıflar Kanunu, Türbanın serbest bırakılması kanunu, 301. Maddenin kaldırılması gibi görevleriyle uğraşırken, Mengi'ye pranga taktırmak gözünden kaçmış olabilir, haklı adam. Sayın Mengi, bizim aylarca çalışıp, araştırıp Hakan'nın asaletini meydana çıkardığımızı duymadınız mı, görmediniz mi ya da görmezlikten mi geliyor sunuz? Biz 1930'lara kadar giderek araştırdık, belgeleriyle kanıtladık ki, Ahmet Hakan, adıyla şanıyla ünlü Derviş Mehmet'in torunlarındandır. Kız kardeşi de Nazlı Ilıcak adında çok çok saygın bir bayandır. Yani onun asıl adı Derviş Ahmet Hakan, kız kardeşi de Derviş Nazlı Ilıcak'tır. Bu iki kardeş dedeleri Derviş Mehmet'e çok çok sadık, onun yolundan hiç ayrılmayan, cumhuriyeti, askerlerini, yurdunu, namusunu,
milletini çok çok çok seven, özgürlükçü demokratlardır. Bana inanmazsanız, her zaman doğruları söyleyen AKP'nin başbakanı Erdoğan'a sorunuz, ona da inanmazsanız AKP'nin tek Müslüman Cumhurbaşkanı Gül'e sorunuz. Lütfen, insanlarımıza doğruları haber verin, halkımızı yanıltmayın ve bundan sonra ona, şerefli adıyla DERVİŞ AHMET HAKAN unvanıyla hitap ediniz. Saygılarımla
Cumhur Eray 23.02.2008

___________________________________________________________________
Yahoo! Türkiye açıldı! http://yahoo.com.tr
İnternet üzerindeki en iyi içeriği Yahoo! Türkiye sizlere sunuyor!

--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı " KOMPLO TEORİLERİ " grubuna üye olduğunuz için aldınız:

Bu gruba posta göndermek için ,
e-KomploTeorileri@googlegroups.com
adresini kullanınız...

Daha fazla seçenek için,
http://groups.google.com/group/e-KomploTeorileri?hl=tr adresinden bu grubu ziyaret edebilirsiniz...
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.