AB'yi tarihin en önemli siyasal projesi olarak değerlendiren TÜSİAD, yayınladığı açıklamada, Türkiye'nin politikaları konusunda uyarıda bulundu..Avrupa Birliği (AB), Türkiye'yi birliğe girme konusunda yıllardır oyalıyor. Türkiye'nin tüm çabalarına karşın terörle mücadele, Kıbrıs meselesi, Suriye meselesi gibi konularda kırmızı çizginin çok ötesinde taleplerde bulunuyor.
Haliyle bu durum, son yıllarda Türkiye-AB ilişkilerinin bozulmasına neden oldu. Ancak Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD), AB ile ilişkilerin çok iyi düzeyde olmasını bekliyor. Yeni bir açıklama yayınlayan TÜSİAD, AB'ye ve AB ile olan ilişkilerin önemine övgüler yağdırdı.
Siyasal çatışmalara yol açabilecek unsurlar ise egemenliğin ulus-üstü düzeyde, ortak kullanımı anlayışıyla oluşturulan siyasal çerçeve ile ele alındığı vurgulanan TÜSİAD açıklamasında, "Avrupa'da birlik süreci başladı." denildi ve şu konuların altı çizildi:
"AB TARİHİN EN ÖNEMLİ SİYASAL PROJESİ"
"Daha geniş bir siyasal ve ekonomik perspektif ile 62 yıl önce yola çıkan Avrupa Birliği (AB) bugün karşılaştığı siyasi ve yapısal sorunlara rağmen küresel ekonomik ve teknolojik gücü ile tarihin en önemli siyasal proje başarısı olmaya devam ediyor.
Bu 62 yıl boyunca birlik ruhu radikal ve saldırgan ideolojilere üstün geldi. AB içinde ve küresel etki alanında demokrasi, siyasal istikrar, toplumsal refah ve barış yolunda büyük kazanımlar elde edildi."
"AB TÜRKİYE'YE ÇOK ŞEY KATTI"
TÜSİAD açıklamasında, AB üyelik sürecinin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları için birçok artı değer yarattığını dile getirdi ve şu ifadelere yer verdi: "Transatlantik dünyanın sahip olduğu Batılı ve çoğulcu bir demokrasi, modern, dinamik, düzenlenmiş rekabetçi ve kapsayıcı bir piyasa ekonomisi, öngörülebilir bir hukuk sistemi, sosyal refah, sağlık ve iş standartları, Gümrük Birliği sayesinde daha çok kalemde çok daha fazla ihracat, standartları yüksek gıda ve sanayi ürünleri, tüketici hakları, çevreyi koruma kuralları…"
"AB İLE POLİTİKA HEDEFİ PARTİLER ÜSTÜ"
Bu bağlamda, AB üyeliğinin bir dış politika konusu değil, Türkiye´nin “tüm politika alanlarında dönüşüm yaratacak partiler üstü temel politika hedefi” olduğu vurgulanan açıklamada, şöyle denildi: "Üyelik sürecindeki siyasal koşulluluk ilkesi Türkiye'nin reformlarla dönüşümünün itici gücünü oluşturdu. Yirmi yıl içinde görev alan hükümetler bu denklemi iyi değerlendirme başarısı gösterdiler.
"TÜRKİYE BATI DÜNYASI İÇİNDE ÖNEMLİ BİR ÜLKE"
Daha geniş bir perspektiften bakacak olursak Türkiye, hem yüz yılları aşan tarihsel modernleşme yönelimi, hem stratejik-güvenlik boyutu, hem ekonomik çekim alanı ve çıkarları açısından daima Batı dünyası içinde önemli bir ülke oldu.
TÜSİAD'IN İKİLİ İLİŞKİLERLE İLGİLİ TAVSİYESİ
İkili ilişkilerin sadece bir ekonomik ortaklık ve alışveriş, teknik uyum ya da konu temelli stratejik iş birliklerinin ötesinde, demokratik değerler temelinde ortak bir gelecek ve aidiyet olarak görülmesi gerekir."
DEMOKRATİK REFORMLARA VE MEVZUATA UYUM TALEBİ
TÜSİAD açıklamasında, bu yönde birçok adımın gündemde öncelik olması gerektiği belirtildi: "Tam üyelik müzakereleri geri plana düşse de demokratik reformlara ve mevzuat uyumuna, çok çemberli Avrupa geleceği perspektifinde devam etmek, AB'ye uyumda AB´nin mevcut sorunlarını çözmek üzere reform çabalarını dikkate alarak, her alanda daha ileri ve hızlı bir küresel rekabet gücü anlayışı ile hareket etmek."
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.