Eyüp Ethem Köylü, 28 Şubat yargısının karanlık yüzünü anlattı! Hakimi Kemalist savcısı FETÖ’cü

28 Şubat sürecinde büyük bir haksızlığa uğrayarak müebbet hapse mahkum edilen ve cuntacılar tarafından ömrünün 23 yılı çalınan Eyüp Ethem Köylü, gazetemize konuştu. 28 Şubat darbecilerinin insanlık dışı muameleler uyguladığını kaydeden Köylü, zulüm sürecinin mimarlarının FETÖ’cüler ve Kemalistler olduğunu kaydetti. Psikolojik işkence sonucu işlemedikleri suçları kabul etmek zorunda kaldıklarını beliren Köylü, sadece Akit sayesinde seslerini duyurabildiklerini söyledi.

-28 Şubat sürecinde yaşadıklarınızı anlatabilir misiniz?

İşkencenin her türlüsünü görüyorduk. Bir süre sonra kendimizden geçiyorduk. Ölümü ister hale geliyorduk. ‘Sizi öldürüp kahraman mı ilan edelim’ diyorlardı. Her türlü hukuksuzluğu sergiliyorlardı.

-Psikolojik işkencelere de maruz kaldınız değil mi?

İşlemediğimiz suçları zaten o nedenle kabul ettik. Baktılar ki fiziksel işkence çözüm değil. Bana dediler ki, ‘İki kız kardeşin var. Nişanlın var. Getirir gözlerinin önünde tecavüz ederiz’ O an ne dedilerse kabul ettim. Önüme konulan kağıtları imzaladım. Çünkü ‘yapamazlar’ diyemiyorsun. Yapacaklarını biliyorsun.

-FETÖ’cüler bu işin neresindeydi?

Mahkeme üyeleri ya Kemalistti ya FETÖ’cü. Bizi yargılayan 2 Numaralı DGM’nin başkanı Şerafettin İste, FETÖ elebaşı Gülen’in mahkumiyet kararını kaldıran hakimdi. Savcısı da Zekeriya Öz’dü.

-Zekeriya Öz / Şerafettin İste

Hukuk ayaklar altında

-Hukuk devletinde nasıl bu kadar pervasız olabildiler?

Güç sarhoşluğu. Her şey ellerindeydi. Bakırköy Adliyesinde beraat ettik. İlk derece mahkemelerde ya beraat ettik ya takipsizlik aldık. O takipsizliklere rağmen müebbet hapse mahkum olduk. 23 yıl kesintisiz yattık.

-FETÖ’cüler kendilerini gizliyorlar mıydı?

Karakoldakiler gizlemiyordu. İşkence esnasında FETÖ’cü polisler açıkça söylüyordu. ‘Neden Fetullah Hoca’yı takip etmiyorsunuz. Bunlar size müstehak’ diyorlardı.

-Bugün fırsat bulsalar aynısını yaparlar mı?

Hiç şüpheniz olmasın. Büyük bir zulüm tecrübeleri var. Müslümanların iktidarını benimseyemiyorlar.

28 Şubat'ta da nedeni buydu. Herkes iktidara talip ve Müslümanlar gevşedi. Bunu görüyorlar, zaaflarımızı biliyorlar. Bunu kullanmak için fırsat kolluyorlar.

İktidarın etrafında kenetlenmeliyiz

-Bu fırsatı vermemek için ne yapmalıyız? O süreci yaşamış biri olarak düşüncelerinizi merak ediyorum.

Müslümanlar ellerindekini kıymetini bilirseler dün yaşadıklarımızı yine yaşamayız. Mevcut olanın etrafında birleşmeliyiz. Önceden ‘tanrımıza hamdolsun’ dedirtiyorlardı. Şimdi Allah’ın ordusu Türk’tür diyoruz. Nereden nereye geldik.

-28 Şubatın muktedir isimleri hakkında neler söyleyeceksiniz?

Yaptıklarının hesaplarını hukuk nezdinde vermeliler. Bu işte ufak bir dahli olanlar bile yargılanmalı. Kim oldukları belli. Hukuk bu dünya da onlardan hesap sormasa bile ahirette hesaplaşacağız.

Akit yanımızdaydı

-Medya da bu zulmün bir parçasıydı öyle değil mi?

Bu işin propaganda ayağı medyadaydı. Bu süreçte Müslümanların yanında duran ve hakikati söyleyen tek gazete Akit’ti. Biz Akit’in sayfaları aracılığıyla suçsuz olduğumuzu haykırıyorduk.

yeni akit