Danıştay 10. Dairesi, İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme kararının yürütmesinin durdurulması istemini oy çokluğuyla reddetti. Mart ayında yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararı ile Türkiye İstanbul Sözleşmesi'nden 1 Temmuz'da çekilecek.
Gerekçeli kararda, Cumhurbaşkanı kararıyla uluslararası anlaşmaların feshedilebileceği ayrıca Meclis'ten bir karar alınmasına gerek olmadığı vurgulandı
Danıştay 10. Dairesi, Türkiye'nin İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmesine ilişkin Cumhurbaşkanı Kararı'nın yürütmesinin durdurulması istemini oy çokluğuyla reddetti.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, İstanbul Sözleşmesi'nin feshine ilişkin Cumhurbaşkanı Kararı'nın iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle Danıştayda dava açmıştı.
Akşener, bu kararın dayanağı (9) sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nin 3. maddesinin birinci fıkrasında yer alan "bunların hükümlerinin uygulanmasını durdurma ve bunları sona erdirme" ibaresinin, Anayasaya aykırı olduğu iddiasıyla iptali için itiraz yoluyla Anayasa Mahkemesi'ne başvurulmasına karar verilmesini de istemişti.
Danıştay 10. Dairesi, düzenlemenin yürütmesinin durdurulması istemini oy çokluğuyla reddetti, Anayasaya aykırılık iddiası da oy çokluğuyla yerinde görülmedi.
Daire kararının gerekçesinde, Anayasanın 104'üncü maddesinin 17'inci fıkrasında, Cumhurbaşkanının, yürütme yetkisine ilişkin konularda Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarabileceği aktarıldı.
Anayasada, milletlerarası antlaşmaların onaylanması ve yayımlanmasına ilişkin hususların düzenlendiği, milletlerarası antlaşmaların feshedilmesi veya bu antlaşmalardan çıkılması usulüne ilişkin herhangi bir hükmün ise yer almadığı ifade edildi.
Gerekçede, milletlerarası antlaşmaların sona erdirilmesinin, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile düzenlenmesinin hukuken mümkün olduğu vurgulanarak, dava konusu Cumhurbaşkanı Kararı'nın dayanağını teşkil eden 9 numaralı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nin 3. maddesinin 1. fıkrasında yer alan, "Bunların hükümlerinin uygulanmasını durdurma ve bunları sona erdirme" ibaresinin Anayasaya aykırılık iddiasının yerinde görülmediği kaydedildi.
Milletlerarası antlaşmaların feshine ilişkin işlemlerin, kaynağını Anayasadan alan yürütme yetkisi ve görevi kapsamında Cumhurbaşkanı tarafından yapılacağı belirtilen gerekçede, şunlar kaydedildi:
"Milletlerarası antlaşmaların feshine ilişkin işlemlerin, kaynağını Anayasadan alan yürütme yetkisi ve görevi kapsamında Cumhurbaşkanı tarafından yapılacağı, antlaşmayı onaylayıp onaylamama konusunda takdir yetkisi bulunan Cumhurbaşkanının, yürütme faaliyetine ilişkin fesih yetkisini kullanırken yasama organının bir işlem tesis etmesine gerek bulunmadığı sonucuna varılmaktadır."
Bu kapsamda, Cumhurbaşkanlığı Kararı ile sözleşmenin feshedilmesi yetkisinin bulunduğu aktarılan gerekçede, "Sözleşmenin 80'inci maddesinde, 'Her taraf istediği zaman Avrupa Konseyi Genel Sekreteri'ne yapacağı bir bildirimle bu sözleşmeyi feshedebilir.' hükmü yer almakta olup, TBMM söz konusu sözleşmenin onaylanmasını uygun bulurken, anılan sözleşmenin feshedilebilmesi hususunda, taraflara, bu arada yürütme organına/Cumhurbaşkanına, sözleşmeyi feshetme yetkisini de verdiğinde tereddüt bulunmamaktadır" tespiti yapıldı.
Dairenin üç üyesinin çoğunluk görüşüne, iki üye katılmayarak karşı oy yazdı.
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.