90 BİN "ŞEHİT"!

Serdar Ant

Yarın, 17 Ağustos… Yani 1999 Gölcük depreminin yıldönümü… Dolayısıyla Türk medyası depremi hatırladı! Görünen o ki, bir iki gün deprem haberleri dinleyeceğiz, ondan sonra başka bir gündemle yaşamaya devam edeceğiz yine. SHOW TV isimli televizyon kanalı da bu akşam haberlerde, İstanbul'da olması beklenen bir depremin yaratacağı sonuçları içeren bir araştırmayı aktardı. Buna göre İstanbul'da 7.5 veya 7.7 büyüklüğünde bir deprem olursa şöyle bir tablo ile karşılaşacakmışız:

- 50-60 bin civarında ağır hasarlı bina,

- 500-600 bin evsiz aile,

- 70-90 bin civarında ölü,

- 135 bin ağır yaralı,

- 1000-2 bin kadar noktada su sızıntısı,

- 30 bin servis kutusunda gaz sızıntısı,

- Elektrik kablolarının yüzde 3'ünde kopma,

- 140 milyon ton enkaz.

- Yaklaşık 1 milyon kişi için kurtarma operasyonu ve 330 bin çadır gerekecek.

- Yaklaşık 40 milyar dolarlık maddi kayıp oluşacak.

Demek ki olası bir İstanbul depremi sonucunda 90 bin yurttaşımız "şehit" olacak!

Biliyorum, ancak din ve vatan uğruna savaşta ölenlere şehit denir, ama İstanbul depremini insanı dehşete düşüren bir kadercilikle bekleyen bir toplumun sofuluğuna hükmetmemek elde mi? Böyle akıl almaz bir tevekkülle ve "kaderde varsa…" zihniyetiyle yazgısına boyun eğenler, deprem gibi bir doğal afet sonucu yaşamlarını kaybetseler bile, "şehit" olarak nitelenmeyi hak etmiyorlar mı ?

Türkiye, bundan yaklaşık 100 yıl önce de 90 bin "şehit" vermişti! 1.Dünya Savaşı'nın hemen başında Enver Paşa'nın maceracılığının ve öngörüden yoksunluğunun sonucunda 90 bin vatan evladı Doğu Anadolu'nun dondurucu soğuğunun kurbanı olmuş ve "şehitlik" mertebesine erişmişti! Aslında ortada bal gibi bir cinayet vardı!

Bugün gerçekleşecek bir İstanbul depreminin, Sarıkamış harekâtından farkı olacak mı peki? Daha deprem olmadan yaklaşık kaç bin kişinin öleceğini biliyoruz ve kabulleniyoruz! Maddi kayıplar, yaralılar, evsiz kalacak olanlar da işin tuzu biberi… Üstelik bu tehlikeye karşı alınan hiçbir önlem de yok! Çünkü İstanbul zaten bir cangıl ve her gün ölümle yaşam zaten kol kola bu şehirde…

İstanbul depremin sadece İstanbul'u değil, Türkiye'yi yıkacağı gerçeği ise bu tablo karşısında ikinci planda kalıyor. Vadesi gelen 2-3 milyar dolarlık borç taksiti ödemek için fellik fellik para arayan, bunun için de her alanda ödün üstüne ödün veren Türkiye'nin "yaklaşık 40 milyar dolarlık maddi bir kayıp" oluşturacağı söylenen İstanbul depreminin altında kalacağı kesindir.

Ama ne İstanbul depreminin yaratacağı yıkım, ne de bunun Türkiye'nin belini nasıl bükeceği kimsenin umurunda değil. Bu gerçekler ancak 17 Ağustos gibi yıldönümlerinde gazetelere manşet olur, kimi televizyon kanallarının izlenme oranını birkaç puan arttırır, o kadar…

Sonra?

Sonrası "takdir- ilahi…" Kaderde varsa elden ne gelir?

Dinle uyuşturulan bu toplumun, olası İstanbul depremi sonrasında, ölenlerin şehit olduğu şeklinde bir palavra ile uyutulacak olması da büyük ihtimaldir! Her şey Diyanet'in vereceği bir fetvaya bakar. O fetvanın alıcısı da zaten hazır bu ülkede…

16.8.2008

--
"Ya istiklal ya ölüm... İşte halâs-ı hakiki isteyenlerin parolası bu olacaktır."
Mustafa Kemal ATATÜRK




--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum ,parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır...Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş ,Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."

Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.
-----------------------------------------------------------------
"ANADOLU HABER GÜNLÜĞÜ" grubu.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.