Can İllerinden Gelmişem


Can İllerinden Gelmişem

Bizim Yunus her zaman efsunkâr, her vakit ranadır. Kelimelerinden ilhamlar savrulur üstadın, dilinde şekerler ezilir. Hangi şair kıskanmaz şu yalın ama derin ifadeyi; hangi insan meftun olmaz ona?!.. Can illerinden gelmişem Fani cihanı n'eylerem Şu "can illeri" ifadesindeki ahenk ve şairaneliğe bakınız. İlk mısrada çarpıyor insanı. "Can illeri!.." Birkaç kez tekrar edin bu iki kelimeyi içinizden ve gözlerinizi yumup düşünün… İşlenmiş bir dilin bir medeniyeti taşıdığını söyleyenlere hak verecek siniz. Basit gibi görünen iki kelime… Bir şair tarafından yan yana getirildiğinde yüksek bir ilhamın bol manzaralı bahçesine götürür sizi. Sanatlı söyleyişlere, lugatlardan özel seçilmiş kelimelere, değişik üslup arayışlarına ihtiyaç yoktur bunun için. Gerçek bir şair, saf ve arı duru dilini kullanarak da şiir yazar ve hem de onu sehl-i mümteni eyler. Öyle de, "Can illeri" tamlamasını Yunus, "Can meclisi, Bezm-i can, Elest meclisi, Bezm-i elest, Bezm-i ezel, Kalu Bela…" gibi dinî terminoloji dolayısıyla Arapça veya Farsça kelimelerden kurulu bir tamlamaya kendi öz dilinden bir karşılık olarak kullanıyor. Hani daha dünya yaratılmamıştı da Allah önce canlarımızı var edip bizi huzuruna toplamış, sonra da cemalini göstererek sormuştu:- Ben sizin Rabbiniz değil miyim?Bütün ruhlar hiç şüpheye düşmeden ve hiç tereddüt göstermeden;- Evet, dediler; elbette Sensin bizim Rabbimiz!..Bunun üzerine Allah, "Ben de sizi birbirinize şahit tutuyorum (Bakalım ileride, size dünyada beden giydirdiğimizde bu sözünüzde duracak mısınız, yoksa dönecek misiniz?)" buyurdu ve ancak ondan sonra kalem kaderlerimizi yazmaya başladı. Bu dünyadaki imtihanlarımız işte hep o zaman verdiğimiz sözde durup durmadığımıza dairdir ve âşık için Allah'ın cemalinden ötesi kuru kavgadan ibarettir. Nitekim Koca Yunus şiirine şöyle devam eder:Ben dost cemalin görmüşemHur-i cinanı n'eyleremÖyle ya, Can illerinde Dost cemalini gören kişi, cennetlerdeki huriye dönüp bakar mı hiç?Ne diyelim: "Yunus bir söz diyesi, başka söze benzemez"İSKENDER PALA

--
"Bazen bir kuyuya benziyor hayat; kör, pis, zehirli bir kuyuya. Boğuluyorum, ölüme koşacak mecalim kalmıyor, kimseyi görmüyor gözüm. Sevdiklerim yabancılaşıyor. Kitaplar tuğla oluveriyor birden. Dostlarımın sesini tanımıyorum. Varlığım bir tele asılıyor. Bir kâbus bu, bir hastalık. Gözlerimi kaybettikten sonra bu kuyuya sık sık düştüm... İstediğini yapamamak, sakatlığımdan doğan bir aciz"

Cemil Meriç

--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum ,parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır...Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş ,Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.
-----------------------------------------------------------------
"ANADOLU HABER GÜNLÜĞÜ" grubu.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.