Bir olgu elbette kendisi ile tanımlanamaz.
1980 yılından bu yana, düşüncemizde, yazımızda, söyleşilerimizde emperyalizmin kibarlaştırılmışı olan küreselleşmeyi kullandık.
Açıktan Batının Türkiye'deki çıkarlarını savunanlar küreselleşme olarak anlattılar.
Uluslar arası hızlı ilişkiyi küreselleşme olarak Türk Halkına propaganda ettiler.
Dikkat ediyor musunuz bilmem, küreselleşme sözcüğü sanki tedavülden kalktı. O anlı şanlı aydınlarımız küreselleşme sözcüğünden artık kaçıyorlar.
Neden?
Takke düştü kel göründü de ondan. Amerikanın ve Avrupa'nın taleplerinin iç ve dış tehdit olduğu ortaya çıktı.
Burada emperyalizme emperyalizm diyenlerin çabalarını da yabana atmamalıyız.
Ben hiçbir zaman, Mehmet Ali Erbil'den emperyalizm sözcüğünü telaffuz etmesini beklemedim.
Fethullah Gülen'den, A.gül'den, Haşim Kılıç'tan da bu sözcüğü söylemesini bekleyemezsiniz.
Baykal'dan, Karayalçın'dan Sezer'den beklemelisiniz.
Kendisini Atatürkçü olarak tanımlayanlardan bu sözcüğü söylemesini bekledim, beklerim.
Sahte solun emperyalizmi küreselleşme diye halka yutturmaya çalıştığını da biliyoruz.
Hani tartışılır ya, aydın kime denir diye, bence emperyalizm sözcüğünü korkmadan, sıkılmadan söyleyene denir.
Mustafa Kemal'den sonra gelen parti başkanlarını n hiç emperyalizm sözcüğünü kullananına rastladınız mı? Ben hatırlamıyorum.
Mesela, Turgut Özal, Tansu Çiller, Mesut yılmaz veya diğerleri emperyalizm sözcüğünü hiç söylediler mi?
Bir tek D.Perincek emperyalizm dedi. O da hayatının önemli bir kısmını ceza evlerinde geçirdi.
Belki biz onlara emperyalizm sözcüğünü söyletemedik, ama onlar halka Kürt Açılımı, Ermeni Açılımı gibi sözcükleri ezberlettirdiler.
Vatan kaygusu olan herkes bu sözcükle eninde sonunda yüzleşecektir.
2008-12-25, bulentesinoglu@gmail.com
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.