yenibihaber.com sitesinde yazarlık yapan 16 Yaşında ki Erdem Öztaşa,16
senedir zindan'da olan Mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu'nu ve çilesni
yazdı...
Selamun Aleyküm,
Ben 16 yaşındayım. Salih Mirzabeyoğlu sizce kaç yıldır içerde? Tam 16 yıl. Ben doğduğum sene içeri girmiş, mütefekkir bir şahsiyet olan S. Mirzabeyoğlu ayriyeten “Telegram” adı verilen bir işkence görüyor. Hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’nde hukuk adı altında işlenen bu hukuksuzluğa tahammül etmek imkânsız bir hal almış vaziyettedir.
Mantık kabul etmeyen bu saçma, giriftleşmiş hukuk sistemi, bir fikir adamının fikirlerinden dolayı içeride olmasına sebep oluyor. Mülahaza yapınız! Empati kurunuz ve içeride siz suçsuz yere 16 yıl yatmış olun. Ne hissederdiniz? Nefret mi, kin mi, üzüntü mü, isyan mı? Ne?
Üstad hapis hayatının giriftleşmiş halini ne güzel anlatıyor. Ne diyordu:
“Düşün mü, konuş mu, sus mu, unut mu? Buradan insan mı çıkar, tabut mu?”
O hali tahayyül edebilir miyiz? Üstad bu sözleri, sizce nasıl bir psikoloji ile söylüyor? Karmakarışık bir hal almış olan hapis hayatı ne güzel özetlenmiş! İnsan mı çıkar, tabut mu?
Türkiye’de yaşanan bu olay, yani bir mütefekkirin fikirlerinden dolayı içeride olması ne kadar utanç verici bir hadise… Dünya da kaç ülkede buna mümasil bir hadise vukua gelmiştir? Dünyada fikirlerinden dolayı içeri atılan insanlar, barbar ülkelerde yaşayan insanlardır çünkü demokratik bir ülkede, hiç kimse fikirlerinden dolayı yargılanamaz. Fikirler özgür olmalı ve herkes düşüncesini rahatlıkla söyleyebilmeli. Deliller olmadığı halde hala içeride yatan Mirzabeyoğlu’nun hakkını nasıl ödeyebiliriz?
Salih Mirzabeyoğlu’nun sorgulanması sırasında geçen bir diyalog;
“Komiser veya komiser yardımcısı Bahri: “Yukardan bastırıyorlar; sen İBDA – C örgütünün lideri olduğunu mecburen kabul edeceksin!”
Ve nokta… Bir başka diyalog daha;
“Biz sana kötülük yapmak istemiyoruz; isteseydik evinin bahçesine eroin gömer, eroin yakaladık derdik… Gel sen şunu ( İBDA – C örgütü liderliğini ) güzellikle kabul et…”
Başka söze ne hacet? Suçsuz bir fikir adamının tam 16 yıldır hapis hayatı yaşaması tarihimizde kara bir lekedir. Bu hapis hayatının adı “ağırlaştırılmış müebbet” dir. Müebbedin ağırlaştırılmışı… Sahiden Türkiye tam bir hukuk (!) devleti, değil mi ama? Öyle bir hukuk devleti ki, insanlar fikirlerinden ötürü içeri giriyor, içeride işkence görüyor. TAM BİR HUKUK (!) DEVLETİSİN TÜRKİYE!”
Erdem Öztaşa - 21 Şubat 2014
http://www.yenibihaber.com/mirzabeyoglu-ve-cilesi.html
Selamun Aleyküm,
Ben 16 yaşındayım. Salih Mirzabeyoğlu sizce kaç yıldır içerde? Tam 16 yıl. Ben doğduğum sene içeri girmiş, mütefekkir bir şahsiyet olan S. Mirzabeyoğlu ayriyeten “Telegram” adı verilen bir işkence görüyor. Hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’nde hukuk adı altında işlenen bu hukuksuzluğa tahammül etmek imkânsız bir hal almış vaziyettedir.
Mantık kabul etmeyen bu saçma, giriftleşmiş hukuk sistemi, bir fikir adamının fikirlerinden dolayı içeride olmasına sebep oluyor. Mülahaza yapınız! Empati kurunuz ve içeride siz suçsuz yere 16 yıl yatmış olun. Ne hissederdiniz? Nefret mi, kin mi, üzüntü mü, isyan mı? Ne?
Üstad hapis hayatının giriftleşmiş halini ne güzel anlatıyor. Ne diyordu:
“Düşün mü, konuş mu, sus mu, unut mu? Buradan insan mı çıkar, tabut mu?”
O hali tahayyül edebilir miyiz? Üstad bu sözleri, sizce nasıl bir psikoloji ile söylüyor? Karmakarışık bir hal almış olan hapis hayatı ne güzel özetlenmiş! İnsan mı çıkar, tabut mu?
Türkiye’de yaşanan bu olay, yani bir mütefekkirin fikirlerinden dolayı içeride olması ne kadar utanç verici bir hadise… Dünya da kaç ülkede buna mümasil bir hadise vukua gelmiştir? Dünyada fikirlerinden dolayı içeri atılan insanlar, barbar ülkelerde yaşayan insanlardır çünkü demokratik bir ülkede, hiç kimse fikirlerinden dolayı yargılanamaz. Fikirler özgür olmalı ve herkes düşüncesini rahatlıkla söyleyebilmeli. Deliller olmadığı halde hala içeride yatan Mirzabeyoğlu’nun hakkını nasıl ödeyebiliriz?
Salih Mirzabeyoğlu’nun sorgulanması sırasında geçen bir diyalog;
“Komiser veya komiser yardımcısı Bahri: “Yukardan bastırıyorlar; sen İBDA – C örgütünün lideri olduğunu mecburen kabul edeceksin!”
Ve nokta… Bir başka diyalog daha;
“Biz sana kötülük yapmak istemiyoruz; isteseydik evinin bahçesine eroin gömer, eroin yakaladık derdik… Gel sen şunu ( İBDA – C örgütü liderliğini ) güzellikle kabul et…”
Başka söze ne hacet? Suçsuz bir fikir adamının tam 16 yıldır hapis hayatı yaşaması tarihimizde kara bir lekedir. Bu hapis hayatının adı “ağırlaştırılmış müebbet” dir. Müebbedin ağırlaştırılmışı… Sahiden Türkiye tam bir hukuk (!) devleti, değil mi ama? Öyle bir hukuk devleti ki, insanlar fikirlerinden ötürü içeri giriyor, içeride işkence görüyor. TAM BİR HUKUK (!) DEVLETİSİN TÜRKİYE!”
Erdem Öztaşa - 21 Şubat 2014
http://www.yenibihaber.com/mirzabeyoglu-ve-cilesi.html
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.